16000 traducir turco

- 16000.

- 16 bin.

Monsieur, vous pouvez maintenant jouer une partie ou les 16000 d'un coup.

16 bin doların tamamı veya bir kısmı için atabilirsiniz.

16000 km...

Onbin mildi değil mi?

Où est mon argent? - J'attends 16000 $.

Param nerede?

Sois á l'arrivée avec les 16000 $.

Sen yeter ki 16.000 dolarla birlikte bitiş çizgisinde ol.

16000 pieds.

On altı bin fit.

Valeur : $ 16000.

Değer : 16,000 USD

Les Bleus gagnent $ 16000.

Mavi 16,000 USD kazanır.

- C'est-à-dire? - Une différence de 16000 dollars.

- Ne kadar yaklaştım, Normie?

''Je n'enverrai pas...''des boys américains à 16000 km faire un boulot...''que les boys asiatiques devraient faire eux-mêmes.''

"Asyalı gençlerin... " kendi başlarına yapmaları gereken bir iş için Amerikan gençlerini... "dünyanın bir ucuna göndermem."

Il démultipliait son image 16000 fois, une pour chaque "gopi"

Sonra kendini çoğaltırmış. On altı bin kopya. Her gobiye bir tane.

T'imagines, 16000 "gopis" en train de s'envoyer Krishna au bord de l'eau...

Hepsi bir arada. On altı bin gobi nehir kenarında...

Les 16000 dollars que j'avais économisés.

Biriktirdiğim 16.000.

Aux alentours de 16000 $ pour une année de soins.

Bu neredeyse yılda 1 6.000 dolara mal olabilir.

Vous pouvez monter si vous voulez voir 16000 boîtes invendues.

- Peruk küresinden mi bahsediyorsunuz? 16,000 tane satılamamış peruk görmek isterseniz hoş geldiniz.

16000 plus l'assurance maladie.

16.000 artı sosyal haklarım var.

Après 19 ans de carrière? 16000 dollars, seulement?

19 senedir bu iştesin ve hala yılda 16.000 dolar mı kazanıyorsun?

Je gagne 16000 $ par an, avec une retraite qui vaut des clous.

Yılda on altı bin dolar kazanıyorum. Artı sosyal haklar. Bu hiçbir şey değil.

Si on couche avec 16000 femmes, on n'a pas le temps de mettre un pantalon.

Dar pantolon giyin demiş. Eğer 16 bin kadınla birlikte olduysa pantolon giyecek zaman bulamamış olabilir.

16, madame, à gauche.

Sol taraftaki hanımdan 16000.

16000?

16,000?

16000?

- On altı bin?

- J'ai 16000 détenus!

- 16 bin tane mahkum var!

Tu devrais avoir honte. 16000.

Kendinden utanmalısın. On altı bin.

16000 $? - 19.

- On dokuz.

Ce n'est pas la photo d'un magazine, à 16000 km de là, à côté d'une pub pour les montres Rolex.

Bu, 16000 km uzaktaki Rolex saati reklâmının yanındaki bir bardaki magazin fotoğrafı değildir.

Ça a coûté 16000 $ à la banque.

Bankaya 16.000 dolara patlamış.

Je n'ai pas fait 16000 km pour me faire exploser la tête.

Buraya kadar kendimi öldürtmek için gelmedim.

J'ai pas fait 16000 km pour écouter des mensonges.

- Doğru. - O kadar yolu yalan dinlemeye gelmedim.

- 16000 $!

- On altı bin.

- Vous acceptez 16000 $?

- 16 bin dolara bana satar mısın?

16000 $, ça fait 2000 $ de gagnés en une minute.

16 bin dolar veriyorum. Kadeh başında 2 bin dolar kazanacaksın.

Je crois que les événements prouveront que la parcelle N ° 9 vaut bien plus que 16000 $, M. Farnum.

Bay Farnum, 9. Numaralı madenin 16 bin dolardan... daha fazla ettiğini düşünüyorum.

Maintenant, vous m'offrez 16000 $?

Şimdi, 16 bin doları bana teklif eder misin?

Hier soir, M. Farnum, devant des témoins au saloon, vous avez offert 16000 $.

Bay Farnum, dün gece Gem Saloon'da, şahitler önünde... bana 16 bin dolar teklif ettiniz.

Des bons du Trésor. 16000 $ par 1.5 km de plaines nivelées.

Düzeltip ray döşemek için ovada, kilometre başına 10 bin dolar.

J'ai fait 16000 km pour un presse-papiers?

16.000 kilometreyi bir kağıt ağırlığı için mi kat ettim?

Cet équipement a fait 16000 km.

Aletlerim 10 bin mil sağlam geldi.

Ça fait 25 000 jours. Dont un tiers passés à dormir, ce qui ne fait plus que 16 000 jours.

25000 gün yapıyor bu ve 1 / 3'ünde zaten uyuyorsun böylece 16000 gün kalıyor.

Ils envoient 16000 talents.

16,000 talent yollamışlar.

Au cas où ça vous aurait échappé, on est en enfer jusqu'au cou et Currie prévoit 16000 morts ou blessés.

Farkında değilseniz diye söylüyorum, boğazımıza kadar boka batmış durumdayız ve Currie 16,000 kayıp vereceğimiz tahmininde bulunuyor.

Ca m'a coûté 16000 de venir de Yoro à ici.

Yoro'dan buraya gelmem 16 bine mal oldu.

On parle d'un processeur 900 à quatre ports... une carte-mémoire compatible D.V. K... deux lecteurs-graveurs DVD... plus un lecteur C.T.C. à 16000 tours... avec une carte numérique de plus-quatre.

Dört portlu 900 işlemciden bahsediyoruz D.V.K. uyumlu hafıza kartı çift katmanlı DVD sürücü artı, 16,000 C.T.C kombo sürücü ve bir artı dört yükseltilebilir dijital kart.

Le MySpace de Kick Ass, 16 000, et ça continue de monter.

Kıça-Tekme'nin MySpace sayfasındaysa 16000'di ve daha da artıyordu.

J'ai eu 16000 caisses de cette merde pour toi par cargo de Corée du Nord.

- Seni bir daha görürsem taşaklarını keserim! - İyi misin Todd?

16000 caisses?

Bana bak dallama. Bir tekne gösterisi için Lizbon'a gidiyorum.

D'après Steven, tu as dépensé 16000 dollars le mois dernier.

Steven, geçen ay 1 6 bin dolar harcadığını söyledi.

Cette intarissable tétine d'argent me paie 16000 $ par mile, et vous construisez ma voie toute droite!

Bu sonu gelmez para oluğu mil başına üstümüze 16 bin dolar fışkırtırken kalkmış bir de yolu düz yapıyorsun!

Lori avait fait plus de 16 000 heures de vol.

Lori 16000 saat uçtu.

16000!

16.000 mi?

Il a couché avec 16000 femmes.

Bu yazar 16 bin kadınla birlikte olmuş.