Translate.vc / español → turco / Skippy
Skippy traducir turco
237 traducción paralela
¡ Pero si es Skippy Dedos Ligeros!
Bak sen bizim eli uzun Skippy'ye.
- Hola, Skippy.
- Merhaba Skippy.
Gracias, Skippy.
Sağ olasın Skippy.
Te deseamos, Skippy
Mutlu yıllar, sevgili Skippy
- Déjame, Skippy.
Denememe izin ver, Skippy.
- Skippy, no puedes entrar ahí.
Skippy, oraya giremezsin.
Ya le dije a Skippy que apuntaba muy alto.
Skippy'ye çok yukarıya nişan aldığını söylemiştim.
Haciendo tus propios movimientos
Skippy Dee : Kendi hareketlerini yap.
Lo último que necesito es que me sermonees.
Şu anda ihtiyacım olan son şey Bay Skippy'nin yorumları.
- Toma, no te olvides del casco.
- Skippy, kaskını unutma.
Llámame Skippy.
Bana Skippy de.
Skippy.
Skippy.
Muy bien, Skippy.
Harikaydın Skippy.
Y el capitán del equipo Skippy Pollack.
Ve takım kaptanı Skippy Pollack.
Felicitaciones, Skippy.
Tebrikler Skippy.
- ¿ Cómo está Skippy?
- Skippy nasıl?
Seguro que usted y Skippy lo recuerdan por su experiencia.
Eminim siz de Skippy'yle eski günlerinizi hatırlarsınız.
En Skippy Research Affiliates.
Skippy Araştırma Şirketi'nde.
¿ Trabajaba para Skippy Research Affiliates y su perro se llama Izon?
Skippy Araştırma Şirketi'nde çalışıyor ve köpeğinin adı da Izon mu?
Sra. Paley ¿ no es posible que trabajase para Izon Research Affiliates y que su perro se llame Skippy?
Bayan Paley... Izon Araştırma Şirketi'nde çalışmış olmanız... ve köpeğinizin adının da Skippy olması, mümkün mü?
¿ Skippy?
Skippy?
- ¿ Skippy?
- Skippy?
Has comprado harina, huevos, chocolate amargo, Skippy Chunky.
Un, yumurta, hem acı hem tatlı Hershey çikolatası... Skippy Chunky fıstık ezmesi aldın.
¿ Puedo coger a Skippy?
Bıcırık'ı da götürebilir miyim?
No te preocupes por Skippy.
Bıcırık'ı merak etme.
- Yo solo tengo a Skippy.
- Evet ama sadece Bıcırık var.
- ¿ Estás bien, Skippy?
İyi misin Skippy?
Lamentablemente, se nos escurrió de las manos y escapó a Moscú donde sigue con sus actividades criminales con la ayuda de su hermano Mikhail y su serpiente Skippy.
Ne yazık ki elimizden kurtulup Moskova'ya kaçtı ve orada kardeşi Mikhail ve yılanı Skippy'nin yardımıyla suç işlemeye devam ediyor.
- ¿ Qué tal Skippy Grande...
- Büyük Skippy'ye ne dersin?
- Me encanta Skippy Grande.
- Bayılırım.
A quién le gustaría decir unas palabras en nombre De nuestro querido difunto compañero de equipo, Skippy?
Kim merhum takım arkadaşımız Skippy için bir iki kelime söylemek ister?
- Diciendo algo bueno de Skippy.
- Skippy için güzel bir şeyler söyleyeceketik.
Skippy era un amigo Y nuestro centro.
Skippy bir dosttu ve bizim pivotumuzdu.
- Estoy seguro que estoy a extrañar a Skippy.
- Yaşlı Skippy'yi kesinlikle özleyeceğim.
¿ Quién es TAN grande como para reemplazar a Skippy?
Kim Skippy'nin yerini doldurabilecek kadar iri olabilir?
- Hume. - Por Dios, déjalo, Skippy.
- Tanrı aşına, öyle mi, Skippy.
- Skippy, no dejes que Friedrich te preocupe.
- Skippy, Friedrich'in canını sıkmasına izin verme. Tamam mı? - Canımı sıkmıyor.
- Skippy. - Ya sé.
- Biliyorum.
Me estás mareando. Skippy quiere ponerle un nombre al grupo.
Skippy grubumuza isim vermek istiyor.
Skippy, dame una copa, ¿ eh?
Skippy, bana içecek getir, ha?
¿ Dónde está Skippy?
Skippy nerede?
Skippy está...
Skippy'nin, um -
Bueno, puedes hacer lo que quieras.
Tamam, ne istersen onu yap. Ama Skippy senin ark -
Pero Skippy es tu ami... ¡ Cállate!
Kes lan!
Me pones triste, Skippy.
Beni üzüyorsun, Skippy.
Skippy, ¿ por qué te vas?
YENİ EVLİLER Tanrım, Skippy, nasıl gidiyorsun?
Mischa, cuida a Skippy.
Misha, Skippy'yi biraz tut.
... y Skippy Chico?
- Küçük Skippy'ye?
Tu crees que eso detuvo a la pequeña locomotora? Maldicion skippy. Ella seguia andando!
Lanet olsun, Skippy hayır, o sadece çuflamaya devam etti.
- De verdad, Skippy.
- Gerçekten, Skippy.
- Hola, Chet.
- Skippy.