Translate.vc / español → turco / Terrence
Terrence traducir turco
1,047 traducción paralela
Jamie, Terrence no está aquí, él está en su cuarto.
Terence burada değil. Odasında.
Oh, correcto, Terrence y yo es una posibilidad.
Tabi, ben ve Terence. Neden olmasın?
¿ Conoce a Terrence?
- Terrence ile tanıştı mı?
Agente Terrence Fitzhugh - 6 / 24 / 03
Konu :
Sí, soy el agente especial Terrence Fitzhugh, oficina de Baltimore.
Baltimore ofisten Özel Ajan Terrence Fitzhugh.
Gracias por despertarme por el carrito de los libros.
Gezici kütüphane geldi diye beni uyandırdığın için sağ ol, Terrence.
Terrence tiene toda la razón.
- Şaka yapmaya bayılır. - Terrence haklı.
Te prometo no volver a matar a Terrence.
Özür diliyorum tamam mı! Söz Terence'ı bir daha öldürmeyeceğim.
Terrence Meyers.
Terence Myers mı?
Terrence Meyers. ¿ No es el que sale con una Gatita de Bay City?
- Sanırım öyle. Tatlım, O Bay City Kedisi ile çıkan adam değil mi?
¿ Qué tiene Terrence?
Terence'ın nesi var?
Sí, ¿ alguna de Uds. conoce a un tal Terrence Meyers?
Evet. Terence Myers'ı tanır mıydınız?
Nos ibas a hablar de Terrence Meyers.
Terence Myers hakkında bize bilgi verecektin.
¿ Quién es Terrence Meyers?
Terence Myers kim?
Tenemos unas preguntas sobre Terrence Meyers.
Terence Myers hakkında bazı sorularımız var.
¿ Dijiste Terrence Meyers?
Terence Myers mı demiştiniz?
Terrence y yo trabajábamos de matones para unos narcos.
Ben ve Terence birkaç uyuşturucu tacirinin korumalığını yapıyorduk.
El intimidante desafío de poner fuera de acción a la batería de Merville el Día D, se le dió al 9º Batallón Paracaidista, al mando del Teniente Coronel Terence Otway.
- Day'de Merville'e yerleştirilen faaliyet dışı yıldırıcı batarya, Yarbay Terrence Otway'in emri altındaki, gözü pek 9.Paraşüt taburuna verildi.
¡ Muy tarde!
Terrence Otway 9.Paraşüt Birliği
Era un panfleto de Terrence Higgins, sobre el sexo seguro
Terrence Higgins Vakfı dağıtıyordu.
Soy, Phillip Terrence.
Ben Phillip Terrance.
Terrence Overton, Presidente del Banco Eastline.
Terrence Overton Eastline Bankası Müdürü.
Sam Terrence.
Bu, Sam Terrence.
Sam Terrence salió de la cárcel.
Sam Terrence hapisten çıktı.
Aún no trabajo, Terrance.
- Daha iş başı yapmadım Terrence.
Por qué discutes con Terrence? Por qué?
Niye Terrence'la tartışıyorsun?
Se encuentra con el empleado de noche, Terrence Oaks, y con unos padres jóvenes, Willa y Shelby Hyatt.
Karşı karşıya gelinen bir gece çalışanı, Terrence Oaks. Ayrıca iki genç ebeveyn, Willa ve Shelby Hyatt.
Terrence, el grupo.
Terrence. Gruba katıl.
Terry, diminutivo de Terrence, Wilde como Oscar.
Terry, Terrence'ın kısaltılmışı. Oscar Wilde'daki gibi.
Oye, Terrence.
Hey, Terrence.
- Terrence.
- Terrence.
Muchas gracias por su ayuda, Terrence.
Yardımına çok teşekkür Terrence. Kitty'yi alacağım.
Qué es, Terrence?
Ne var, Terrence?
Terrence, no sobreviviré si no tengo a Otis para volver a casa.
Terrence, Otis'i evde göremeyeceksem, yaşamaya devam edebilir miyim, bilmiyorum.
Prometemelo desde tu corazón, Terrence.
Tüm içtenliğinle söz ver, Terrence.
Decile a Terrance que mejore eso, hombrecito.
Terrence'e bu küçük adamı doldurmasını söyle.
Terrence, ¿ cómo estás?
- Terence, nasılsın?
Muhammad Alí regresó demasiado a menudo, Terrence.
Muhammad Ali geri geldi Terence.
No podría estar mejor, Terrence, aunque son las 6 : 30.
- Saat 6 : 30 ama daha iyi olamaz.
Estoy con Terrence Gale del Departamento de Salud de Florida.
Yanımda Florida Sağlık Departmanın'dan Terrence Gale var.
Hoy hablé con Terrence Gale, del Departamento de Salud. Me dijo que fue a todos los refugios y que no están provistos.
Bugün erkenden Sağlık Departmanı'ndan Terrence Gale ile konuştum dediğine göre birçok yardım merkezinde sorun varmış, hiçbiri ihtiyaçları tam olarak karşılayamıyormuş.
No sé si es una coincidencia o es porque tanta gente pasa por estos lugares...
Buralarda birçok insanın olması rastlantı mı bilemiyorum. Terrence Gale'la konuşmalıyız.
Todo lo que sé es que alguien me quería en ese estacionamiento con Terrence Steadman esa noche.
Tüm bildiğim ; birileri, benimle Terrence Steadman'ın o akşam aynı otoparkta olmasını istedi.
El despacho llamó para decirnos que Burrows había sido visto corriendo desde el garaje donde encontraron a Terrence Steadman.
Ekip arkadaşım, Terrence Steadman'ın bulunduğu garajdan... Burrows'un koşarak kaçtığını bildirdi.
Bueno, puesto que Terrence Steadman es el hermano del Vicepresidente eso no es muy difícil de creer.
Şey... Terrence Steadman'ın başkan yardımcısının kardeşi olması sadece. Bunda şaşılacak bir şey yok.
Muy bien fuiste al estacionamiento Terrence Steadman ya estaba muerto.
Pekala... Park alanına gittin, Terrence Steadman zaten ölüydü.
Conocieron a Terrence, ¿ no?
Terence'ı tanıyorlardı, değil mi?
- Sí.
- Terrence.
- Hola, Terrence.
- Merhaba.
Ahora quiero algo, Terrence.
Şimdi, birşey istiyorum, Terence.
- Hablemos con Terrence Gale.
O kim?