Translate.vc / español → turco / Sunbaenim
Sunbaenim traducir turco
85 traducción paralela
Lo siento, Sunbaenim.
Özür dilerim, sunbaenim.
¿ Sunbaenim?
Sunbaenim?
¡ Sunbaenim!
Sunbaenim!
Quiero ayudar a Sunbaenim, ya que está muy ocupado.
Çok meşgul olduğunuz için, size yardım etmek istiyorum Sunbaenim.
- Sunbaenim.
- Sunbaenim.
Si, sunbaenim.
Emredersiniz efendim.
Eres Cha Dae Woong sunbaenim, ¿ cierto?
Cha Dae Woong sunbae'siniz, değil mi?
Sunbaenim, has cambiado los números de teléfono, ¿ cierto?
Telefon numaranızı değiştirdiniz, değil mi?
- Lo siento, Sunbaenim.
Özür dilerim.
- Oh no, Sunbaenim.
Bunun için özür dilerim.
¡ Sunbaenim!
Sunbae!
La persona en frente de ustedes ahora... es Sunbae Ji Jung Hyun, quien falleció durante una filmación en el 2007.
Önünüzde yatan kişi 2007 yılında çekim yaparken ölen Jun Hyeon-sunbaenim.
Ve y escoge uno de la tienda del soy-bueno-para-hacer-dinero. ¡ Sunbaenim *!
Senden o kadar hoşlanan başkana söyle sana yenisini alsın.
Casi le digo eso, sunbaenim. Como un chica loca.
Bunu söylemen için delirmiş olman lazım.
Sunbaenim, por favor tome un poco de café.
Sunbae, lütfen kahve için.
Sunbaenim, ya que no toma café, ¡ tachán!
Sunbae sen kahve içmediğin için... İşte!
Ji Eun Yi sunbaenim, no te veo desde hace mucho tiempo.
Ji Eun Yi Sunbae, görüşmeyeli uzun zaman oldu.
Sunbaenim.
Sunbaenim...
Sunbaenim.
Sunbae-nim...
Extremadamente cuidadosa. Quiero decir sírvelo con dos manos. Sunbaenim, hay sangre de nuevo.
Doğdu ve her şeye sahip oldu, bunlardan dibine kadar yararlanmalıydı.
¡ Sí, Sunbaenim!
Başüstüne Sunbae-nim!
Sunbaenims también, he dado muchos problemas.
Sunbaenim, sizin de başınıza bir sürü bela açtım.
¿ Está aquí, sunbaenim?
Geldiniz mi, Sunbaenim?
- Detective Kang.
- Kang sunbaenim.
Sunbaenim, por favor reúnanse.
Sunbaenims, toplanın lütfen.
¡ Sunbaenim, firmes!
Sunbaelerim, toplanın lütfen!
Sunbaenim, por favor vayan a la izquierda.
Oradaki üslerim, lütfen sola 3 adım atın.
¡ Sunbaenim, debe traer su rifle!
Hey, oradaki üssüm! Tüfeğini taşıman gerekiyor.
¿ No es mejor para ti?
Bu senin için de iyi değil mi? - Sunbaenim!
Sunbaenim. Tú falsificaste su perfil.
- O herife sahte bir profil oluşturmuşsun.
Sí, Sunbaenim.
Efendim, Han Na.
Sunbaenim...
Han Na...
Sunbaenim. ¡ Sunbaenim!
Amirim, Amirim!
Sunbaenim, despierte.
Amirim uyanın.
¡ Sunbaenim!
Amirim!
Sunbaenim, la Fiscal Park está aquí.
Amirim, Savcı Park geldi.
Sunbaenim, encontramos dónde está Jang Tae San. ¿ Lo encontraste?
Amirim Jang Tae San'ın yerini bulduk.
¡ Sunbaenim, es increíble!
Amirim inanılmazsınız!
- Cómelos, Sunbaenim.
- Hyo Shin sunbae, afiyetle ye.
Cielos... podría también comprarle una Radiodifusora o algo a sunbaenim.
Tüm alabildiğiniz bu mu? Tanrım... Bu yüzden onun için yayın istasyonu falan satın almalıyım.
Todo es bueno acerca de ti, sunbaenim, pero... esto es incluso mejor.
Her şeyini seviyorum, ama bunu daha çok seviyorum.
¡ No, no la escojas sunbaenim!
Olmaz. Onu seçme Sunbaenim.
¡ Vamos a elegirla!
Sunbaenim, bu kızı seçelim.
Se les asignará una habitación en el hotel a las nueve... y tenemos de invitado a un sunbaenim de Harvard... que hablará del Liderazgo Global.
Otele vardığımızda oda işlerini ayarlayın. Saat 9'dan itibaren Harvard mezunu konuğumuz Küresel liderlik ile ilgili özel ders verecek.
- ¡ Sunbaenim!
Sunbaenim!
¡ Abogado!
Sunbaenim!
¡ Abogado!
Sunbaenim.
( * Superior )
Sunbaenim!
Usted también, Sunbaenim.
Sunbae, sen de.
¡ Sunbaenim!
- Görüşme için gelmiştim.
Sí, Sunbaenim.
Evet Efendim.