English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / francés → turco / Altos

Altos traducir turco

44 traducción paralela
Elle amène Sabetha et ce jeune homme, Altos.
Sabetha'yı ve şu genç adam getiriyordu, Altos.
Docteur, que vouliez-vous dire par : "Altos vient avec vous"?
Doktor, Altos seninle gelecek derken ne kastettin?
Oui, Altos m'a montré comment...
Evet. Altos benimkinin üzerinde göstermişti.
Youpi! Nous allons pouvoir rejoindre Altos et Sabetha.
Şimdi gidip Altos'a ve Sabetha'ya katılabiliriz.
Ou Altos.
Veya Altos'un.
Et pour Sabetha et Altos?
- Peki ya Sabetha ve Altos?
Docteur, vous et Barbara, voyez si vous pouvez trouver Sabetha et Altos.
Doktor, sen ve Barbara da Sabetha ve Altos'u bulmaya çalışın.
Au moins, tu es avec moi, Altos.
En azından benimlesin, Altos.
Où est Altos?
Altos nerede?
Je croyais qu'Arbitan avait envoyé Altos chercher les clefs.
Arbitan'ın anahtarlar için Altos'u gönderdiğini sanıyordum.
- C'est vrai.
- Bu doğru. - Altos!
- Sabetha!
- Altos!
- Au revoir, Altos.
- Hoşça kal, Altos.
- Prenez soin d'elle, Altos.
Ona iyi bak, Altos.
Il ne faut pas d'altos dans le quatrième mouvement.
viyola dördüncü ölçüde girmeli.
HÔTEL ET APPARTEMENTS Los Altos
Los Altos OTEL ve DAİRELER
Altos votre dernier mi était un peu bas.
Okay. Sondaki "E" daha yüksek söylenebilir.
Sopranos et altos en tierce.
Sopranolar ve altolar çeyrekte.
Altos au "Do", sopranos au-dessus.
Altolar "Do" da, sopranolar üstünde.
Entre nous, les altos manquent de relief.
Sadece senin ve benim aramızda kalsın... birazcık altoların havası inmiş.
Alto Los Zarzos.
Altos Los Zarzos'takilerin.
Les altos c'était plus tôt. C'est la pire chorale que j'ai jamais...
Bu şimdiye kadar gördüğüm en kötü çok sesli ko...
Les altos étaient en avance.
Hayır, hayır, hayır, hayır. Altolar erkendi.
Il y avait deux violons, un violoncelle, deux altos, une harpe...
Orada iki keman, bir çello, iki viyola bir de arp vardı.
Allez à Los Altos immédiatement.
Hemen Los Altos a gidin.
Les altos, il va falloir me regarder quand vous chantez.
Altolar, şarkı söylerken bana bakmalısınız.
Les violons, les altos, les violoncelles et les contrebasses.
Keman, viyola, çello ve kontrbaslar.
And nos altos. Amy la Grosse, Denise, Ashley et Beca.
Altolarımız da Şişko Amy, Denise, Ashley ve Beca.
Les sopranos à l'avant, les altos à l'arrière.
Sopranolar önde, altolar arkada.
A toutes les unités : 434, coups de feu à l'angle d'Altos et de Fairway.
434, Altos ve Fairway'in köşesinden silah sesleri geldi. Birimler ilgileniyor.
Écoutez bien les altos!
Altoları dinleyin.
Certains d'entre vous deviendront altos, d'autres deviendront barytons, d'autres deviendront dentistes.
Bazılarınız Alto, bazılarınız Bariton, bazılarınızsa dişçi olacak.
30 pour cent de basses, 27 pour cent de ténors, 24 pour cent d'altos et 19 pour cent de sopranos.
yüzde 30 bass, yüzde 27 tenor, yüzde 25 alto ve yüzde 19 soprano.
Et les altos étaient trop allegro.
Viyolalar fazla hızlıydı.
L'autre est Ernesto Sobrino, un prêtre radical qui a recueilli des fugitifs du M-19 à Los Altos.
Diğeriyse Ernesto Sobrino Los Altos'daki kilisesinde M-19 kaçakçıları saklayan radikal bir papaz.
Il nous manque juste deux altos.
Sadece iki alto eksiğimiz var.
6 violons, 2 altos, 2 violoncelles, 1 contrebasse, 1 basse, 2 guitares, 1 batterie et moi au chant.
Altı keman, iki viyola, iki çello, bir kontrbas, bir elektro gitar, iki gitar, bir davul seti ve şarkıcı da benim.
Pour m'installer � Los Altos avec des potes.
Birkaç üniversite arkadaşımla Los Altos'da yaşıyorum şuan.
Ah, voici Altos.
İşte Altos geliyor.
Altos est en train de placer les disques du sommeil.
Altos somnar disklerini yerleştiriyor.
- Altos!
Sabetha!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]