Translate.vc / español → turco / Shining
Shining traducir turco
171 traducción paralela
# Bright, shining
* Parlak ve ışıldayarak *
Las estrellas de la noche brillan en mis ojos.
Night stars are shining in my eyes
They were shining there for you and me For liberty, Fernando
Senin ve benim için parıldıyorlardı özgürlük için, Fernando
Alien. Rocky IV. El resplandor.
Alien, Rocky IV, The Shining.
A veces la luz me encandila.
Sometimes the light's all shining on me
# Allí donde brilla el sol
# There with the sun shining
¿ Por qué tienes The Shining en la nevera?
Neden buzluğunda Cinnet kitabı var?
¿ Qué tiene de bueno The Shining?
Ama o klasiklerden. Cinnet'in nesi böyle harika ki?
Leeré The Shining y tú leerás Little Women.
Ben Cinnet'i okuyacağım, sen de Küçük Kadınlar'ı.
¿ Cómo te va con The Shining?
Rach, Cinnet nasıl gidiyor?
Sendero Luminoso, Hezbollah, todos desde Medio Oriente hasta Lejano Oriente.
Shining Path, Hizbullah, Ortadoğudan Uzakdoğuya kadar herkesle.
Brillaban para ti y para mí y para la libertad.
They were shining there for you and me
Desde el mar al radiante mar
From sea to shining sea
# A brightly shining star where there was none Una brillante estrella donde no había ninguna
Daha öncesinde yıldızsız yerde parlak bir yıldız.
# Jewel of history shining Joya de la historia brillante
Tarihin cevherleri parlamakta
¿ No has visto The Shining?
Bunu göremiyor musun?
Oh, absolutamente, cariño, todas lo tienen.
- Elbette tatlım, herkesin olur. - anne, "The Shining" adlı filmi hatırlıyor musun?
Necesitamos algo como en El Resplandor. Aislado.
Bize The Shining gibi bir yer gerekli.
'Como brillo, la reluciente muerte se acerca...'... los espectros aparecen...'... y los arropa con la oscuridad...'... mientras la negra noche desciende.
'As bright, shining death approaohes...'... the spectres appear...'... and shroud them in darkness...'... as black night desoends.
Con el éxito de Stephen King,... podría hacer un filme... y taquillero.
Stephen King'in satış rekorunu kıran romanı, The Shining ile hem kendini sanatkarca tatmin edecek hem de sinemaları dolduran bir film yarattı.
Le pregunté sobreN y dijo :
The Shining'i sordum, dedi ki :
Tiene imágenes que
The Shining'de çığlık atarak uyandığım sahneler var.
Que eso es la novela,
The Shining böyleydi. En azından romanı.
El filme tuvo una
The Shining'e tepkiler karışıktı.
Tras splandor,... se mudaron a Hertfordshire.
The Shining'den sonra Kubrick ve ailesi Hertfordshire'da bir malikaneye taşındı.
No me podía decidir... así que traje The Shining y Bringing Up Baby.
Karar veremediğim için... hem "Cinnet" i hem de tehlikeli Bebek " i aldım.
Y veremos The Shining.
Şimdi Cinnet'i izleyeceğiz.
Como The Shining, sólo que en lugar de Jack Nicholson, tenemos a Rune.
- Cinnet'teki gibi olur. Ama Jack Nicholson'ın yerine bizim Roon'umuz var.
- Fue como una escena de The Shining.
- Sanki The Shining'den bir sahne gibiydi.
The spotlight ain't shining on me
The spotlight ain't shining on me
¿ Qué es esto, "El resplandor"?
Nedir bu, "The Shining"?
Es como The Jetsons hacer The Shining...
Jetson'lar gibi bir şey. Parlak bir fikir...
En Shining Shores siento como que estoy ayudando a la gente.
burada insanlara gerçekten yardımcı olduğumu düşünüyorum.
- Shining Shores?
burada mı?
- Shining Shores.
- Shining Shores.
¿ Has visto "El Resplandor"?
'The Shining'i izlemiş miydin?
Una luz comienza aparecer A light shining through
Bir ışık parlıyor içinden.
¡ Shining Knight!
Shining Knight.
Ah... Espíritus conduciéndote a la locura. Mejor como mi amigo Jack en "El Resplandor".
Ah, ruhlar insanları delirtiyor, tıpkı adamım Jack'i "the shining" de delirttikleri gibi
Quiero decir, primero me dices que tienes ese "resplandor" y después me dices que tengo que volver a casa especialmente cuando...
Öncelikle bana şu "Shining" haltından bahsediyorsun sonrada eve dönmem gerektiğini, hem de ne zaman...
Mi elección es "El Resplandor".
The Shining daha güzel.
. Estava pensando en "The Shining".
Uh... "the shining" olabilir diye düşündük.
Flecha Verde, S.T.R.I.P.E., Stargirl, Vigilante y Shining Knight reúnanse conmigo en el puente.
Yeşil Ok, STRIPE, Yıldız Kız. İntikamcı ve Parlak Şövalye benimle köprüde buluşun.
¡ Soy Shining Knight!
Ben Parlak Şövalye'yim.
Te he visto en el campo, desnudo... con una sola media y una pipa... creyendo que estabas en "El Resplandor".
Seni ormanda gördüm, çıplaktın, elinde de bir düdükle. - The Shining'de olduğunu zannediyordun sen.
Porque empieza a parecer "El Resplandor", con aquellas gemelas espeluznantes.
Çünkü bu iş "The Shining" deki şu küçük tuhaf ikizlerin olduğu sahneye benzemeye başladı.
¿ Quieres decir "The Shining"?
"Cinnet" mi demek istiyorsun?
El Resplandor.
The Shining.
Como las hojas brillantes de un cuchillo y rasgaron la carne de los niños del sol y la luna y la tierra y algún dios indio cosió la herida en un agujero lo colocó en nuestras barrigas para recordarnos el precio que pagamos
Like shining blades of a knife And it ripped right through the flesh Of the children
Otra lección de Stanley :
The Shining'i hep bale gibi düşündüm. Bir başka ders de :
¿ Y qué tienen que decirle a Shining Knight?
Ya Parlak Şövalye'ye ne demeli?