English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / francés → turco / Agents

Agents traducir turco

8,926 traducción paralela
Précédemment dans "Marvel's Agents of S.H.I.E.L.D."...
Agents of S.H.I.E.L.D.'da daha önce...
J'ai besoin d'agents de la scientifique en renfort sans tarder, d'accord?
Burada acilen daha fazla SID elemanına ihtiyacım var. tamam mı?
Nous avons toutes les patrouilles du L.A.P.D. en alerte, les adjoints du shérif, les agents du FBI.
L.A.P.D. devriyesinin tümü tetikte şerif vekilleri ve FBA da keza öyle.
Si Malik est allé dans ces longueurs, vos agents sont en grave danger.
Eğer Malick bu kadar ileri gittiyse, ajanların ciddi tehlikede.
Je lui ai probablement dit qu'on avait des agents en civil là-bas.
Sivil polislerin orada olduğunu ona söylemiş olabilirim.
Précédemment...
Agents of S.H.I.E.L.D.'da daha önce... - İçki ısmarlayayım mı?
Eh bien, il y a beaucoup de choses que t'ignores sur moi, même après avoir fait infiltrer deux agents dans mes locaux.
Hakkımda bilmediğin çok şey var. İş yerime iki gizli ajan göndermene rağmen.
Le S.H.I.E.L.D. continue à envoyer ses meilleurs agents pour me tuer.
S.H.I.E.L.D. beni öldürmesi için en iyi ajanlarını gönderiyor.
Vous avez tous les deux des pouvoirs. Mes autres agents n'en ont pas.
Diğer ajanların yok.
Précédemment...
Agents of S.H.I.E.L.D.'da daha önce...
Nous ne pouvons perdre nos meilleurs agents d'un mauvais revers du sort.
En iyi ajanlarımızı tek seferde kaybedemeyiz.
Elle doit être près de cet hôpital, donc je vais faire venir quelques agents, et nous allons commencer à quadriller la zone.
Bu hastaneye yakın bir yer olsa gerek. Birkaç devriye memuru alayım da detaylı bir arama başlatalım.
Je vais faire venir quelques agents supplémentaires en renfort.
Tamam, fazladan birkaç devriye memurunu oraya yardıma yollarım.
Écoutez, agents de police, nous allons avoir besoin de rester en famille.
Dinleyin, polis memurları ailece biraz zamana ihtiyacımız olacak.
Il n'aurait pas dû avoir à répondre aux questions de quelques agents de police obsédés par les célébrités.
Ünlü delisi bir grup polis memurunun sorularını cevaplamak zorunda kalmamalı.
Tu sais alors aussi que je suis la meilleure personne pour trouver des agents pour les remplacer.
O zaman onların yerini dolduracak adam bulma konusunda en iyi kişinin ben olduğumu da biliyorsun.
Nous avons mis toute la ville en alerte... en déployant 150 agents et inspecteurs de police pour trouver Kayla et la ramener chez elle.
Tüm şehri alarm durumuna geçirerek 150'den fazla polis memurunu Kayla'yı bulmak ve evine getirmekle görevlendirdik.
Et nous avons envoyé quelques agents à Beverly Hills pour examiner l'immeuble où se trouvait Jim la nuit dernière.
Jim'in dün gittiği binaya bakmaları için Beverly Hills'e birkaç memur gönderdik.
Et pour tout le bien que nous essayons de faire, qu'en serait-il si notre destin était de devenir des agents de la destruction?
Ne kadar çabalarsak çabalayalım ya kaderimiz bu dünyada yıkıma sebep olmaksa?
Washington a perdu confiance en la loyauté de Marcus Collins... craignant que le général Howe puisse apprendre l'identité des autres agents.
Washington Marcus Collins'e olan güvenini kaybetmişti General Howe'un diğer ajanların ismini öğrenmiş olmasından korkuyordu.
Un ou peut-être deux agents.
Bir, belki de iki ajan.
Je l'ai. Envoyer des agents.
Ajanları gönderin.
Auriez-vous étudié les agents chimiques sur le cadre doré?
Varaklı çerçevedeki kimyasalları araştırdınız mı?
Caine, je vois qu'il y a d'autres agents chimiques sur l'adhésif
Dr. Caine, bu notun yapıştırıcısında başka kimyasalların da olduğunu...
Vous avez trois agents, il vous faut une autre paire d'yeux.
Sadece üç ajanınız var, başka bir göze daha ihtiyacınız olacak.
Les Yakuzas vont vendre le film à des agents de la Résistance.
Yakuza, filmi Direniş'teki ajanlara satacak.
Pour prendre le film et tuer les agents.
Filmi almak ve ajanları öldürmek için.
La semaine dernière tu as réagi quand j'ai dit que Ra's avait appelé les hommes de Darhk un "essaim" d'agents
Diğer hafta, Ra's'ın, Darhk'ın adamlarına bir "kovan" dolusu ajan dediğini söylediğimde tepki göstermiştin.
- C'est un chef du centre de Moscou confirmé avec une profonde connaissance de ses réseaux d'agents
- Bu adam Rus İstihbaratı'nda kıdemli bir şef. Rusların Almanya, İngiltere ve Türkiye'deki casus ağlarına dair derin bir bilgisi var.
Tous les agents actifs d'Yvan Krupin ici en Europe et en Angleterre.
Ivan Krupin'in burada Avrupa'daki ve İngiltere'deki aktif ajanlarının isimleri.
Ces agents abattus au Caire... c'était toi, aussi?
Kahire'de katledilen ajanlar seninkilerdi değil mi?
Nos renseignements ont confirmé que des agents chimiques y étaient stockés.
Orada kimyasal madde tutulduğuna dair istihbaratımız doğrulanmıştı.
Quels agents chimiques?
Ne tür kimyasal maddeler?
Cinq agents fédéraux assassinés, ça vous parle?
Rachel McCord, Matt Hendricks? Öldürülen beş federal ajan alarmını tetikledi mi?
Cinq de mes agents sont morts.
5 ajanım öldü.
Très bien, garde un oeil pour les agents de sécurité, parce que ça ne ferait pas de bien à ma carrière.
Peki, güvenlikler için bir gözün dışarıda olsun çünkü bu kariyerim için hiç iyi gözükmez.
Je veux que tous les agents cherchent des indices.
Her polisin ipucu aramasını istiyorum.
Nous avons vu vos agents interroger les voisins.
Bazı ajanlarınızın komşularla konuştuğunu gördük.
Pas de ping, mais 25 agents.
Henüz "ping" yok, ama tarama yapan 25 adamımız var
Un jour, vous expliquerez à vos agents si - 1 est pair ou impair.
Bir gün ajanlarına B'nin düz mü fark mı olduğunu açıklamak zorunda kalacaksın.
Vous avez des agents.
Ama eminim bunu yapacak adamlarınız vardır.
Ils ont perdu des agents, compromis des opérations.
Ajanlar kayboldu, operasyonlar riske atıldı.
virés du service, exilés du pouvoir, laissés ici à pourrir, gardés jour et nuit par des agents, par peur que nous aussi soyons des traîtres.
Burada çürümeye bırakıldık ve ajanlar gece gündüz ev çevresindelerdi. İkimizin de hain olma ihtimaline karşın.
L'homme est actuellement recherché par la police pour avoir résisté à son arrestation et avoir agressé deux agents.
Bu adam, tutuklamaya karşı gelmek ve iki polis memuruna saldırmak suçlarından aranıyor.
Car comme vous le savez, même les agents de la CIA sont sujets à des poursuites criminelles.
Çünkü biliyorsunuz, CIA ajanları bile cezai soruşturmaya tabi tutulabilir.
On enquête sur un de nos agents.
Biz kendi ajanımızı araştırıyoruz.
Il y a 3000 juges, des roulements toutes les 8h par jours, deux agents par rotation, on aurait besoin de plus de 20 000 agents
Mümkün değil. Her gün sekiz saatlik mesaiyle çalışan 3.000 federal hakim bulunuyor her mesaiye iki ajan versek, tam koruma için 20.000'den fazla ajan tahsisi gerekir.
Les agents du FBI te font chanter, et le jour suivant, Doku est mort.
FBI ajanının biri seni tehdit ediyor ve ertesi günü Doku ölüyor.
Des agents du FSB l'arrêteront.
Federal Güvenlik Servisi çalışanları General'in gözetimini devralacak.
Des agents les récupèrent à l'aéroport.
Onları almaları için ekip arabası gönderdim.
Des agents médicaux de la Croix-Rouge m'ont poussée dans la maison voisine et protégée avec leurs dos.
Kızıl Haç'ın sıhhiyecileri beni en yakın eve sürükleyip bana siper oldular.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]