Translate.vc / español → turco / Runkle
Runkle traducir turco
240 traducción paralela
La señora Runkle está de parto.
Bayan Runkle doğuruyor.
Quede de verme con Charlie runkle.
Charlie Runkle ile randevum vardı.
¡ Tío Runkle!
Cillop amca!
Está... está en una reunión con el señor Runkle.
Ha, o mu? Şu anda Bay Runkle ile toplantıdalar.
Parece que está viva, Runkle.
Kendine saldırgan bir parça bulmuşsun, Runkle.
Ha sido una gran aventura, Charlie Runkle.
Çok başarılı bir serüven oldu, Charlie Runkle.
¿ Cómo estás, Runkle?
Ne var ne yok, Rumkle?
Púdrete, Runkle.
Hiç sanmıyorum, Rumkle.
Hasta luego, Runkle.
Selametle, Runkle.
Eso es a lo que llamaría un endemoniado Runkle.
İşte cillop götürmek buna denir.
Buenas tardes, señora Runkle.
İyi günler, Bayan Runkle.
Fue bueno verla, señora Runkle.
Sizi gördüğüme sevindim, Bayan Runkle.
Buenas tardes, Sra. Runkle.
İyi günler Bayan Runkle.
Nos vemos, Runkle.
Sonra görüşürüz Runkle.
No atiende, no llama. ¿ Qué mierda pasa, Runkle? Tenía modales antes de casarse contigo.
Natalie'nin söylemediği ise ne kadar müthiş seksi olduğun amına koyayım.
Sí, Charlie Runkle.
Evet, Charlie Runkle.
Si va a ser siempre lo mismo, Runkle, prefiero sentarme con David Finscher.
Bir sakıncası yoksa David Fincher ile oturmayı tercih ederim.
¡ Runkle se pira!
Runkle'dan bu kadar!
Runkle, abre.
Runkle, açsana.
¿ Coño pasa, Runkle?
Runkle, ne oğlum bu hal?
¡ Suficiente, Runkle renuncia!
Bu kadar! Runkle yok artık!
Charlie Runkle de- - Sólo Charlie Runkle.
Charlie Runkle. Şeyden... Sadece Charlie Runkle.
Charlie Runkle.
Charlie Runkle.
- Sí. Charlie Runkle, UTK-
- Charlie runkle, UTK.
Vea, Sr. Runkle, está bien.
Bakın Bay Runkle. Sorun değil, gerçekten.
Charlie Runlke.
- Charlie Runkle.
Dios, Runkle, se supone que deberías estar ayudando no cagándola y haciendo escándalo.
Tanrım, Runkle... Bana yardımcı olman gerek, arbede çıkarman değil.
Porque así es como trabaja Charlie Runkle.
Çünkü Charlie Runkle böyle yapar.
Ahí tendrías que haber puesto los ahorros de los Runkle, autoayuda.
- 10 bin dolar. Runkle yatırımlarını yönlendirmen gereken yer burası işte.
¡ Runkle!
Runkle!
- Sí. ¿ Qué crees que estamos haciendo aquí, Runkle?
Burada ne halt ediyoruz sanıyorsun Runkle?
- Queda en Malibú. Ya no está dentro del presupuesto de los Runkle.
Malibudaki o "Vaatler" kliniği Runkle'ların bütçesini aşıyor artık.
- Runkle, malas noticias.
Runkle, kötü haber.
- Runkle, ¿ con qué cargas?
Runkle, sen ne taşıyorsun? Ben mi?
Cien mil, Runkle.
100 bin dolar, Runkle.
Ve mas lento, Runkle.
Yavaşla, Runkle.
Eso servirá, Runkle.
İşe yarar, Runkle.
¿ Qué mierda pasa, Runkle?
Neler oluyor, Runkle? !
Llegaste hasta el fondo y ¿ qué hice yo, Runkle?
Sen de dibe vurmuştun Runkle. Ben ne yaptım o anlarda peki?
Steve, el es mi jefe, Charlie Runkle.
Steve, bu patronum. Charlie Runkle.
¿ Qué dices Charlie Runkle?
Ne diyorsun, Charlie Runkle?
Andando, Runkle.
Haydi Runkle.
¿ Cómo están? Soy Chuck Runkle.
Nasıl gidiyor bakalım?
Ve más lento, Runkle.
Ağır ol Runkle.
- Gus, Chuck Runkle.
- Gus, Chuck Runkle.
Tienes cinco minutos, Runkle.
Beş dakikan var Runkle.
Nos vemos, Runkle.
Görüşürüz Runkle.
Es la maldición de los Runkle.
Runkle ailesinin bir lanetidir.
Oh, tú debes ser Mia.
Merhaba benim Charlie Runkle ile randevum vardı.
Casi listo para ti, Runkle.
Neredeyse hazırız Runkle.
Ahí va mi agente.
Chuck Runkle. İşte benim menajerim.