English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / español → turco / Plató

Plató traducir turco

425 traducción paralela
"¡ Que vengan los extras al plató!"
Figüranları sahneye çıkartın!
Lo harán en un plató de estudio.
Stüdyolarda hazırlanmış olacak.
- Mi coche está fuera. Vamos abajo al plató.
- Arabam dışarıda, hadi sete gidelim.
Iré al plató a ver si ya están listos. - ¡ Espera!
- Sete gideyim ve nasıl hazır olduklarını göreyim.
Creo que debería echar un vistazo por los alrededores. ¿ Por el plató?
- Galiba etrafa bir göz atacağım.
No sabía que pensaba volver al plató.
Geri dönmeyi planladığınızı bilmiyordum.
Con el plató 18.
18. set.
Sin hablar mucho, deambulábamos por los callejones entre plató y plató o por los decorados del rodaje del día siguiente.
Çok konuşmazdık, setler arasındaki sokaklarda, veya bir sonraki gün için hazırlanan dekorlarda dolaşırdık.
El plató número cinco.
- Stüdyo numarası 5
Sí, por aquí se llega directamente al plató. De no ser por usted...
- Buradan, doğru stüdyoya varacaksınız.
En el plató a las 9 : 00.
9.00'da sette.
Te esperamos en el plató.
Seni sette bekliyorlar.
Ven a verme al plató a eso de las tres.
Saat üçte televizyonda buluşalım.
He cerrado este plató.
Bu sahneyi böldüler.
¿ Un asesinato en el plató?
Korkudan öleyim mi?
¿ Puede acompañarme hasta el plató, por favor?
Beni stüdyoya götürür müsün, lütfen?
- ¡ Vamos! ¡ Salgan todos del plató! Por favor.
Seti boşaltın!
- Se ven también fuera del plató.
- Ekran dışında da görüşüyorlar.
¡ Es un disparate venir a Roma y rodar en un plató!
Roma'ya kadar gelmişken stüdyoyu mu kullanacağız?
Silencio en el plató.
Sette sessizlik!
No le quieren ni en el plató.
Sete gelmesini bile istemiyorlar.
- Me pasó el otro día en el plató.
Geçen gün sette de oldu. Sahneyi tekrar çektik.
Te esperaban hace 3 horas en el plató.
Üç saat önce sette olmalıydın.
- ¿ Qué plató?
- Ne seti?
- Creo que ahora toca otro plató.
Diğer setteyiz değil mi? - Bob, doğru bir şey yapmadık.
Fuera de mi plató, y fuera de mi película.
Setimden ve görüntümden çık.
El Sr. Divot desde el plató por la seis. Muy bien.
Bay Divot mekandan arıyor efendim, altıncı hatta.
¡ Silencio en el plató!
Sessiz olun!
Y en los descansos, en el plató, he... estado diseñando una catedral, haciendo un... maravilloso trabajo benéfico sin publicidad.
Set aralarında da bir katedral tasarlamak gibi kimselere duyurulmayan mükemmel hayır işleri yapıyorum.
Martes, Chris Conger fue al plató... donde se rueda la película épica Scott de la Antártida.
Önce, ileri bakalım. Salı günü, Chris Conger BBC film ekibini 20th Century Vole tarafından çekilen Antarktikalı Scott filminin setine götürdü.
Digamos pasado mañana a las 9 plató B...
Öbür gün saat 9'da, ses stüdyo B'de.
Walter, a plató 7.
Bay Walter platoda bekleniyor.
Julie Baker, a plató.
Platodan Julie Baker isteniyor.
Volvemos a conectar con el plató.
Paignton'dan tekrar stüdyoya dönüyoruz.
Desde el plató, ahora venimos.
Şimdi de buradan oraya gidiyoruz.
¡ Es un plató cerrado al público!
Buraya girmek yasak!
¡ Al plató nueve!
Dokuzuncu sahneye!
¡ Fuera del plató los que no participen en el rodaje!
Çekimde yer almayanlar, derhal setten ayrılın!
¡ Fuera del plató!
Çıkın setten!
Llévela al plató número 12, por favor.
12. sahneye götür, lütfen.
La oí hablando en el plató. Subversiva. Es comunista.
Sette huzur bozucu konuşmalarını dinledim.
Cogeremos las bombas y depósitos del plató nueve.
Dokuzuncu setteki tanklarda bulunan pompaları alacağız.
¡ Traed las bombas del plató nueve!
Dokuzuncu setteki pompları getirin!
- Al plató cuatro.
Dördüncü sete.
- ¿ De un plató de cine?
Film setinden mi geldi?
Y venga al plató.
Ayrıca sete bir uğra.
¿ No estabas aquella noche en eI plató con Ramada?
Geçen gece Ramada'yla birlikte sette değil miydin?
Silencio en el plató.
Konuşmak yok. Sette herkes sussun.
Perdón, no acostumbro tener niños en el plató.
Affedersin evlat. Sette çocuklar olmasına alışık değilim.
- En el plató 18.
- 18. set.
Me la he dejado en el plató.
Onu sette unuttum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]