Translate.vc / español → turco / Portable
Portable traducir turco
51 traducción paralela
Y aquel radar portable.
Ve hava savunma radarı.
Y el sistema de soporte de vida portable es muy, muy silencioso.
Öte yandan yaşam destek sistemi çok, çok sessiz çalışır.
¿ Cómo vamos a encontrar una estufa, una piscina portable o un Barcalounger?
Soba, şişme havuz ve şezlongu nereden bulacağız?
Estufa, piscina portable apartadero y Barcalounger.
Soba, şişme havuz... teneke ve şezlong.
- The Portable Dorothy Parker.
- "Portable Dorothy Parker"
Lectura amena.
"Portable Nietzsche."
NG, Foley y un portátil.
NG, Foley and portable chest.
Ahora mismo estamos trabajando en hacerlo lo suficientemente portable para...
Şu an onu taşınabilecek kadar küçük yapmaya çalışıyoruz...
Si quieres un PlayStation portátil, yo tengo la conexión.
PlayStation Portable istersen, bağlantılarım var.
- Bien, vamos apretemos en dos unidades, monitor portable, llevemoslo arriba. Gracias, Jesus. Pensé que te habias ido.
Eğer orada dikilip böyle palavra sıkabileceğini zannediyorsan konuşacak çok şeyimiz var demektir.
Es la forma de dinero mas portable de la tierra, y la gente que los comercia te matarían en un instante.
Dünyanın en taşınabilir nakit formunun ticaretini yapanlar....... insanı gözünü kırpmadan öldürüyor.
Pero para entonces gran parte de mi fortuna era portable, asi que...
Ama tabii ki, o günlerde, servetimin büyük bir bölümü taşınabilirdi, böylece...
Si, la propiedad portable es la felicidad en una billetera.
Evet, taşınabilir mülkiyet, cüzdanda mutluluktur!
Todos deben tener mentas para el aliento, un abanico portable, y una copia de "Padre rico, Padre pobre."
Hepinizde naneli şekerler, taşınabilir bir vantilatör, ve "Padre rico, padre pobre." kitabının bir kopyası olmalı.
Crea una especie de una burbuja de gravedad cero y es totalmente portable y fácil de usar.
Sıfır yerçekimli bir baloncuk yaratıyor. Taşınabilir ve kullanımı da çok kolay.
Es una plataforma portable de reingreso.
Portatif geri-dönüş rampası.
Parece que H.J descubrió cómo cruzar pero sabía que no podía interactuar físicamente entre las dimensiones una vez que llegase aquí, así que construyó una versión portable como una manera de volver.
Galiba, HJ karşıya nasıl geçileceğini çözmüş. Bir kez buraya geldi mi, boyutlar arası fiziksel etkileşime giremeyeceğini biliyordu. Bir geçit olması için de bu taşınabilir uyarlamayı yaratmış.
Agente Farnsworth, traiga mi equipo portable de química.
Ayan Farnsworth, taşınabilir kimya malzemelerimi de al.
Armemos un transmisor de onda corta portable, tenemos que probarlo...
Taşınabilir bir kısa dalga hazırlayalım.
Ellos nos sacaron de una trampa. Ellos unieron las voluntades para evitar... que basura extremista... se hiciera con cualquier cosa portable luego que el imperio cayera y pensara que el país era de su propiedad.
Onların gücü yetti, imparatorluğun yıkılmasından sonra bulduklarını ele geçiren ve tüm ülkenin onların mülkü olduğuna karar veren aşağılıkları dizginlemeye...
¿ Quieres que traiga el ecógrafo portable para ver el bebé?
Bebeğe bakmak için doppler getireyim mi?
Y es portable, asi que tal vez estés inspirada aqui o tal vez te inspires en el salón, o tal vez estás trabajando y yo quiero venir a besarte, así que lo alejé.
Ayrıca taşınabilir, belki burada ilham gelir belki de oturma odasında belki de sen çalışırken ben seni öpmek isterim ve bir kenara koymak gerekir.
así esta nueva linea de comidas listas para comer le dan al soldado en el campo un menú portable con todo el sabor hecho en casa de una madre que solía deshidratar químicamente y empaquetar al vacío.
Yani bu ev yapımı unla yapılan, askerler için hazır yiyecekleri artık... suyunu alarak vakumlu paketlerde... muhafaza etmeyi düşünmekteyiz.
Esto es un cromatógrafo de gas portable.
Bu taşınabilir bir benzin kromatografı.
Pedile el dinero a mama.. .. y compra un generador portable en el mercado.
Annemden para al da marketten bir tane jeneratör al.
Pequeña, portable por un hombre y altamente volátil.
Küçüğü. taşınabilir ve yüksek oranda uçucu.
No es una armario, Es una sauna portable.
Bu bir dolap değil. Portatif bir sauna.
Pero si vas a culpar al perro, iré a por mi bombona de oxígeno portable y le sacaré a dar un paseo.
Ama köpeği suçluyorsanız eğer taşınır oksijen tüpümü de alıp onu yürüyüşe çıkarırım. Hayır hayır sen otur.
Este es un electroencefalograma portable.
Bu, taşınabilir bir elektroensefalogram.
Bueno, el Zephyr es un disco duro pequeño y portable.
Zephyr, küçük bir portatif hard disk gibi bir şey.
Fue algo asi, bueno, vamos a hacer un reproductor de musica portable
Sanki : " Taşınabilir bir müzik çalar yapacağız.
La musica define nuestras vidas y Steve lo hizo altamente portable y accesible
Müzik bizim hayatlarımızı tanımlar ve Steve Jobs bunu fazlasıyla taşınabilir ve erişime kolay hale getirdi.
El no inventó la computadora o el reproductor de música portable o el smartphone.
O, bilgisayarı ya da taşınabilir müzik çaları ya da akıllı telefonu icat etmedi.
Ese zumbido que se escucha de fondo a los tres segundos... dijo que podía ser el ventilador de la refrigeración de un generador diesel portable.
Üç saniye sonra başlayan o tuhaf uğultu var ya? Portatif dizel bir jeneratörün soğutma vantilatörü olabileceğini söyledi.
Tengo esta memoria portable.
Ve ordan bu flaş diski aldım.
Equipo portable.
Taşınabilir ekipman.
Bueno, estás interesado en esta magnífica'40 Royal, portátil.
Peki, bu muhteşem'40 Kraliyet Portable ilgileniyorsanız.
Bueno, definitivamente no es mi orinal portable.
Yani, kesinlikle benim idrar dostum * * * değil.
Y este... es un cañón portable, de uso fácil.
İşte bu. Kullanımı çok kolaydır.
¿ Dejó algo, quizá documentos o... un disco duro portable o algo?
Arkasında bir şeyler bıraktı mı? Dosyalar ya da zip sürücüsü gibi. Herhangi bir şey?
¿ Dejó algo, tal vez papeles o un... ¿ Como un disco duro portable o algo? Lo que sea.
Arkasında birşey bıraktı mı, belki kağıtlar yada bir... bir disket yada herhangi birşey?
Ok, aquí vamos. "En general, el Gigante portable de Cardiff se levanta como un buen competidor en entornos de computación sencillos."
Tamam, burası. "Genel olarak, Cardiff Devi Taşınabilir PC gösterişsiz bilgisayarlar arasında kendine güçlü bir yer ediniyor."
Me refiero a que es portable.
Yani daha kolay taşınabilir.
Un contador Geiger portable.
Taşınabilir Geiger sayacı.
- Sí. El T-portátil tiene cuatro capas de sensores con referencias cruzadas.
T-Portable'in çapraz referanslı sensörleri 4 katlıdır.
Muy bien, déjame decirte, Sr. Dudewitz es el desarrollador original de la T-portátil.
Pekâlâ, size şunu söylememe izin verin,... Bay Dudewitz T-Portable'in asıl geliştiricisidir.
¿ Y cuál fue su participación específica con el T-portátil?
Peki sizin T-Portable ile özel ilginiz neydi?
T-portátil, y sí.
T - portable, evet.
- Ellos cortaron el T-portátil disco duro antes de que tomara el coche.
- T-Portable hard diskini arabayı dışarı çıkarmadan önce hacklediler.
El bote portable se dirige con la mente.
Porta-Tekne zihin tarafından yönlendirilir.
ARMAS : RPG-7 LANZACOHETES PORTABLE, REUTILIZABLE...
"Silahlar RPG-7 ROKETATAR"