Translate.vc / francés → turco / 233
233 traducir turco
75 traducción paralela
A 233,50 dollars exactement.
233.50 $.
- Le bruit de mon train privé.
- Evet, kişisel trenim. 276 00 : 29 : 25,767 - - 00 : 29 : 28,233
A la première place, la Ferrari numéro 8, qui a fait 35 tours à une moyenne de 233,32 km / h.
Birinci sırada, 8 numaralı Ferrari ortalama 144,981 mil hızla 35 tur bitirdi.
- Cellule 233.
- Hücre 233.
... ce qui fait 233 pour moi... et huit pour toi.
... böylece puan durumu, ben 233... sen 8, olmuş oluyor.
Je vous le répète encore une fois, Picard.
Rota, 233, mark 45.
Il est visible toutes les 233 minutes.
Onu her 233 dakikada bir görürüz.
Ici, route 233, près de Rock Harbor, dix véhicules sont entrés en collision ce matin.
Harbor Kayasının eteklerinde 233. karayolundayım, bugün on arabanın trafiık kazası yaptığı yer.
Ici Lisette, chalutier canadien CV 233. Identifiez-vous.
Burası Lisette, Kanada balıkçı gemisi CV233, Iütfen kendinizi tanıtın.
- 250, 255.
- 233. 234.
Aat Ha Haim 233. 144 233.
Aat ha haim. 2, 33. 1, 44. 2, 33.
Si tu divises 144 par 233, le résultat approche Theta.
144'ü 233'e bölersen, - sonuç Theta'ya yaklaşacaktır.
Je SaiS que c'eSt difficile à croire, mais je vouS jure... que lorsque vous croyiez que j'avais disparu Sur le P3R-233... je faisais l'expérience d'une autre réalité.
Sizin için inanması zor biliyorum ama P3R-233'te kayıp olduğum tüm o zaman boyunca alternatif bir gerçeklikte yaşıyordum.
dès que j'ai mis la main Sur un artefact extra-terreStre Sur le 233... quand j'ai été Séparé de l'équipe, j'ai été transporté... dans une autre réalité où la Terre subissait l'agression des Goa'uldS.
233'teki yabancı el eşyasına dokunduğumda Dünya'nın Goa'uld saldırısı altında olduğu alternatif bir geleceğe aktarıldım.
Je suis parti en mission sur P3R-233.
Geçitten geçerek P3R-233'e görev için gittim.
Il a trouvé un miroir, peut-être fait de Naquadah, sur P3R-233.
P3R-233'da hammaddesi muhtemelen naqahdah olan bir ayna bulmuş.
Tout ça est arrivé après que je l'ai touché. - P3R-233?
- Bütün bunlar dokunduktan sonra oldu.
- Quoi, vous êtes allés là-bas?
- P3R-233? - Oraya gittin mi?
Parce que ça provient de la même région de l'espace que P3R-233.
- Çünkü mesaj, P3R-233'nin bulunduğu bölgeden geldi.
On est allés sur 233 après avoir reçu cette transmission... mais la civilisation avait été détruite par les Goa'ulds.
Mesaj geldikten sonra 233'e gittik ama medeniyet Goa'uld tarafından yok edilmişti.
Des extraterrestres de 233 doivent avoir envoyé l'avertissement... avant que leur civilisation ne soit détruite par les Goa'ulds.
233'deki uzaylılar medeniyetleri Goa'uld tarafından yok edilmeden önce uyarı mesajı yollamış olmalı.
Les extraterrestres de 233 ont trouvé d'où provenait l'attaque des Goa'ulds?
233'deki uzaylılar Goa'uld saldırısının hangi gezegenden geldiğini çözmüş.
Le seul symbole unique qu'ils auraient, c'est le point d'origine de 233.
Tek özgün sembol 233 için atadıkları olacaktır.
Il parle de cette réalité alternative avec laquelle Daniel a merdé à 233?
Daniel'in 233'te içine düştüğü... alternatif gerçeklik olayından mı bahsediyor?
Le Dr jackson a connu une réalité alternative similaire, il y a un moment, lors d, une mission à P3X-233.
Dr Jackson benzeri bir alternatif gerçeklik olayını yaşadı, bir süre önce, P3X-233'e yapılan bir görev gezisi sırasında.
Quand j'ai traversé le miroir quantique sur P3R-233, je me suis retrouvé sur une base identique à celle-ci.
P3R-233 deki kuantum aynasından geçtiğimde, üsse geri döndüm ve herşey bunun gibiydi.
Elle correspond à celle du P4X-233.
P4X-233'teki ile tutarlı.
Vol direct prioritaire 233.
First Direct 233.
Un avion s'est écrasé ici récemment?
- İki, üç yıl önce hani? - 233 sefer sayılı First Direct uçağı.
- ll y a deux ou trois ans? - Oui. Le vol direct prioritaire 233.
1999 eylülüydü.
Vous devez être John Smith. Pauline m'a dit que vous saviez peut-être quelque chose sur l'accident du Vol 233.
Pauline, 233 sefer sayılı uçağın düşmesi hakkında bir şeyler bildiğinizi söyledi.
Pas une seule sur 233.
233 kanıt içinde 1 tane bile yok.
Exact. 233 000 kms. Que sur autoroute.
Kesinlikle. 4.000.000'den düştüm.
Le dernier numéro composé était le 23365195.
Aranan son numara 233 65 195.
Sors, sors, qu'importe où tu es.
Çık ortaya çık ortaya, her nerdeysen çık ortaya 00 : 04 : 18,186 - - 00 : 04 : 34,233 ÇEVİRİ ;
89, 144, 233, 377, 610. Parfait.
89... 144, 233... 377, 610?
233, 90-D. Je veux dire 234,33 $.
İki otuz-üç, 30-D 234,33 $ yani.
J'ai acheté un Bushmaster 223.
Bir tane Bushmaster-233 aldım.
233, 377 et 610.
233, 377 ve 610.
- 233, 377 et 610.
233, 377 ve 610.
Y compris 233, 377 et 610, qui se trouvent être les numéros des coffres volés.
Ve 233, 377 ve 610 çalınan 3 kiralık kasanın numaraları oluyor.
Vol 233 en provenance de Sacramento. Les bagages sont au Carrousel 2.
Sacramento'dan gelen 233 numaralı uçuş yolcuları, bagajlarını 2. şeritten alabilirler.
Vol 233 en provenance de Sacramento...
Sacramento'dan gelen 233 numaralı...
Mon père dit que je lui dois 233 850 dollars.
Evet, babam ona 233,850 dolar borçlu olduğumu söyledi.
"Arme, évier, cellule 233."
"Silah 233 nolu hücrenin lavabosunda".
Cela fait 233,50 dollars.
- Ne kadar istiyorlar? - 233.50 $.
Nous réclamons 233,50 dollars.
- 233.50 $.
Chérie, ces gens pensent avoir trouvé un bout de l'avion disparu, du vol 233.
- Hatırladın mı? - Evet. Bay Smith bir psişikmiş.
- Je peux avoir mon...?
- Geri alabilir miyim, uh...? - Evet. 233 00 : 17 : 38,900 - - 00 : 17 : 45,100 Yılın zayıflayanısınız çünkü herkesten çok kilo verdiniz
233, 377, 610.
Her gece uyumak için sayı sayıp duruyorsun ya? - 233, 377, 610...
Avez-vous eu le sentiment que cet homme, ce David, profitait de vous?
Evet Lancaster Royal İlkokulundan 233 nolu öğrenciye muhteşem gotik mimaride taşlarla yapılmış ve yemyeşil bahçelere açılan bir yerden tuğla ve asfalt dolu bir yere gelmiştim. Rugby oynamak zor olmuştur. Çocuklar sopalarla oyun oynuyorlardı.