Translate.vc / español → turco / Yankee
Yankee traducir turco
1,071 traducción paralela
¡ Poneos de pie, yanquis!
Hazıra geçin, Yankee'ler!
¿ Qué canciones conocen?
- Siz hangi şarkıyı biliyorsunuz? - "Yankee Doodle" ı biliyoruz.
- ¿ Yankee Doodle?
- "Yankee Doodle" mı?
Oh, los Yankees.
Yankee'ler.
Ahora eres un Yankee.
Şimdi Yanki oldun.
- Festus, que tú eres Yankee.
- Festus, sen bir Yankisin.
Con la caballería llegando al pueblo, y ese Yankee tan rápido en desenfundar...
With the cavalry arriving in town, and that Yankee so quick on the draw...
Fuera de aquí, Yankee. Vamos.
Defol burdan yanki.
Freddie, deberías jugar para los Yanquees.
Freddie, senin Yankee'lerde oynaman gerekir.
Toca Yankee Doodle.
Yanki marşını çal.
¡ Ordeno tocar "Yankee Doodle"!
Sana "Yanki marşını çal" dedim!
- Treinta dólares federales.
- Ne kadar? - 30 dollar, Yankee'ler için.
Quizá le importe... cuando los yanquis bombardeen su sala.
Yankee'lerin salonuna top güllesini düşürdüğü zaman ne yapacaksın.
Tiene al ejército yanqui encima, Sr. Anderson.
Orada boğazının altından nefes alan bir Yankee ordusu var, Mr Anderson.
¿ Dónde están los yanquis?
Bu Yankee'ler şimdi nerede?
Han penetrado en Winchester.
Yankee'ler Winchester'de zorladı, efendim.
Los yanquis.
- Yankee'ler.
Podemos cortar camino hasta el río Rapidan.
Irmağın karşısında bir Yankee kampı var.
¡ Yanquis!
Yankee'ler!
¿ Ésa es una vaca de la Confederación o de la Unión?
Bu bir Güneyli ineği mi yoksa Yankee ineği mi?
Debe de ser de la Unión, señor.
Yankee ineği olmalı, efendim.
- ¿ Las de la Unión son sabrosas?
- Yankee inekleri lezzetlimidir?
Tanto como ese cerdo nordista que ha liquidado a cinco de mis hombres junto al río.
Tıpkı nehir kıyısında 5 adamımı öldüren kirli Yankee gibi.
¡ Eh, yanqui!
Hey, Yankee!
- Yankee Doodle Dandy, ¿ eh?
- Senin züppe yankin ha?
Entre los seguidores de los Yankees se especula sobre la posible venta del gran Hank Moonjean por tres jugadores desconocidos y una cantidad indeterminada.
Yankee taraftarları arasında, büyük oyuncu Hank Moonjean'ın bilinmeyen üç oyuncu ve belirlenmemiş bir para karşılığında satılacağı spekülasyonları yapılıyor.
La oficina de los Yankees será bombardeada con protestas...
Yankee yönetimi bir çok protestoyla karşı karşıya kalacağa benziyor...
¡ El Papa ha Ilegado al Yankee Stadium!
Papa, Yanki Stadı'nda!
de los Yankees... los tontos de Hollywood no veían reconocían a los genios
Yankee'lere çalışırdım. Hollywood'daki ahmaklar bir dâhi aramıyordu.
¿ Pudo haber sido un soldado yanqui?
- Bu bir Yankee askeri olduğunuzdan olabilir mi?
Fui un soldado yanqui.
Ben bir Yankee askeriydim.
Porque no me gusta perder ante una chusma yanqui.
- Bir avuç çapulcu Yankee'ye karşı kaybetmekten zevk almıyorum.
Cerrada, amigo yanqui.
- Kapalı Yankee arkadaşım.
¿ Nunca han visto yanquis?
Daha önce hiç Yankee görmediniz mi?
¡ Vamos, yanqui!
- Gel buraya Yankee!
Creí que mis hombres ganarían, ya que... es la primera vez en años que somos más que ustedes.
- Şey, adamlarım daha iyisini yapabilirdi, sebebine gelince bir yıldır ilk defa Yankee'lere karşı sayıca üstünlük sağladık.
Tres días después del secuestro del embajador yanqui... la pena de muerte se restaura en Brasil.
Yankee elçisinin kaçirilmasindan 3 gun sonra Brezilya idam cezasina geri dondu.
Soldado, ¿ qué te parece esa preciosidad?
Şu manzaraya ne dersin, Yankee?
Ya es suficiente tener que aguantarlos a ustedes dos, pero eso es- -
Siz iki Yankee ile uğraşmak canıma yetiyor zaten, ama beni biliyorsunuz...
Le juro que lo pagará. ¡ Mugroso Yankee!
Yemin ederim ki bedelini ödeyeceksin, seni pis yankee!
 ¿ Ha vuelto a ganar à © ste otra vez?
Hala Yankee'lere mi bahis oynuyorsunuz?
Y yo puedo jurar que no he visto ningún Coronel Morrow ni su salvoconducto.
O bir Yankee sabotajcı olduğunu.
¡ Ohh, eres genial! ¡ Te felicito!
- Bir Yankee sabotajcı ne yapacağım?
Señor Comisario, tiene que venir en seguida... a la fábrica de chicle "El Yanqui".
Komiserim, çok acele Yankee çiklet fabrikasına gelmelisiniz.
Bravo-Yankee.
Bravo-Yanki.
Pero, si me haces unas madalenas...
Ama istersen bana birkaç Yankee Doodle tatlısı yaparsın.
El único placer verdadero que tenía era seguir a Joe Di Maggio, de los New York Yankees.
'O günlerde zevk aldığım tek şey New York Yankee'lerin, Joe DiMaggio'sunu takip etmekti.'
" Los Yankees jugaban en Washington contra los Senadores.
'The Yankee'ler, Wastinhton'da Senator'lere karşı oynuyordu.'
¡ Yanqui!
Yankee!
Tampoco ésa, yanqui.
- İkisini de çalma Yankee!
¿ Lo entiendes, yanqui?
Anlıyor musun, Yankee?