Translate.vc / español → turco / Rooms
Rooms traducir turco
33 traducción paralela
Y esos dientes, en tiempos antiguos pasearon por las montañas de Inglaterra.
Ve eski zamanlarda o dişler Yürümedi mi İngiltere'nin Yeşil dağlarında? LİBYA, CARDIFF ROOMS'TAN CANLI
Tráeme mi carro de fuego.
LİBYA, CARDIFF ROOMS'TA BİR ERKEĞİN HAYATI Bana ateş arabamı getirin
¿ Lista, hermana?
Hazır mısın, rahibe? "Furnish the rooms."
Los Assembly Rooms y hay conciertos todas las semanas.
Salonlar çok görkemli ve her hafta konserler oluyor.
¡ Hay foros enteros sobre ti en los Chat Rooms, hombre!
Bütün forumlarda ve chat odalarındasın adamım.
Esas habitaciones llamadas "club rooms".
Bunlara "klüp odaları" deniyor.
Pensé que ibamos a ver... la signora escribió claramente, "south rooms with a view"...
- Arno'yu göreceğimizi sanıyordum. Sinyorina özellikle manzaralı güney oda yazmış. Birbirine yakın.
¿ Crees que soy un idiota que sólo navega en "chat rooms"?
Ne tür bir gerizekâlı sohbet odası katılımcısı olduğumu düşünüyorsun?
# # Escojo los cuartos en que vivo con cuidado # #
# Oh, I choose the rooms that I live in with care ( Yaşadığım odayı özenle seçerim ) #
He estado en muchos V.I.P. rooms.
Çoook V.I.P. odasına girdim.
Y por casualidad, a quién me encontré de nuevo ayer en el Pump Rooms, sino es.... al señor Elliot.
Dün Pump Rooms'da şans eseri kimle karşılaştım dersin? Bay Elliot ile.
Capitán, hay un concierto en el Pump Rooms esta noche.
Yüzbaşı, Pump Rooms'da bu akşam bir konser var.
¿ Mayor, que hay del del Gabinete de Guerra?
Binbaşım, Peki Cabinet War Rooms'u ne yapıcağız?
18 MESES DESPUÉS CONNAUGHT ROOMS
18 ay sonra, Connaught Oteli, Londra
Hazel fué vista por última vez caminando por Rooms Lane... hacia Bradstock Gardens.
Hazel en son Bradstock Gardens'taki evine doğru yürürken görüldü.
Fue cuando Sr. Nimmo estaba siendo tratado por sus heridas la policia encontró evidencia de vigilancia encubierta'in the shop's changing rooms.
Bay Nimmo'nun tedavisi ayakta yapılırken polis kıyafet odasında gizli gözetleme aletinin kanıtını buldu.
En el Lickey Tea Rooms.
Licky'nin Çay Evi.
Se apropió del salón Moonlight Rooms.
Moonlight Rooms'u devralmış.
No le irá bien si Kasper nos ve... dejándolo en la puerta del Moonlight Rooms, Sr.
Kasper'i Moonlight Rooms'a bırakırken görünürsek pek iyi olmaz.
Damas y caballeros, reciban con un aplauso... y den la bienvenida al Moonlight Rooms... a la Srta Lila Pilgrim.
Bayanlar baylar, alkışlamaya hazırlanın ve... Bir Moonlight Rooms karşılaması yapın. Miss Lila Pilgrim.
Todavía trabajaba en el Moonlight Rooms, ¿ verdad?
Hâlâ Moonlight Rooms'da çalışıyordu değil mi?
- Trabajaba en el Moonlight Rooms.
- Moonlight Rooms'da çalışıyordu.
"Yendo a las habitaciones Moonlight con ya sabes quién."
"Moonlight Rooms'a gidiyorum. Kiminle gideceğimi biliyorsun"
Habría escrito en su libreta que se reuniría con "ya sabes quién" en las habitaciones Moonlight un viernes y sus amigos pensaron que el "ya sabes quién" eras... tú.
Çünkü steno defterine biriyle Moonlight Rooms'da buluşacağını yazmış. Ve arkadaşları bu kişinin siz olduğunu düşünüyor.
- Rooms?
- Oda mı?
Es mi "American Graffiti", mi "Hombre Elefante", mi "Four Rooms"... el segmento de Robert Rodríguez.
Bu film benim "Amerikan Grafiti" m, "Fil Adam" ım, "Dört Oda" m Robert Rodriguez'in çektiği bölüm.
¿ Chat rooms?
Sohbet odalarına girdin.
Los dos chat rooms.
İki sohbet odasından da.
Un adolescente inadaptado de libro, Jethro, que utiliza los chat rooms para expresar pensamientos inquietantes que nunca tendría el descaro de decir en público.
Klasik uyumsuz bir genç Jethro. Sohbet odasını kullanarak toplum için söyleyemeyeceği düşüncelerini ifade etme şansı buluyor.
Utilizan chat rooms, juegos de acción en primera persona, incluso dibujos animados, en un intento de militarizar a niños a partir de diez años.
Sohbet odaları açıyorlar, nişancı oyunlarıyla hatta çizgi filmlerle on yaşındaki çocukları bile silah haline getirmeye çalışıyorlar.
Para mayor protección, Samar constantemente crea nuevos Chat Rooms.
"Samar güvenliğini sağlamak için sohbet odalarını sürekli yenisiyle değiştiriyor."
Pero, desde mi recaída, me parece la rutina que solía traerme comfort- - las caras conocidas, rooms- - sólo me recuerda a mi fracaso.
Ama uyuşturucu kullandığımdan beri, beni rahatlatan alışılmış şeyleri basmakalıp buluyorum, tanıdık yüzleri, odaları... Bana sadece güçsüzlüğümü hatırlatıyorlar.
El salón Moonlight Rooms.
Moonlight Rooms mu?