Translate.vc / español → turco / Rambler
Rambler traducir turco
30 traducción paralela
No estaba listo el cuarto y dormimos en tu Rambler.
Bizim için odaları olmadığı için senin eski döküntünde uyumuştuk.
Era un Rambler azul.
O bir döküntüydü, mavi bir döküntü.
- Eres un caradura.
- Senin yeşil Rambler'ın,
Una mujer no se le arroja a alguien que conduce un Rambler. ¡ Nunca!
Yani, kızlar, Rambler aile arabası olan bir herife asla bakmazlar. Asla!
Estás parada al lado del "Rambler".
Bir Nash Rambler'ın yanında duruyorsun.
- Cariño, es un Rambler.
- Hayatım, bu bir Rambler.
Es un Rambler del'58.
58 model bir Rambler'in içindeyiz.
Mel Pease, chocaste tu Rambler contra los botes de la basura otra vez?
Mel, lütfen arabanı çöp kutularımızın üzerinden çeker misin?
Está remolcando el auto. ¡ Es Muller!
Birisi Rambler'nı çekiyor.
- Creo que era una Rambler...
- Sanırım bir Rambler.
Robots de la Serie Rambler-Krane, pero diferentes a los que conozco.
Rambler-Crane serisi robotlar. Ama hiç görmediğim bir tasarımdalar.
En medio de "Midnight Rambler".
"Midnight Rambler" ın tam ortasındaydı.
Deberías pensar en... ese coche, ese furgón es un coche inusual.
Bir şeyi düşünmelisin. Ailenin arabasını düşünüyordum. Rambler.
Miré en la lista, y ahí estaba, Nunnamaker...
Rambler arabası listeme baktım. Oradaydı. Nunnamaker.
Audiencia del Gran Jurado 5 de diciembre de 1969 Tengo aquí una fotografía del Rambler que conducía Steven Parent esa noche.
O gece Steven Parent'ın sürdüğü Rambler'ın bir resmi var bende.
Es un Rambler Ambassador, 4 puertas, marrón oxidado
Dört kapılı bir Rambler Ambassador.
Mr. Pibb, ¿ el Deambulador sigue en el garage?
Bay Pibb, eski Rambler hala hangarda duruyor mu?
AMO EL ROCK Nash Rambler.
Nash Rambler.
No, es sólo que vamos lejos y yo... No me van a estar soplando esto en el carro.
- Hayır, yolumuz uzun ve sizin bunları Rambler'da öttürmenizi istemiyorum.
- ¿ "Midnight Rambler"?
- Midnight Rambler? - Evet.
No vas a entrar con esto en la caravana.
O şeyi Rambler'a koymuyorsun.
Una sola araña y pienso dormir en la caravana.
Hele bir örümcek çıksın gidip Rambler'da yatarım.
Si quisiera la esencia de Jagger y Richards juntos, supongo que sería Midnight Rambler.
Jagger ve Richards'ın özünü almak istesem sanırım ortaya Midnight Rambler çıkardı.
Cualquiera podría haber escrito todas nuestras otras canciones, pero no creo que nadie pudiera haber escrito Midnight Rambler excepto Mick y yo.
Herkes bizimkiler gibi şarkı yapabilirdi ama Mick ve benim dışımda hiç kimse Midnight Rambler gibi bir şarkı yapamazdı.
* Él lloró, "Rambler tú dormiste con mi Jezebel" *
# Ağladı, "Serseri, Jezebel'imle yattın." #
Rambler, tú dormiste con mi Jezebel, y vengo para hacerte correr abajo, sí Señor, Si señor.
Serseri, sen Jezebel'imle yattın. Ben de seni ezmeye geldim, Lord, Lord.
Puse uno a través de la ventana de mi viejo Rambler, y pensó que mi hermano bebé lo había hecho.
Ters gidebilecek ne var yani, değil mi? Bir taşı bizim pederin arabasının camına fırlattım ve o da küçük kardeşim yaptı sandı.
Tiene que ver los nuevos Ramblers.
Yeni Rambler'ı görmeniz gerek.
Los nuevos Ramblers ya están en su concesionaria local.
Yeni Ramblerlar yerel Rambler satıcınızda.
Es una rambler.
Rambler diyorlar.