Translate.vc / francés → turco / 502
502 traducir turco
46 traducción paralela
Voitures 502, 5e district, 509 et 110, répondez.
Car 702, Beşinci Bölge, 509, Yedinci Bölge ve 110 cevap versin.
948 DeMoyne Street.
502, 948 Lemoyne Caddesi.
Au 948, code 502.
948. A 502.
Je suis au Casa Marina, chambre 502
Casa Marina'da, 502 no'lu odadayım.
- il y a alerte au feu dans Main Street.
- Main'de olası bir 502.
Coups et blessures, à 18 h, hier soir... dans un bar au 502, 10ème Avenue.
Dava konusu ikinci derece saldırı, sayın yargıç. Dün akşam 6'da, 50210. caddedeki bir barda Bay McMullen, görevde olmayan bir polis memuruna saldırdı.
Il y a 1502 électeurs dans ce comté.
Garfield kasabasında 1,502 resmi seçmen var.
Il n'y a que 1502 électeurs dans notre comté.
Garfield County sadece 1,502 seçmen var.
- 509, recon. 502, l'ordinateur. - Oui, monsieur. - Et toi, vois à l'équipe.
509, malzemeleri çıkartmada ona yardım et 502, Bilgisayara bak, ve sen, timi kontrol et.
- Vous comprenez pas. J'ai fait 502... - Je peux faire autre chose?
Anlamıyorsun tatlım, 500 km araba sürdüm...!
[Skipped item nr. 502]
Şuna bak.
On est avec le 502ème depuis qu'on a touché le sol.
Buraya geldiğimizden beri bizde 502'yle savaşıyoruz.
Avec les gars de la 502ème?
502'dekilerle hemde
C'est une dague. Fugasi modèle 502.
Fugasi Modeli 502.
Noh Moo Hyun élu 49 % 11, 502, 958 14 ans
Noh Moo Hyun seçildi. 11, 502, 958 oyla, oyların yüzdesi % 49'unu aldı. 14 yıl
D � sol � de perturber votre merveilleuse conversation mais si vous voulez voir votre mari et vous votre femme...
Güzel muhabbetinizi böldüğüm için üzgünüm. Ama eşlerinizi görmek istiyorsanız, onlar 502 numaralı odada.
Je suis dans la 502!
Ben de 502'deyim!
16 502.
16502.
C'est une chance énorme pour leur fils.
Onların çocuklarının başına gelmiş en iyi şey olacağız. 647 00 : 41 : 11,502 - - 00 : 41 : 14,357 Ölmese bile mi?
Ça me rappelle ce 502. On l'avait ramassé sur Olive Avenue.
Bu da bana 502 olayını hatırlattı yeni yıl arifesini Olive bulvarında geçirmiştik.
Il a été établi après l'identification de l'avion abattu qu'il s'agit d'un avion de chasse Sanka B de Rostock, de l'escadron 502 en poste au District 202, mais les détails ne sont pas encore disponibles.
Indirilen uçağın analizi tamamlandı ; 502. filodan Rostock'un Sanka B savaşçılarından birine ait. 202 nolu komşu bölgede ki bir üsse ait ; ama elimizde bundan başka bilgi yok.
1 502, Randolph Apartments.
1502, Randolph Apartmanı.
FOURRIÈRE DE LA POLICE DÉFENSE D'ENTRER 502, conduite avec facultés affaiblies.
POLİS REHİN OTOPARKI GİRİŞ YASAK Sahibi alkollüydü. 48 saat burada tutmanızı istiyorum.
Va voir dans la chambre 502.
502 numaralı odaya bak.
Oui, cela fait 3 502 dollars et 50 cents exactement.
Evet, burada tam olarak 3502 dolar ve 50 sent var.
Tu crois que Ronaldo se contenterait de 502?
Sence Ronaldo 502'de bırakır mıydı?
Ils sont dans l'hôtel, chambre 502, depuis 3 heures.
Son üç saattir 502 nolu odadalar.
Appartement 502. Madrid.
34, Daire 502, Madrid.
245 00 : 11 : 44,502 - - 00 : 11 : 46,587 lorsque nous avons mis en place l'installation de dessalement. avec l'installation de dessalement, nous avons augmenté la capacité de l'aviculture dans les environs.
Tuzdan arındırma tesisatını koyduktan sonra bu arıtım tesisatı ile,... çevredeki kümes çiftlikleri için kapasitemizi yükselttik.
Les fugitifs se dirigent vers Townbridge.
208'in 15 km içindeyiz, şimdi 502'ye demir köprüye doğru ilerliyoruz.
Obtiens moi la disponibilité de Michael Swift sur-le-champs.
Bana Michael Swift'i ayarlayın. 9 00 : 00 : 20,668 - - 00 : 00 : 22,502 Onlara, eğer o Boston'a gelirse benim bu işte olmadığımı söyle.
La femme, est déjà énervée contre l'auto-stoppeuse, elle la voit encore, et ils la battent à mort et idéalement la jette où les six autres corps sont enterrés?
O ateşli otostopçuya zaten sinirlenmiş olan karısı 502 00 : 21 : 57,638 - - 00 : 21 : 59,105 onu tekrar görür, ve kızı ölümüne döverler, sonra da uygun bir yere gömerler. Peki orda yatan diğer 6 ceset nerden cıktı?
502 Worthington.
502 Worthington.
Il a escaladé le balcon de Mme Mistry, au 502 pour rejoindre notre appartement.
Sonra o, 1903'teki Bayam Mistry'nin balkonundan.. .. bizimkine atladı.
Mme Kapoor du 502, lui a proposé!
Biliyor musun 502'deki Bayan Kapoor onu da teklif etti
Chambre 502.
Adams House'da kalıyorum.
Demain je ne pourrai pas, mais je peux venir dimanche matin. 10 h?
Oda numarası 502. Yarın gelemem, ama sizinle Pazar sabahı buluşabilirim. 10 : 00'da olur mu?
Il a tué Tommy et 502 personnes innocentes.
Tommy'yi ve 502 masum insani öldürdü.
Ce doit être un 502.
5-0-2 olmalı.
Appartement 502.
502 numaralı daire.
Il y a une autre ferme solaire au 502e étage, il devrait y avoir assez de vivres congelées...
502 numaralı katta başka bir güneş enerjisi çiftliği var. Kriyojen içinde yeterli hayvancılık olmalı...
Bien, à l'ascenseur... Étage 502.
Tamam, asansörlere... zemin 502'ye.
J'ai parcouru 502 km.
500 km araba sürdüm.
Un 502 suralimenté de 800 chevaux.
502 model. 800 beygirlik.
Jeff, c'est si...
Jeff, bu çok... bir dakika, özel teslimat sepetin arkasındaki değil di mi? 156 00 : 07 : 18,502 - - 00 : 07 : 20,899 Bu sefer değil.
♪ L'amour est une jeu de lancer de dés... ♪ - j'ai apporté à la 502 les serviettes supplémentaires qu'elle a demandé tout ça dans les 5 minutes..
502'deki kadına ekstradan istediği havluları 5 dakika geç götürdüm.