English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / español → turco / Vampiro

Vampiro traducir turco

5,121 traducción paralela
Le puso un vampiro en la cabeza.
Kafasına bir vampir koyduk.
¿ Cuánto ha pasado desde que un vampiro no acecha en las calles de esta ciudad?
Vampirin teki şehrin sokaklarında kol gezeli ne kadar oldu?
Hay un vampiro en Londres.
Londra'da bir vampir var.
Los videntes localizaron al vampiro en Stepney.
Görücüler, Stepney'de bir vampir buldu.
Hay una mezcla de vampiro y hada y quería a Sookie.
Bir vampir-peri melezi var. Sookie'yi istedi.
Va a convertirla en vampiro.
Vampire dönüştürülecek.
Es imposible que Sookie aceptase ser su maldita novia hada-vampiro.
Sookie siksen onun vampir peri gelini olmaz.
- Sí. Con un puto vampiro asesino.
Tehlikeli vampir peri puştunun tekiyle beraber.
Nunca quise ser vampiro, Sookie.
Vampir olmak kaderim değildi Sookie.
Porque no quieres una novia vampiro.
Çünkü vampir gelin istemiyorsun sen.
Quieres una novia hada-vampiro.
Vampir peri gelin istiyorsun.
Por favor, no quiero ser un vampiro.
Lütfen. Vampir olmak istemiyorum.
Voy... a pedir a todos los adultos no infectados que hay aquí que acepten una relación monógama para alimentarse con un vampiro sano a cambio... a cambio de que ese vampiro sano os proteja a vosotros y a vuestros hijos.
Şimdi sizden buradaki her sağlıklı yetişkinden istediğim sağlıklı bir vampirle, tek eşli beslenme ilişkisi kurmayı kabul etmeniz. Karşılığında sağlıklı vampirler sizi ve çocuklarınızı koruyacak.
Si queremos estar a salvo cada humano necesita a un vampiro y cada vampiro necesita a un humano.
Eğer güvende olacaksak her insanın bir vampire, her vampirin bir insana ihtiyacı var.
Si estás preguntando si he llegado a un acuerdo con algún vampiro, no Bill, no lo he hecho.
Bir vampir ayarlayıp ayarlamadığımı soruyorsan Bill hayır, ayarlamadım.
Necesitas un vampiro en tu vida, Sookie.
Hayatına bir vampirin girmesi lazım Sookie.
Si tengo que morir la muerte verdadera justo en este segundo moriría como un vampiro muy feliz.
Şu an gerçekten ölecek olsaydım mutlu bir vampir olarak ölürdüm.
Lleva al vampiro hippie de regreso al pabellón masculino 2, ¿ quieres?
Hippi vampiri Erkek Genel Nüfus 2'ye götürür müsün?
Soy un vampiro, igual que tú.
Tıpkı senin gibi bir vampirim.
¿ Recuerdas cuando recién nos conocimos y tú odiabas ser un vampiro?
İlk tanıştığımız zamanlar vampir olmaktan nefret ediyordun, hatırlıyor musun?
La única manera en que accederá a ayudarte es si yo acepto convertirme en su novia hada vampiro.
Sana yardım etmeye ikna olmasının tek yolu benim onun vampir peri gelini olmam.
- ¡ Un vampiro!
- Vampir!
Si cada vampiro deja de alimentarse esos malditos pervertidos sabrán que estamos tras ellos.
Tüm vampirler beslenmeyi keserse o sapkın kancıklar haberimiz olduğunu anlar.
Lo único que sé es que estaba peleando con sus demonios, sabes y estaban tomando lo mejor de él así que llamé a este vampiro amigo de Holly y él lo encantó y le hizo olvidar todo lo malo y estaba mucho mejor.
Tek bildiğim bir ara şeytanlarıyla boğuşuyordu. Şeytanları onu ele geçiriyorlardı. Ben de Holly'nin vampir arkadaşını çağırdım.
Estuve ahí, ayer cuando ellos, intentaron hacer que el vampiro tuviera sexo contigo.
Dün oradaydım. Seni vampirin tekiyle sevişmeye çalıştırdıklarında.
Ese vampiro el que no quiso...
Benimle sevişmeyi reddeden vampir.
Nunca estuve con un vampiro y siempre me pregunté a qué se debía tanto alboroto.
Hiç bir vampirle sevişmedim. Niye bu kadar yaygara kopardıklarını hep merak etmişimdir.
Él es hada y vampiro, ambos.
Hem vampir hem peri.
Vampiro Bill.
Vampir Bill.
¿ Y cómo diría que eso se manifiesta en su vida como vampiro?
Bu vampir hayatında nasıl açığa çıktı?
¿ El vampiro que te hizo esto, era alto y rubio?
Sana bunları yapan vampir uzun ve sarışın mıydı?
En el tiempo que llevas aquí, ¿ interactuaste con una vampiro pelirroja llamada Jessica Hamby?
Burada geçirdiğin vakitte Jessica Hamby adında kızıl bir vampirle alakan oldu mu?
¿ Has visto a un vampiro alto y rubio?
Uzun sarışın bir vampir gördünüz mü?
La sangre de vampiro no sana a los vampiros.
- Vampir kanı vampirler iyileştirmez.
Tal vez deberías dejarme a mi la caza del vampiro.
Belki de vampir avlamayı bana bırakmalısın.
Por mucho que haya tolerado sus actividades extracurriculares, si está involucrado con Grayson y resulta ser un vampiro, no slo se enfrentará a la máxima ira de la Hermandad, también lo hará a la mía.
Cinsel birlikteliğine izin verdiğim sürede Grayson'la birlikteysen ve vampir olduğu ortaya çıkarsa sadece Tarikat'ın değil benim de gazabıma uğrarsın.
El vampiro Marcel lidera un ejército contra aquelarres de brujas desesperadas.
Vampir Marcel, umudunu yitirmiş cadıların karşısında bir orduya sahip.
Está bien, considerando que uno está muerto tras la morgue y el otro es ya un vampiro.
Güzel. Bir tanesinin cesedinin şehir morgunun arkasındaki çöplükte olduğuna göre ve diğerinin de vampire dönüştüğüne göre bir problem yok.
Entonces dime, ¿ quién es ese Romeo vampiro tuyo?
Söyle bakalım, senin şu vampir Romeo kimmiş?
Quiero decir, mira esto, un vampiro acogiendo un evento de caridad.
Bak sana ne diyeceğim. Bir vampir, gösterişli bir yardım günü düzenliyor.
Matar un vampiro, por ejemplo.
Örneğin bir vampiri öldürmek.
El niño que llevas es medio vampiro medio hombre lobo.
Taşıdığın vampir yarı vampir, yarı kurt adam.
Thierry mató otro vampiro.
Thierry başka bir vampiri öldürdü.
Él era un vampiro.
O da vampirdi.
Pero en realidad no era un monstruo, si piensas en ello, Como un vampiro o un hombre lobo.
Ama düşünürsen o, vampir veya kurtadam gibi bir canavar değildi.
Ahora, si queremos curarla, tenemos que encontrar al vampiro que la convirtió y obligarlo a liberarla.
İşte bu. Eğer onu iyileştirmek istiyorsak onu bu hâle sokan vampiri bulup onu serbest bırakması için zorlamalıyız.
Un fantasma que es vampiro. Le chupa la sangre a su gente, los deja sin nada.
Duppy bir vampirdir insanların kanını emen ve yatağa düşüren bir vampir.
Eso ha sido un vampiro.
Bunu bir vampir yapmış.
No menciona ninguna mordedura de vampiro abierta en su cuello.
Boynunda vampir ısırığından ses seda yok.
No fue porque fuese un vampiro.
Vampir olduğum için değildi.
¿ Soy un vampiro?
Bir vampir miyim?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]