Translate.vc / español → turco / Élisa
Élisa traducir turco
439 traducción paralela
- Creí que era Elisa, señorita.
Sizi Elise sandım, Bayan.
Elisa, ten mucho cuidado.
Dikkatli ol. Bunun için ona bir çiçek ver.
Elisa Doolittle.
Eliza Doolittle.
- Te aseguro, Elisa... que antes de que termine contigo, las calles estarán llenas de cadáveres de hombres... que se habrán matado por ti.
- Yemin ederim ki, Eliza, seninle işim bitmeden önce, sokaklar senin aşkın yüzünden... kendini vuran adamlarla dopdolu olacak.
¿ Los tienes, Elisa?
Var mı, Eliza?
¡ Eh, eh. Elisa!
Dur, dur, dur, Eliza!
¡ Elisa.!
Eliza!
Ven aquí, Elisa.
Buraya gel, Eliza.
Escúchame bien, Elisa.
Şimdi beni dinle, Eliza.
No digas tonterías, Elisa.
Saçmalama, Eliza.
- Vamos, Elisa, pórtate bien...
- Eliza, uslu bir kız ol ve... - Hayır!
Señora Pearce, es el padre de Elisa.
Bayan Pearce, bu Eliza'nın babası.
¿ Y qué significa Elisa para mí?
Peki Eliza benim için nedir?
¡ Andá mi madre, si es Elisa!
Amanın, bu Eliza!
Si quiere que Elisa aprenda, hágalo usted mismo.
Eliza'nın beynini düzeltmek istiyosanız, kendiniz yapın, patron.
Bien, Elisa, ¿ ves estas tres canicas?
Eliza, bu misketleri görüyor musun?
. - Y lo hará siempre, Elisa.
- Evet, zıplayacak, Eliza.
No está bien, Elisa.
İyi değil, Eliza.
- Siempre estamos hablando de Elisa.
- Sürekli Eliza'yla konuşuyoruz.
- Enseñando a Elisa. - Vistiendo a Elisa. - ¿ Cómo?
- Eliza'ya ders veriyoruz. - Eliza'yı giydiriyoruz.
¡ Elisa.
Eliza.
Elisa!
Eliza!
Elisa, ¿ quieres otra oportunidad?
Eliza, sana bir şans daha vereyim mi?
Escúchame bien, Elisa.
Şimdi dinle, Eliza.
Escucha con atención, Elisa.
Şimdi dikkatle dinle, Eliza.
Contéstame, Elisa.
Uyan, Eliza.
Vamos, Elisa, empezaremos otra vez.
Pekala, şimdi en başından başlıyoruz.
- ¡ Vamos, Elisa!
- Haydi, Eliza!
Si ve a Elisa, estamos perdidos.
Eliza'yla tanışırsa işimiz biter.
Bien, Elisa, ha llegado la hora.
Evet, Eliza, artık başlıyoruz.
Si ese individuo se entera de lo de Elisa, nos chantajeará.
Bu adam Eliza'yı öğrenirse bize şantaj yapar.
Elisa lo consiguió con creces.
Eliza işi bitirdi ve bizim için bir anı oldu.
Debo decir que Elisa lo hizo realmente bien.
Söylemeliyim ki, Eliza çok iyi iş başardı.
Buenas noches, Elisa.
İyi geceler, Eliza.
Apaga las luces, Elisa.
Işıkları söndür, Eliza.
Escucha, Elisa.
Şimdi beni dinle, Eliza.
Elisa, no debes decir eso.
Eliza, bunu söylememeliydin.
Elisa es suficiente para mí.
Eliza benim için yeterli.
Elisa.
Eliza.
¿ No le dijo Elisa que me trajera té?
Eliza, çay getirmeni söylemedi mi?
- Elisa lo sabría.
- Eliza olsa bilirdi.
- ¿ Has visto a Elisa Doolittle?
- Eliza Doolittle'ı gördünüz mü?
- Elisa ha huído.
- Eliza kaçtı.
Esto resuelve el problema del futuro de Elisa.
Bu Eliza'nın gelecekle ilgili sorunlarını çözer.
- ¿ Ha encontrado a Elisa?
- Eliza'yı buldun mu?
- ¿ Realmente quieres ir donde está Elisa?
- Eliza'nın nerede olduğunu gerçekten bilmek istiyor musun?
Me gustaría que desde ahora me llamara Elisa, si usted quiere.
Bana Eliza demeniz çok hoşuma gider.
Elisa, no ha sido culpa mía.
Eliza, benim suçum değil.
- Ya se casó con la madre de Elisa.
- Eliza'nın annesiyle evlendin.
No se lo diga a Elisa.
Eliza'ya söylemeyin.
Elisa...
Eliza?