Translate.vc / español → turco / Popcorn
Popcorn traducir turco
75 traducción paralela
Ahí hay alguien con una bolsa de palomitas.
Burada biri var, popcorn dolu çantalı.
Ni siquiera abriré las palomitas.
Popcorn kutusunu bile açmadım.
Todos le llaman "Palomitas."
Herkes ona "Popcorn" diyor.
Pero ¿ sabe una cosa, Palomitas?
Ama bir şeyi biliyor musun Popcorn?
Y, eche una mirada hacia allá, Palomitas.
Şimdi şuraya bir bak Popcorn.
- Hola, Palomitas.
- Merhaba Popcorn.
Y lástima lo de Palomitas.
Popcorn için de çok yazık oldu.
Popcorn?
Patlamış mısır?
Los chicos están trabajando tan duro ahí arriba, que este popcorn va a ser una linda sorpresa.
Çocuklar yukarda çok çalıştılar ve bu patlamış mısırlar onlara güzel bir sürpriz olacak.
¿ Ellos les regalaron popcorn?
Sana patlamış mısır mı verdiler?
Popcorn y Al.
Patlamış mısır ve Al.
Hey, popcorn!
Hey, patlamış mısır!
No más popcorn hasta que coloques esta porquería en la basura.
Bu süprüntüleri çöpe atana kadar patlamış mısır yok.
La Sra. Higgenbottom está escupiendo sus dientes... como una máquina de popcorn ahí afuera!
Bayan Higgisbottoms içeride patlamış mısır....... makinesi gibi diş tükürüyor.
¡ Popcorn!
Popcorn!
Es como so popcorn que se te queda entre los dientes.
O mısır parçası gibi dişinin arasına sıkışırda,
Quizá unas palomitas te alegren.
Belki biraz popcorn seni neşelendirir.
Ya que vas para ahí, me traes otra bolsa de palomitas?
Hazır gidiyorken, bir paket daha popcorn getirir misin?
No puedes esperar que mamá se siente a tomar el té con quien tú sabes...
Baba, annemin bunca şeyden sonra oturup bu şeyle popcorn...
Alguien necesitará otras palomitas.
Birinin yeni popcorn alması gerek.
¡ Si vamos a ir tan atrás necesitamos popcorn o algo!
Eğer o kadar eskiden başlayacaksan patlamış mısır falan alalım.
Compré una gaseosa y algo de pochoclo y ahora no tengo dinero.
İçecek bir şey ve biraz popcorn aldım, ama hiç param kalmadı.
¿ Es pochoclo especial?
Bu özel bir popcorn mu?
- Buenos días, cariño.
- Günaydın, popcorn.
Y el tipo del puesto de popcorn fue secuestrado por los gorilas.
Patlamış mısır standındaki adam da goriller tarafından parçalanmış.
"Popcorn", de Ben Elton.
Popcorn. Ben Elton.
¿ Quien quiere popcorn?
Kim mısır ister?
- Oye, ¿ y podemos comprar popcorn?
Popcorn da alabilir miyiz? Evet.
De hecho, tú me debes $ 5 por el popcorn
Aslında, mısır için sen bana 5 dolar borçlusun.
Buen popcorn
Mısır çok iyiymiş.
Popcorn? - Tío! - Oh, olvídalo!
- Dostum!
Hay maíz para palomitas
There's popcorn in the popper And a porker in the pot
Las palomitas estan buenísimas.
Mükemmel popcorn.
Producido por Popcorn Film.
Popcorn Film
Oye, cuando no este viendo, le voy a dar al pequeño algo de popcorn.
Hey, sen bakmıyorken, ben sinsice, küçük adama patlamış mısır yedireceğim
Michael, los bebes no comen popcorn.
Michael, bebekler patlamış mısır yiyemez.
Mi abuela bessie no tiene dientes, y creeme, no es nada timida cerca de un cubo de popcorn.
büyük annem Bessie'nin de dişleri yok, ve güven bana, bir kutu patllamış mısırın yanında hiçte utangaç olmuyor
Hay alguien con una bolsa de palomitas.
Burada biri var popcorn dolu çantalı
Palomitas o patatas, decide.
Diggs ya popcorn ya da cips. Seç birini.
Solo es una barrita de muesli, Alex, no un cartón gigante de palomitas y una caja de chocolate con menta.
İçi popcorn ve çikolata dolu bir çanta değil.
No creo haber puesto lo suficiente en las bolitas de popcorn.
Sanırım topların içine yeteri kadar patlamış mısır koymadım.
Buenol, el popcorn esta tomando su tiempo pero...
Patlamış mısırlar sonsuza kadar zaman alabilir ama...
No, no, a la mierda el popcorn.
Patlamış mısırları boşver...
¡ Mi calco con olor a palomitas de maíz!
Ve Popcorn Scratch-ve-Sniff!
Popcorn, temperatura media.
Patlamış mısır ayarı : Orta Seviye
Dame popcorn. "
Biraz patlamış mısır ver.
Después de todo le enseñé a Cleveland cómo hacer Jiffypop.
Cleveland'a popcorn yapmayı öğretmiştim.
Nos quedamos en casa, cocinamos unos popcorn, y vemos el show de Jimmy Kimmel.
Bu gece evde kalırız, mısır patlatırız, Jimmy Camel'in programını seyrederiz.
Es como una yema de huevo pero huele a popcorn.
Yumurta sarısıdır ama patlamış mısır gibi kokar.
Popcorn! ¿ Puedes creerlo?
İnanabiliyormusun?
¿ Ven?
Oynayan "Popcorn" eğlenceli değil mi?