Translate.vc / español → turco / Tension
Tension traducir turco
75 traducción paralela
No le hace bien a Susan y pone en tension a Margaret.
Susan için de iyi değildi, ve Margaret'e bir sıkıntıydı.
Es probablemente la excitacion y tension de hacerte cargo de esta nuevo puesto.
Bu göreve gelmenin heyecanı ve gerilimindendir.
Han electrificado la verja con alta tensión. HT.
They've electrified the wire with high tension.
- Es el cable de alta tension.
- Bırak şunu. Bu bir güç hattı.
Armas, perros, alta tension
Benim tüfeklerim, köpeklerim, yüksek gerilimli tellerim var.
Ves, mientras más tension hagas, más se apreta.
Burayı ne kadar gerersen o kadar sıkı tutarsın.
Músculo tension en constante contracción.
Devamlı kasılma ile kaslarını sıkılaştırma.
- La ambigüedad, tension y paradoja?
- Belirsizlik, gerilim ve paradoksa mı?
- ¿ Que tal llevas la tension?
- Yüksek tansiyonun ne durumda?
Me sorprende mucho sus palabras. Porque yo no pense que Usted apoyaria esto de los cables de alta tension..
Bunu söylemenize şaşırdım çünkü bu enerji hatları konusunda destek olacağınızı düşünmemiştim.
Thomas y yo estabamos hablando de, uh, cables de alta tension.
Thomas ve ben de tam enerji hatlarından bahsediyorduk.
Pero no hay forma que lo relaciones con los cables de alta tension. - La verdad es...
Ama enerji hatlarıyla bağlantı kurmak imkansız.
Mickey Juba. Enterraste el asunto de las lineas de alta tension, no es asi?
Enerji hatları konusundan vazgeçtin değil mi?
Y dice que desisti muy rapido por las audiencias de los cables de alta tension Dice te tiene una informacion muy buena para mi.
Enerji hatları konusunu ne kadar çabuk çuvalladığımı duymuş ve elinde işime yarayacak şeyler varmış.
Vamos a anunciar una investigacion... en relacion a los cables de alta tension y el cancer.
Bu yüzden enerji hatları ve kanser vakaları arasındaki bağlantıyı araştırmak için büyük bir soruşturma başlatılacak.
Podria arruinar a la Gulf Coast Power! Van a continuar co la investigacion sobre los cables de alta tension.
Bu enerji hatları soruşturmasını yapmaya kalkarlarsa Golf Coast şirketinin işi bitmiş demektir.
Esta la cCasa Blanca presionandolos por los cables de alta tension?
Beyaz Saray enerji hatları konusunda seni sıkıştırıyor mu?
¡ Y baja la tension que ellos vienen!
- Tumbleweed lider.
Tu sabes que hay mucha tension.
Nasıl işler bilirsin.
Los dias pasaban sin novedad, La tension iba en aumento.
Günler geçti, hiçbir şey olmadı, gerilim arttı.
Miss Rachel Tension!
Bayan Rachel Tensions için!
El partido mas esperado. La tension aumenta en el estadio.
Gergin bir ortam var, zor bir maç olacak.
Es normal que sientas algo de tension.
Bu kadar stresli olman son derece normal.
Ay mucha tension aqui.
Burası çok gerildi.
consigues acelerar el motor de un tio. dejas subir la tension un par de dias y luego - bam!
Adamların motorunu çalıştırıyorsun, ortamı bir kaç gün sıcak tutuyorsun sonra - bam!
Bueno, esto es... noto como se va la tension.
Şey, bu...! Şimdiden tansiyonumun düştüğünü hissetmeye başladım.
Me pararia sobre mi pierna izquierda, mi pierna buena, para poder sacarle tension a la cuerda
Sol bacağım, iyi olan bacağım, üzerine dayandım, Böylece ipe ağırlık binmiyordu.
- Es una tensión neumotórax.
- Bu bir tension pneumothorax.
- Tensión "nemotosa". - Neumotórax.
- Bu bir tension nemothaxer.
Oh, Es tan silencioso como un sotano con dos amantes en el. 138 00 : 09 : 07,379 - - 00 : 09 : 09,492 Puedo comer la tension con un tenedor.
Oh, iki resmi sevgilinin olduğu bir bodrum kadar sessiz.
Por que no cortas la tension con un cuchillo?
Gerilimi bir bıçakla keser miydin?
Bien, la tension esta creciendo aqui. Pero todo se decidirá en el campo.
Evet, burada tansiyon oldukça yüksek, ama sanırım her şey oyun alanında belli olacak.
Eventualmente, la tension pasa, y el bosque parece calmarse de nuevo.
Sonuçta tansiyon düşüyor ve orman eski haline dönüyor.
No lo se, es como si hubiera una tension sexual o algo.
Bilmiyorum, sanki cinsel bir gerilim varmış gibi.
Hay tanta tension.
Aramızda çok gerginlik var.
¿ Tiene que ver con la tension sexual o me estoy perdiendo algo?
- Aranızda cinsel bir gerilim mi var yoksa kaçırdığım başka bir şey mi?
- Tension cae a 9.
- Hematokriti 9'a düştü. - 13'den mi?
Conlas personas que realmente te importan, necesitas una cierta tension en las relaciones cotidianas, de otra forma se torna trivial y no quiero eso.
Gerçekten değer verdiğiniz insanlarla günlük ilişkide kesin bir heyecana ihtiyaç duyarsınız. Yoksa hiçbir önemi kalmaz ve bunu da ben istemem.
Eso se llama "tension sexual", perro.
Buna "Cinsel Gerilim" deniyor adamım.
¿ Mucha tension con Peter, eh?
Son zamanlarda Peter'la biraz gerilimlisiniz, ha?
Aunque siempre había especie de tension en el ambiente.
Pusuda bekleyen kötülüklerin varlığını kabul ediyorum.
el everthing es depende de el la tension esta aumentando alrededor
Herşey ona bağlı Etrafta gerilim artıyor
Una vez liberados de este periodo de sueño elllos sentian la sensacion de dolor, tension o miedo en el mundo real
Çok derin uykuda oldukları için, gerçek dünyadaki acı ve korkuyu hissetmiyorlardı
es un nombre en clave de un programa de ASN designado para incrementar la tension en el Medio Este por medio de asesinatos politicos
NSA programının kod adı olan Juggernaut. Orta Doğuda ki gerilimi arttıracak politik suikastları içeriyor.
Honestamente, no me estaba riendo por la obvia tension entre ustedes dos
İkinizin arasındaki gerilim yüzünden gülmüyorum. Gerçekten.
La tension en la frontera continúa agravándose al decretar el Congreso la construccion de una cerca de acero y alambre doblemente reforzada a lo largo mientras las tropas de la Guardia Nacional se ubican en la frontera por tiempo prolongado.
Sınırda gerilim tırmanmaya devam ediyor. Kongre, sınır boyunca bir çift takviyeli çelik tel çit inşa etme kararı aldı... Ulusal Muhafız birliklerinin sınır boyunca uzun süreli denetim yapması da kararlaştırıldı.
Thomas, quieres que movamos los cables de alta tension?
- Enerji hatlarını taşımamızı mı istiyorsun?
She smoke the'erb just to ease the tension
Sırf emekli maaşını eritmek için herb içer
podias cortar la tension sexual con una navaja
- Cinsel gerilimi bıçakla kesebilirsin.
Abstenernos del sexo por un tiempo para aumentar la tension sexual en la noche de bodas.
Cinsel isteği düğün gecesinde daha da artırmak için.
Sientes la tension?
Gergin misin?