Translate.vc / español → turco / Prision
Prision traducir turco
416 traducción paralela
Si regreso tarde, despues de medianoche, ¿ podre entrar a la prision?
Eğer oraya gece yarısından önce varırsam, çitlere geri dönebilir miyim?
¡ Llevenlo a la prision!
Onu çitlere götürün!
Ha mejorado tanto, regresaba a la prision.
Yeterince iyileştiniz. Ben de çitlere dönüyordum.
Enviame a prision, me sacaras del medio.
Neden beni hapse gönderip, oyundan dışı bırakmıyorsun?
Por no llamar pronto al doctor cuando su amigo fue mordido, Harry paso un breve tiempo en prision.
Arkadaşı ısırıldığı halde doktor çağırmadığı gerekçesiyle,... Harry bir süre hapiste yattı.
Le garantizo que estara bien en nuestra confortable prision.
Size garanti ederim, bizim modern, rahat hapishanemizde tam burada olacaksınız.
Fue interceptada mientras estaba en prision.
.. bu mektup yazıldığında o tutuklu idi ve kendisine verilmedi.
Le dan 10 años en la prision de maxima seguridad más estricta del estado
Eyaletin en katı ve yüksek korumalı bir hapishanesinde 10 yıla mahkum edilir.
CHRISTIE CONFESO SUS ASESINATOS Y FUE AHORCADO EN LA PRISION DE PENTONVILLE
Christie suçlarını itiraf etti ve Pentonville Hapishanesi'nde asıldı.
El esta con los otros en la prision
Hapiste ötekilerle birlikte.
- ¿ La prision?
- Hapiste mi?
Cuanto tiempo tendremos que vivir en esta prision?
Bu hapishanede daha ne kadar yaşamamızı bekliyorsun?
¿ Prision?
Hapishane mi?
SONNY WORTZIK CUMPLE 20 AÑOS DE CONDENA EN UNA PRISION FEDERAL.
Sonny Wortzik 20 yıldır federal hapisanede.
Mucho mejor que pasar el resto de tu vida en una prision Israeli.
Bir İsrail hapishanesinde kalan yaşamını geçirmekten kesinlikle daha iyi.
Las puertas de la prision están abiertas, y no estamos en Alemania.
Hapishane kapıları... sonuna kadar açık. Almanya'da değiliz artık.
¿ No lo conociste en la prision?
Onunla hapishanede tanışmadın mı?
Como tenia un arma, y drogas esta en prision
Üzerinde silah ve uyuşturucu olduğu için şimdi hapiste
Los esperamos la proxima semana con el tema sera como conseguir drogas dentro de prision, o como no... ir a prision.
Haftaya konu hapiste nasıl uyuşturucu alınır olacak, ya da hapse... nasıl düşülmez konusu. Siz de katılın.
Disfrute de su prision, Supergirl.
Zindanının tadını çıkar, Süper kız.
Cualquier parte es mejor que la prision.
Her yer hapisaneden daha iyidir.
Que es tan malo respecto a terminar sus dias en prision?
Hapiste geçirdiğin günlerden daha kötü ne olabilir?
Sra Bundy, permitame recordarle Que la pena por perjurio Es 7 a ~ os en prision,
Bayan Bundy, size yalan söylemenin yedi yıldan başlayan hapis cezasıyla cezalandırıldığını hatırlatmak isterim, orda emin olun seks yaparsınız.
PRISION DE McNEIL ISLAND, WASHINGTON
Mc Neil Ada Hapishanesi Washington Eyaleti
¡ Hubiera sido mejor que te quedaras callado y lo hubieras dejado ir a prision!
Siz bir aileydiniz. Sen konuşmasaydın o da hapse girerdi ve şimdi yaşıyor olurdu.
¡ El no era lo suficientemente fuerte, para estar en prision!
Helen, o hapishanede yaşayabilecek kadar güçlü değildi.
He visto muchas en prision
Hayır. Onlardan hapishanede yeterince gördüm.
Estoy preparado para ir prision.
Ben hapse gitmeye hazırım.
Mientras estoy haciendo mis votos matrimoniales En una capilla de la prision a un tipo llamado Rock?
Hapishane kilisesinde Rock adında bir adamla evlilik yemini ederken, bir yandan da bunu bir düşüneyim?
Y consiguio un concierto comodo en el hospital de la prision.
Sana hapishane hastanesinde rahat bir iş ayarlamış.
Estamos hablando de la prision, Peg.
Hapisten bahsediyoruz, Peg.
Y entonces la Única prision que voy a estar en
Ve ondan sonra gireceğim.
Fue a prision y yo perdi mi Auto.
Sonuçta o kodesi boyladı ben de yarış dışı kaldım.
Tendrás credito de la oficina en la cuenta de la prision esta tarde.
Hapishane kredi hesabına yollarım.
PRISION DE CASTILLA ENERO DE 1501
KASTİL HAPİSHANESİ OCAK 1501
PRISION FURY 161 CERRADA Y SELLADA PRESENCIA DE PRESOS TERMINADA
WEYLAND-YUTANI HAPİSHANESi FURY 161 KAPANDI VE MÜHÜRLENDİ.
De la prision? ..... Mierda......
- Hapishaneden mi?
Sentencia a prision, multa. Se paga con trabajos forzados.
Hapishane için yargı, iyi ceza, tapınağı kapatın. çalışmaların karşılığını verin.
Los Llaneros Solitarios EN VIVO Y EN PRISION.
YALNIZ KOVBOYLAR HAPİSHANEDEN CANLI YAYIN
Fui sentenciado a 10 años de prision en ese caso.
Hakkımda 10 yıl hapis kararı çıktı.
Estuve en prision por 10 años!
10 sene hapis yattım!
Tilu ira a prision, y Raveena al cielo.
Tilu hepsi, Raveena ´ da cenneti boylayacak.
Llevalos a prision en fila!
Bunları sıraya sokun ve hapse atın!
Lo tendras en la prision.
Hapishanede geri alırsın.
doc en una prision en Mexico.
Doc Meksika'da hapiste.
despues de todo estabas encerrado en prision, y ella es una mujer deslumbrantemente sana y vital.
Bunlar bitince, tekrar hapse dönecektin ve o genç ve güzel bir kadın olacak.
Era para conseguir un trato con Hacienda para que Joe no fuera a prision.
Joe nun hapse atılmaması için IRS ile yapılan bir görüşmeydi.
Ella está en prision domiciliaria, en Rangoon, desde 1988.
Suu Kyi, 1988'den beri Rangoon'da ev hapsinde tutuluyordu.
- La prision.
- Hapis.
Tenia un futuro, no lo queria en prision.
Hapse girmesini istemedim.
- Mmmm en prision.....
- Hapiste.