Translate.vc / español → turco / Sanderson
Sanderson traducir turco
361 traducción paralela
No, Sanderson, El Sr. Murdock no está aquí.
Hayır, Sanderson, Bay Murdock burada değil.
Sanderson tiene una carta que yo escribí.
Sanderson'da benim yazdığım bir mektup var.
Llamará a Sanderson para que te dé la carta a ti.
Sanderson'a mektubu sana vermesini söylesin.
Veré si el Dr. Sanderson puede atenderla, Sra. Simmons.
Dr. Sanderson müsait mi diye bakayım Bayan Simmons.
¿ El Dr. Sanderson?
Dr. Sanderson mı?
Sra. Simmons, el que atiende a la gente es el Dr. Sanderson.
Bayan Simmons, hastalarla Dr. Sanders görüşür.
Soy el Dr. Sanderson.
Ben Dr. Sanderson.
¡ Dr. Sanderson!
Dr. Sanderson!
Usted lo sabe, ¿ no es así, Dr. Sanderson?
Biliyorsunuz, değil mi Dr. Sanderson?
Dr. Sanderson, los errores no están permitidos aquí.
Dr. Sanderson, bu kurumda hataya izin vermiyoruz.
Me preguntaba si podría venir conmigo al consultorio del Dr. Sanderson.
Rica etsem benimle aşağıya, Dr. Sanderson'ın odasına gelir misiniz?
- El Dr. Sanderson le explicará todo.
- Dr. Sanders size her şeyi...
Soy el Dr. Lyman Sanderson, asistente del Dr. Chumley.
Ben Dr. Lyman Sanderson. Dr. Chumley'nin asistanıyım.
No fue culpa del Sr. Sanderson, Sr. Dowd.
Dr. Sanderson'ın hatası yok Bay Dowd.
- Dr. Sanderson.
- Dr. Sanderson.
Y usted le dio un pase, Dr. Sanderson.
Demek çıkış kağıdı verdin Dr. Sanderson.
Pero cuando lo haga, Dr. Sanderson su conexión con esta institución habrá llegado a su fin.
Ama geldiğim zaman, senin bu kurumla ilişkin on an biter Dr. Sanderson.
El Dr. Sanderson.
Dr. Sanderson.
Lo que le haya dicho a ese médico puede decírnoslo a nosotros, Veta.
Dr. Sanderson'a söylediklerini bize de anlatabilirsin Veta Louise.
¡ Puede extrañar a sus psicópatas y neuróticos, Dr. Sanderson!
Psikopatları, şizofrenleri özleyebilirsiniz Dr. Sanderson!
Descuide, Dr. Sanderson.
Dert etmeyin Dr. Sanderson.
Eso es. Dr. Sanderson.
Buyurun Dr. Sanderson.
Estoy seguro de que al Dr. Sanderson le encantaría bailar con usted.
Dr. Sanderson, sizin gibi cana yakın biriyle eminim dans etmek ister.
- Sanderson, me está siguiendo.
- Sanderson, beni takip ediyor.
Doctor, exijo que este asunto sea resuelto ahora mismo.
Dr. Sanderson, bu konu hemen halledilsin istiyorum!
Le he derivado el caso al Dr. Sanderson.
Bu vakayı Dr. Sanderson'a devrettim.
Dr. Sanderson, por favor olvide lo que le dije esta tarde.
Dr. Sanderson, bugün söylediklerimi lütfen unutun.
Dr. Sanderson, ¿ no podríamos...?
Dr. Sanderson, biz...
El Dr. Sanderson dijo que no tardaría mucho.
Dr. Sanderson fazla sürmez dedi.
El doctor le está dando la inyección.
Dr. Sanderson iğne yapıyor.
Sr. Sanderson.
Bay Sanderson.
El Sr. Sanderson volverá a tierra en él.
Bay Sanderson o gemiyle karaya çıkacak.
Soy Burn Sanderson de San Tone.
Ben Burn Sanderson. San Tone civarından.
¿ Sí, señor Sanderson?
- Evet Bay Anderson?
- ¿ No quiere desmontar, señor Sanderson?
- Buyurmaz mısınız Bay Sanderson?
No, señor Sanderson. Si es su perro, será mejor llevárselo ahora.
Hayır Bay Sanderson, eğer sizin köpeğinizse, onu şimdi alsanız daha iyi.
Bueno, me alegro de que le haya gustado, Sr. Sanderson.
Beğendiğinize çok sevindim Bay Sanderson.
El Sr. Sanderson dijo que cuando se revuelcan y babean así, puedes estar seguro.
Bay Sanderson, sendeleyip etrafa salya akıttıkları zaman emin olabileceğimi söylemişti.
¿ Quiere decirle al Dr. Sanderson que llegaremos al hospital de Arusha, dentro de cinco horas?
Kötü kanıyor. Dr Sanderson'a beş saat içinde Arusha hastanesinde olacağımızı söyle.
Tengo una comunicación para ustedes del Dr. Sanderson. Adelante, Dr. Sanderson.
Dr Sanderson'dan mesaj var.
Detenido cerca de Sanderson's. ¿ Qué es Sanderson's?
"Sandersons yakınlarında tutuklandı." Ne bu Sandersons?
Phil Sanderson, hospital Memorial.
Phil Sanderson. Memorial Hastanesi.
Sanders es el mariscal de campo.
Sanderson arkada.
Aquel es el sargento John Sanderson.
Şu öteki arabadaki adam Çavuş John Sanderson.
- "Sanderson, Florista." - ¿ Cuál es la ocasión, Sam?
- "Çiçekçi Sanderson." - Ne oldu Sam?
Sanderson, Florista?
Çiçekçi Sanderson mu?
Y cuando regreso, los Sanderson habían enviado las flores que no eran.
Buraya geldim ve Sandersons yanlış çiçek göndermiş.
El jefe no está enfermo. Está interesado en comprarle el terreno de Sanderson.
Şef hasta değil.Sanderson'ın arazisini sizden satın almak istiyor.
El Dr. Sanderson era un gran benefactor.
Biz Kenyon Üniversitesinden geliyoruz.
¿ El Dr. Sanderson?
Dr Sanderson ünüversitenin velinimetiydi.
Soapy era profesor en Kenyon.
Doktor Sanderson mı?