Translate.vc / francés → turco / Amos
Amos traducir turco
415 traducción paralela
Amos... Adam Hartman est venu se mettre à côté de moi.
Amos, Adam Hartman yanıma geldi.
"M. Amos Jones, et valet."
- "Bay Amos Jones ve uşağı."
Je ne m'appelle pas Beekman, mais Amos Finch.
Benim adım Beekman değil, Amos Finch.
Ben, Amos,
Ben, Amos,
Dites bien à Nacho que c'est Amos Agry qui vous envoie.
Nacho'ya seni Amos Agry'nin gönderdi dediğinden emin ol.
Amos, je ne lui ai pas donné la bouteille. C'est lui.
Amos, şişeyi ona ben vermedim, o verdi.
Du calme, Amos. Tu toucheras ta part.
Endişelenme, Senin payını ayıracağım.
Je m'en charge, Amos.
Onun icabına ben bakarım, Amos.
- Il n'y avait que 300 $, Amos.
Sadece 300'tü, Amos.
Ne traite pas ton frère de menteur. C'est tout l'argent que ce type avait. On a tous eu la même chose.
Kardeşine yalancı dememelisin, Amos, adamın bütün parası bu, herkese eşit dağıtıIdı.
Amos, si tu essaies de monter Simon contre moi, je te réserve un chien de ma chienne.
Amos, Simon ve beni birbirimize düşürmeye başlarsan, bir dedikodudan çok daha fazlasını alacaksın.
Waldo, retourne à l'hôtel et restes-y avec Amos le temps qu'il se calme.
Waldo, sen en iyisi otele gidip biraz sakinleşene kadar Amos ile birlikte kal.
Amos!
Amos.
Alors, Amos, pourquoi?
Pekala, Amos, neden?
Pourquoi je ferais une grosse erreur, Amos?
Neden büyük bir hata yapayım, Amos?
Amos, va au saloon dire à Hamp et Ivy de rappliquer ici au pas de course.
Amos, Salona git Hamp ve Ivy'ye olabildiğince hızlı bir şekilde buraya gelmelerini söyle.
Amos, depuis le début de cette histoire, tu cours comme un poulet à qui on vient de couper la tête.
Amos, bu olduğundan beri kafası kopmuş bir tavuk gibi kaçışıyorsun etrafta.
Bonjour, Amos.
Merhaba, Amos.
Rends les 50 $, Amos.
50'liği çık, Amos.
Amos, vous veniez lui parler.
Amos, içeri girerken birşey söylüyordun.
- Amos, qu'y a-t-il?
Pekala, Amos, Ne var?
Tu aurais dû être assez malin pour ne pas te mêler à tout ça, Amos.
Lew ile iş çeviren sen olduğun için senin daha iyi bilmen gerekiyor, Amos.
On te croit, Amos.
Sana inanıyorum, Amos.
Merci, Amos.
Teşekkür ederim, Amos.
Ne reste pas planté là, Amos. Va chercher une pelle.
Orda öylece durma, Amos.
Tu as l'attention de l'aider?
Amos, bu işe katılacak mısın?
Une seule question, Amos :
Tek bir soru, Amos.
Qu'il sorte, ou nous entrons! II n'est pas la.
O dışarı çıksın, Amos, yoksa biz içeri gireriz.
J'appelle à la barre le Dr Amos Keller, directeur du service de zoologie à la faculté de Chicago.
Albay Drummond. Dr. Amos Keller'i çağırmak istiyorum Chicago Üniversitesi'nde zooloji bölüm başkanı.
- Brannin était un soldat, Amos.
- Brannin bir askerdi Amos.
Bonsoir, Amos.
İyi akşamlar Amos.
Je dois dire qu'au moment de l'évasion, 131 hommes de cette troupe étaient à un demi-jour de marche d'ici, à creuser des tombes ou à pourrir au soleil, en attendant d'être inhumés.
Şunu belirtmeliyim ki Amos, kaçtιklarι sιrada... emrim altιndaki askerlerin 131'i yarιm günlük yürüyüş mesafesindeydi. Ya mezar kazιyorlardι, ya da güneşin altιnda kokuşmuş halde gömülmeyi bekliyorlardι.
Quel était votre souci, Amos?
Seni ilgilendiren neydi Amos?
Pour obtenir une promotion pour Amos Charles Dundee.
Amos Charles Dundee'nin yükselmesi için oy kullandιn.
- Vous pourriez être fusillé.
- Bu yüzden idam edilebilirsin Amos.
Vous aurez du mal à le faire.
Bunun için çok uğraşman gerekecek Amos.
Ils se ressemblent tous, pour vous?
Hepsini birbirine mi benzetiyorsun Amos?
Je le crois.
Ona inanιyorum Amos.
Je parie qu'iIs nous attendent à la rivière.
Tahminimce nehir kιyιsιnda bizi bekliyorlar Amos.
Si c'était aussi simple que ça.
Keşke o kadar basit olsaydι Amos.
- Oui, Amos.
- Biliyordum Amos.
Nous serons toujours plus nombreux que vous.
Yine de sayιca sizden fazla olacağιz Amos.
C'est pour ça que vous nous payez.
Bize bunun için para veriyorsun Amos.
Mes hommages, major Amos Dundee, cavalerie irrégulière des États-Unis.
Birleşik Devletler süvarilerinden Binbaşι Amos Dundee iyi dileklerini sunar.
Après la guerre, les Tyreen de County Clair deviendront propriétaires terriens en Virginie.
Savaştan sonra Amos... Clair bölgesinden Tyreen ailesi Virginia'da toprak ağasι olacak.
Vous n'avez pas le tempérament d'un libérateur, Amos.
Mizacιn bir kurtarιcι olmaya uygun değil Amos.
- Je ne sais pas.
- Bilmiyorum Amos.
- Ne vous inquiétez pas pour ça.
- O konuyu merak etme Amos.
- Amos Brock.
- Amos Brock.
Amos, Chapitre 1.
Amos kitabı, bölüm bir.
- C'est à toi que je le demande, Amos.
- Sana soruyorum, Amos.