Translate.vc / español → turco / Peacock
Peacock traducir turco
152 traducción paralela
Un trabajito en el Faisán de Bronce.
Bronze Peacock'da ufak bir iş.
Alguien fulminó a Alvin McClure en el Faisán de Bronce.
Birisi, Bronze Peacock'da Alvin McClure'ü vurmuş.
En Detroit alguien le dijo a Flaherty que empezara a presionar a un bailarín del Faisán de Bronce, para saber quién mató a McClure.
Detroit'den birisi Flaherty'ye, McClure'ü vuranı öğrenmesi için Bronze Peacock'daki bir dansçıyla konuşmasını söylemiş.
La pandilla de Rico asaltó el Faisán de Bronce.
Bronze Peacock'u soyanlar Rico ve adamlarıydı.
Me llamo Peacock.
Adım Peacock. Ben bir...
Es Peacock.
Peacock.
- Peacock.
Peacock.
¿ Nos contarás lo que pasó en la joyería Peacock?
Peacock Kuyumcusu soygunundan bahsetmek istiyor musun?
- ¿ Quién golpeó al viejo Peacock?
- İhtiyar Peacock'ı kim hırpaladı?
Si los ponemos en la fila, Peacock identificará a Mangone y Williams.
Söyledikleri doğruysa, Peacock'ın Mangone ve Williams'ı teşhis etmesi kolay olacak..
Va a estar en un cabaret llamado The Peacock Room... en la calle principal, cerca de la calle 14.
Peacock Room adlı kokteyl barın yanında olacak... 14. cadde yakınında, ana bulvarda.
- Hay un sitio llamado el Peacock, en la plaza Sheridan.
- Evet. - The Peacock adında bir yer var.
En el Peacock, el cantonés, a las 18 : 45, ¿ de acuerdo? De acuerdo.
Ama seninle The Peacook'ta 6.45'te buluşacağım.
- Cpl. ¡ El pavo real!
- Onbaşı Peacock!
¡ - El pavo real! ¡
- Peacock!
¿ Qué dice usted, Pavo real?
Ne diyorsun, Peacock?
El pavo real.
- Cpl. Peacock.
Usted nunca me cayo bien, Pavo real.
Hiç daha iyi görünmemiştin, Peacock.
Yo conseguí los dibs en el Pavo real.
Peacock benim hakkım.
Ese Pavo real bonito es mío.
Sevimli Peacock benim.
- Sgt. ¿ El pavo real?
Peacock? - Ejendim.
¡ Nos vemos en el "Peacock"!
Haydi, "Peacock"'ta görüşürüz!
- La Sra. Peacock.
- Ve bu da Bayan Peacock.
Sra. Peacock, no pasa nada.
Bayan Peacock, lütfen. Sakin olun.
¡ Sra. Peacock!
Sizdeydi Bay Peacock!
¡ Es la guerra, Peacock!
Bu bir savaş, Peacock!
La Sra. Peacock se sentó ahí, el profesor Plum ahí.
Bayan Peacock buraya oturdu, Profesör Plum da buraya.
Green ahí, Peacock aquí, Scarlet, el profesor Plum, el coronel...
Bayan Green buraya oturdu, Bayan Peacock buraya, Bayan Scarlet, Profesör Plum, Albay...
La Sra. Peacock bebió una copa.
Bayan Peacock bir içki aldı.
No oímos nada porque la Sra. Peacock gritó.
Hiçbir şey duymadık çünkü, Bayan Peacock konyak yüzünden çığlık atıyordu.
Los secretos del comité de defensa del senador Peacock, la bomba de fusión del coronel, los contactos del profesor Plum y el trabajo de su marido, el físico nuclear.
Senatör Peacock'un savunma komitesinin sırları Albay Mustard'ın füzyon bombası, Profesör Plum'un BM bağlantıları ve kocanın, nükleer fizikçinin işleri.
Fue idea de la Sra. Peacock.
Hepsini Bayan Peacock yaptı.
¿ Quién chantajeaba a la Sra. Peacock?
- Tek bir şey mi? Bayan Peacock kimden rüşvet alıyordu?
¿ La Sra. Peacock era un hombre?
Bayan Peacock bir erkek miymiş?
En la mesa la Sra. Peacock dijo que era uno de sus platos preferidos.
Bayan Peacock burada otururken, en sevdiği yemeklerden birini yediğini söylemişti.
Una vez tuve que despegar al Marqués de Marina de la espalda de la Señora Prado.
Bir keresinde Albay Mustard'ı Bayan Peacock'tan zor söktüm.
- Cayó en la propiedad de los Peacock.
- Peacockların bahçesine girmiş.
Esa granja es de la familia Peacock.
O çiftlik Peacock ailesine ait.
Los Peacock construyeron esa granja durante la Guerra Civil.
Peacocklar bu çiftliği iç savaş sırasında inşa etmişler.
Emití la orden contra George Raymond Peacock con su descripción, edad aproximada, 30.
Onlar için tarif ve arama emri çıkarttırdım. George Raymond Peacock,... tahmini yaşı : 30,
Sherman Nathaniel Peacock, edad aproximada, 26. Y Edmund Creighton Peacock, 42.
Sherman Nathaniel Peacock, tahmini yaşı : 26, ve Edmund Creighton Peacock, 42.
Vimos un Cadillac blanco frente a la casa de los Peacock.
Peacockların ön bahçesinde beyaz bir Cadillac gördük.
Scully, ¿ y si cada uno de los hermanos Peacock fuera el padre de ese niño?
Scully, ya Peacock kardeşlerin her biri bu çocuğun babasıysa?
Para que eso fuera posible, tendría que haber un debilitamiento del óvulo y eso vendría de un miembro femenino de la familia Peacock.
Hayır, bu ihtimal dahilinde olsa bile yumurtalıkta bir zayıflama olmuş olmalı... Ve bu da ancak Peacock ailesindeki dişi bir üye sayesinde olabilir.
Es la Sra. Peacock.
O, Bayan Peacock.
Sra. Peacock, usted necesita ayuda médica de inmediato.
Bayan Peacock, acilen tıbbi bakıma ihtiyacınız var.
- Peacock.
- Peacock.
¿ - El pavo real?
- Peacock?
El pavo real.
Peacock.
¡ El pavo real!
Peacock!
¿ Sra. Peacock?
Bayan Peacock?