Translate.vc / español → turco / Torres
Torres traducir turco
3,020 traducción paralela
Tú y tus torres Es útil
- Sen ve numaraların. - İşe yarıyorlar.
Luis Torres, Grupo de Fuerzas Especiales Aéreas.
Luis Torres, Özel Hava Kuvvetleri.
Hace un año usted escaló el Everest, Sr. Cardiff, hizo cumbre exitosamente en las Torres Trango en Pakistán.
Everest'e tırmanmadan bir yıl evvel, Bay Cardiff, Pakistan'daki Trango Kuleleri'ne başarılı bir şekilde tırmandınız.
El libro, "Solo en Mayo", el relato de una expedición francesa a las Torres Trango.
"Sadece Mayıs'ta" adlı kitap, bir Fransızın, Trango Kuleleri'ne tırmanış hikayesinden.
La subida a Las Torres Trango.
Trango Kuleleri'ne tırmanış.
Ferrara : Empape cañones Flanqueado por torres anteriormente citado nosotros.
Sarp kanyonlar önümüzde kule gibi yükseliyordu.
Apartamento 3-b, alquilado a Mary Torres.
- Daire 3-b, Mary Torres tarafından kiralanmış.
Torres.
Torres.
Torres.
Ah, Torres.
Torres, Nestor.
Torres, Nestor.
- ¿ Sra. Torres?
- Bayan Torres?
Su hijo Nestor Torres ¿ vive aquí con usted?
Oğlunuz Nestor Torres sizinle birlikte mi yaşıyor acaba?
Y cuando las torres se vinieron abajo, Yo estaba... en el tejado de un edificio de la Universidad de NY.
Ve kuleler yıkılmaya başladığında, benim... NYU binasının çatısında olduğumu.
Se enlistaron porque perdieron a familiares o amigos cuando cayeron las torres gemelas.
Dünya Ticaret Merkezi kuleleri yıkıldığında arkadaşlarını veya aileden birilerini kaybettikleri için askere yazıldılar.
Torres tiene un paciente del pozo negro.
Henüz değil. Torres'in kaçak kuyusundan çıkarılmış bir hastası var.
Torres puede hacerlo.
Torres ilgilenir ;
La Dra. Torres los supervisará. Si la están matando se meterá.
Sizi Doktor Torres denetleyecek.
La Dra. Torres estará en todo el proceso.
- Doktor Torres her aşamada başlarında olacak.
Torres, necesito retrasar mi reparación de menisco a mañana.
Menisküs onarımını yarına ertelemem gerek.
Pertenecemos al balcón de la senadora Amidala mirando las gloriosas lunas de Coruscant elevarse sobre las torres de la ciudad.
Bizim yerimiz, Senatör Amidala'nın Gökdelenler şehrinin üzerinde yükselen Coruscant'ın aylarının izlenildiği balkonu.
Porque un loco va a estrellar dos aviones contra las torres gemelas... y las derribará. Lo que va a provocar otra guerra en Irak.
Bazı çıIgın adamlar iki uçağı İkiz Kulelere çarpacak düşecekler ve bu Irak'a karşı ikinci bir savaşa neden olacak.
Antes de unirse a Bon Jovi en 1983, el batería Tico Torres tocó con varios artistas, incluyendo Chuck Berry y Kenny...
1983'de Bon Jovi'ye katılmadan önce baterist Tico Torres çeşitli sanatçılarla turlamış, Chuck Berry ve Kenny Loggins de dahil.
Si no fuera por ti, esos aviones habrían chocado contra las Torres Gemelas.
Sen olmasan, o uçaklar Dünya Ticaret Merkezi'ne çarpabilirdi.
Y ahora vamos a Las Torres Sears.
Hadi şimdi de Sears Kulesi'ne gidelim.
"Las Torres Cervezas".
"Bira Kulesi"
La familia Torres, Memmo....
Torres ailesi, Memmo- -
¿ Qué demonios hace una granada de 1942 bajo el coche de los Torres en México?
Bu lanet olasi 1942 model el bombasinin Mexico'da Torres'in arabasinin altinda ne isi var?
Resulta que la granada usada para explotar el coche de los Torres provenía de las instalaciones de la ATF en Brownsville, Texas.
Torres'in arabasinda kullanilan el bombasini calistiran patlama Texas Bronssville'deki ATF kaynakli.
Escuché lo del coche bomba de Torres.
Ben, uh, Torres'in arabasının bombalanmasini duydum.
Igual al que tenias, igual al que usaste en Anita Torres.
Seninki gibi, Daha once Anita Torres'te. kullanilmis olan gibi.
¿ Es ahí donde recibiste el disparo de Anita Torres, cuando trataste de atacarla en su condominio?
Bu Anita Torres'in ates ettigi yer degil mi? huh, Ona dairesinde saldirmaya calistigin zaman?
Memmo te mandó matar a Anita Torres en Coral Breeze, ¿ cierto?
Memmo, Anita Torres'i Coral Breeze'de vurdun, degil mi?
El esposo de la Sheriff Torres fue asesinado con sus armas.
Serif Torres'in kocasi sizin silahlarinizla olduruldu.
Anita Torres, una Sheriff de La Canción, México, fue disparada hoy.
La Cancion'da bir serif, Anita Torres, bugun vuruldu.
Ahora mismo la señora Torres está en una condición critica, aferrándose a la vida en el hospital Dade Memorial.
Simdi Mrs. Torres Dade Memorial hastanesinde, solunum cihazina bagli ve durumu cok kritik.
Fuimos moviendo torres poco a poco por largo tiempo.
Zaman içinde yavaş yavaş birbirimize yaklaştık.
Doctora Torres...
Doktor Torres...
¿ Si algo le sucede, y Sloan y Torres no están cerca y un pediatra te dice que no tienes derecho a verla?
Ona bir şey olsa ve Sloan'la Torres ortada olmasa bir çocuk doktoru size onu görmeye hakkınız olmadığını söylese?
Haznos lugar, Torres.
Bize biraz yer aç, Torres.
- Torres, ¿ despejas?
Torres çekilebilir misin?
- Torres, intento...
- Torres, burada onun...
Vale. Te veo luego...
Sonra görüşürüz, Doktor Torres.
Estas torres humeantes son las escapadas hacia una red de cuevas.
Duman tüten bu bacalar bir mağara ağına açılan kapılar.
Estas torres humeantes son la entrada a una red de cuevas.
Duman tüten bu bacalar bir mağara ağına açılan kapılar.
La Dra. Torres le acababa de dar de alta, iba bien.
Doktor Torres onu az önce taburcu etmişti ; durumu iyiydi.
Y que alguien encuentre a Torres.
Ayrıca biri Torres'i bulsun.
Te-tengo que irme, Dra. Torres.
Gitmek zorundayım, Doktor Torres.
Torres perdió un tornillo en la espalda de esa mujer
Torres kadının omuriliğindeki gevşek bir vidayı gözden kaçırmış.
Y, dra.
Ha bir de, Doktor Torres...
- Torres, eres...
Torres, sen de...
Hola, Dra. Torres.
Selam, Doktor Torres.