Translate.vc / francés → turco / Ahi
Ahi traducir turco
29 traducción paralela
Prends res roses er dégage de mon bureau.
Şimdi ahi gitmiş vahı kalmış çiçeklerini de al ve iş yerimden defol git!
- Thon cru, une salade verte et un thé glacé, s'il vous plaît.
- Seared ahi, karışık salata ve buzlu çay, lütfen.
- Non, je suis juste une amatrice douée.
- Ahi hayır.Ben sadece yetenekli bir amatörüm.
A chacun des frères de la Loge, une seule barre de fer et pas plus d'un seul plein-les-bras de pierre, à la fois... Décharge-moi ces pierres, tu vas charger une caravane avec elles, ou quoi? .
Her Ahi ogluna bi çubuk demir, bi kucak taş... indir o taşları kervan düzmüşsünüz.
Du travail, il y en a plein. Si tu es compagnon, bien sûr...
Teşkilat. lş çoktur amma, ahi değilsen zordur.
Ohé les Compagnons Broussiens, Frères Artisans regardez et voyez mon état! Prenez mon exemple!
Ey bursalı ahi kardeşler esnaf kardeşler bakun, bakun da ibret alun şu halümden
Qu'il soit admis et accueilli au sein des frères Compagnons de la Loge.
Ahi kardaşlarün arasuna kabul edüle...
Compagnon!
Ey ahi, Taş keser müsün?
Ce compagnon a bâti une pissotière avec les pierres qu'il a dérobée au chantier de la mosquée et en gagne son pain.
Bu ahi caminin taşlarını çalıp hela etmiş, it tutiyi. insan bokundan bile para alırlar.
La très honorable épouse, Ahi, et fils numéro un Queue jaune, sont d'accord.
Saygıdeğer eş, Ahi, ve bir numaralı oğul, Yellowtail, kabul ediyor.
Oh, s'il te plait, ne juge pas.
Ahi lütfen, yargılamayalım.
Oh, Peg t'as donné ça?
Ahi bunu sana Peg mi verdi?
Où est mon ahi?
Ahi nerede?
Je le veux maintenant. Les gars, on se bouge.
Çabuk, Ahi lazım.
Vous savez que je peux avoir un tartare de thon et un sandwich à 3 h du matin grâce au menu de nuit?
Sabahın 3'ünde tüm gece servis veren yiyecek menüsünden Ahi Tartare ve biftekli sandviç ısmarlanabileceğini biliyor muydunuz?
Ça, c'est mon yacht. Le Ahi.
Şu benim yatım, adı The Ahi.
J'aime tellement le thon que j'ai nommé mon yacht le Ahi.
O kadar çok severim ki teknemin adını The Ahi koydum.
Ce soir, je vais essayer sur Denise. Bonne chance. C'était qui la grosse qui est partie ce matin?
Kurutulmuş ahi tostada, ızgara kuşkonmaz, kuskus ve tatlı olarak da, erimiş çikolatalı lav keki.
No hay nada ahi detras.
- Ne? Orada bir şey yok.
Ahi la tienes.
O zaman senin olsun.
J'aimerais le thon Ahi.
- Tuna balığı istiyorum. - Peki.
Alors, ce thon Ahi semble délicieux, et je prendrai un verre de chardonay.
Tuna balığı lezzetliye benziyor. Bir bardak da şarap alacağım.
Quand on met du thon Ahi sur un menu, on vend tout, c'est garanti, tu le sais.
Menüye ahi tuna koyarsan satar, garantidir.
"Ahi quanto a dir qual era e cosa dura " Esta selva selvaggia e aspra e forte
Ahi quanto a dir qual era e cosa dura Esta selva selvaggia e aspra e forte
The Fire of Kamile Rises in Triumph
Hawaii Five-O 7x04 Ke ahi lanakila a Kamaile
Ami.
Ahi.
Elles sont superbes. Merci de votre hostilité. C'est un plaisir.
çok teşekkürler misafirperverliğinize çok teşekkürler benim için zevk lütfen girin bu hoş davetiniz için ahi teşekkürler bu büyükbabam nasılsınız?
Quedate ahi! Reste où tu es! Quedate ahi.
Orada kal!
Quedate ahi.
Öyle kal.