English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / español → turco / Tommy

Tommy traducir turco

14,645 traducción paralela
Relájate, Tommy.
Sakin ol Tommy.
No pasa un día que no extrañe a mis padres o a Tommy.
Anne babamı özlemediğim tek bir günüm bile olmuyor ya da Tommy'i.
Tu amigo Tommy, eres una persona diferente ahora.
Dostun Tommy falan. Artık farklı bir insansın.
¿ Qué más quieren de mí?
Daha ne isteyebilirler ki? Tommy, hayır.
Es tu destino, Tommy.
Bu senin kaderin Tommy.
¿ Lo ves, Tommy?
Gördün mü Tommy?
Lleva el arte de Tommy a la reunión...
Tommy'nin resimlerini görüşmeye götür.
¡ Ella mató a Tommy!
- O Tommy'yi öldürdü!
Una máquina mató a Tommy.
- Tommy'yi bir makine öldürdü.
Mamá, he apuñalado a Tommy.
Uh, anne, Tommy'i bıçakladım.
Si hubiera estado abusando o descuidando a Tommy, eso podría explicar sus síntomas.
Eğer Tommy'i ihmal ediyorsa belirtilerin açıklaması olabilir.
¿ Y Tommy?
Peki Tommy?
¿ Tommy estaba exhibiendo algunos síntomas antes del incendio?
Yangından önce Tommy'de hiç hastalık belirtisi var mıydı?
No solo soy yo, Tina y Tommy.
Sadece ben, Tina ve Tommy.
No creo que hiciera algo que hiriera a Tommy.
Tommy'e zarar verecek bir şey yapacağını sanmıyorum.
¿ Qué está pasando contigo, Tommy, eh?
Noluyor sana böyle Tommy?
¿ Tommy?
Tommy?
La policía cree que cuando Tommy enfermó, Dennis se negó a conseguir ayuda.
Polislere göre, Tommy hastalandığında Dennis hastaneye gitmeyi kabul etmedi.
De acuerdo, quiero que Tommy sea lo primero que vea su mamá cuando abra los ojos.
Tamamdır, annesi gözlerini açtığında, ilk göreceği şeyin Tommy olmasını istiyorum.
Ese autobús escolar deja a Tommy Gannon cada tarde.
O okul otobüsü her öğleden sonra Tommy Gannon'ı eve bırakıyor.
El autobús de Tommy la dejó después del colegio.
Okul otobüsü Tommy'i eve bıraktı.
A veces, Tommy juega afuera...
Tommy bazen dışarıda oynuyor.
Tommy debe sentirse solo.
Tommy yalnız olmalı.
Cierra la puerta, Tommy.
Kapıyı kapat Tommy.
¿ Qué pasa, Tommy?
Ne oldu Tommy?
No, no, es Tommy, ¿ vale?
- Hayır. Tommy ile ilgili.
Tommy tiene todos los problemas del mundo, así que me temo que vamos a tener que transferirle al programa especial de Riverside.
Tommy'de bilinen bütün sorunlar var, bu yüzden ne yazık ki onu Riverside'da özel bir programa nakletmemiz gerek.
Tommy ha llamado a un taxi. Porque voy... borracurda.
Tommy bize bir Uber çağırdı çünkü ben zom oldum.
No va a expulsar a Tommy.
Tommy'yi hiçbir yere göndermiyorsunuz.
Y si expulsa a Tommy, entonces tendrá... que pagarle una beca de 26 000 dólares al año por... educación especial.
Ve Tommy'yi gönderirseniz, özel eğitim için yıllık 26 bin dolar burs ödemekle yükümlüsünüz.
[añicos de vidrio] Usted puede ser sólo A- - un compositor de velocidad de segundo y medio, Tommy P.
İki buçuk derecelik bir besteci olabilirsin Tommy P.
¡ Intentaron matarme! Tommy, gracias a Dios que estás vivo.
Tommy, çok şükür hayattasın.
Tú, Dobbs, el hombre crucificado, el sacrificio en la iglesia.
Sen, Dobbs, çarmıha gerilen adam. Kilisedeki kurban töreni. Hepsi Tommy Canty'i işaret ediyor.
Todos los caminos apuntan a Tommy Canty. Tenemos que investigar.
Biraz araştırmamız lazım.
Tommy Canty.
Tommy Canty.
Podría pasarme por la catedral de camino, y encender una vela o dos por Tommy Canty.
Dönüşte belki katedrale uğrarım. Tommy Canty'e bir iki mum yakarım.
Bueno, eso es exactamente lo que Tommy Markin solía decirle a mi padre.
Bu tam olarak.. Tommy Markin'i anlayabilmek için babamı düşünürüm.
Fue una trampa, montada por el policía más corrupto de todos... el buen veterano Tommy Markin.
Bir tuzaktı, işin içine karışmış tüm polisler tarafından kurulan... Yaşlı İyi Tommy Markin.
Tommy Markin.
Tommy Markin.
Hmm. Segundo plomo, y luego Tommy Fitzpatrick tuvo una desafortunada caída.
İkinci tenor ve sonra Tommy Fitzpatrick talihsiz bir düşüş yaşadı.
Su mejor amigo, Tommy Ryan, perdió medio dedo en una hoja de una prensa de metal. Esperó a que acabara su turno para ir al hospital.
En yakın arkadaşı Tommy Ryan parmağının yarısını metal pres makinesine kaptırmıştı da hastaneye gitmek için vardiyasının bitmesini beklemişti.
Pero da igual, ¿ qué crees que hizo aquí mi Tommy Pichabrava?
Yine de... Peki buradaki pehlivan ne yaptı dersiniz?
Un nuevo Tommy Pembridge para una nueva era.
Yeni bir dönem için yeni bir Tommy Pembridge.
Tommy Hilfiger.
Tommy Hilfiger.
A Tommy le gusta.
Tommy beğendi.
Tommy, ven aquí.
Tommy, gel buraya.
Tommy, necesito que pelees conmigo.
Tommy, çalış benimle.
Haz lo tuyo.
Sen işini yap. - Tommy.
Tommy.
Tommy.
Tommy, no puedes.
Ülke dışına çıktın.
¡ Tommy!
- Tommy! - Baba, beni öldürmeye çalıştılar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]