Translate.vc / francés → turco / Anita
Anita traducir turco
1,012 traducción paralela
Je n'ai pas pu lui montrer un seul monument!
Onu hiçbir anita götüremedim.
C'est bien ici... Mademoiselle Anita?
Anita burada mı yaşıyor?
Tu sais, Maria Candelaria, nous devrions partir pour Santa Anita, lztacalco ou plus loin, où personne ne pourra nous blesser, où nous pourrons vivre en paix.
Biliyorsun Maria Candelaria, gerçekten buradan gitmemiz gerekiyor. Santa Anita'ya, lztacalco'ya ya da daha uzağa. Kimsenin bizi incitemeyeceği bir yere.
Ce n'est pas grave, on les confond souvent, même sans avoir de problème de vue.
Önemli değil, Anita. Kenneth ile David çevrelerindeki insanlar tarafından bile birbirine karıştırılır.
- Allons, je vous l'ai dit il y a une semaine.
- Anita, bunu bir hafta önce söylemiştim.
Je ne pense pas que ce soit nécessaire.
Hayır, Anita, bence bu gerekli değil.
- Et voilà. Ça va.
Merdivenlere dikkat et, Anita.
Hé, attends-moi, Anita!
Hey, beni bekle, Anita!
- Je suis Anita Hutchins.
- Oh, Ben Anita Hutchins.
Quand Anita partira, je vous propose...
Anita gittiğinde, şunu öneriyordum...
Anita rentre chez elle pour se marier.
Anita evlenmek üzere evine gidiyor.
- Bonjour, Anita.
- Günaydın, Anita.
Anita, si vous et Mlle Williams n'avez rien de mieux à faire...
Anita, siz ve Miss Williams'ın bunun dışında bir meşguliyetiniz yoksa..
- Bonjour Mlle Anita.
- Günaydın, Miss Anita.
J'ai appris que vous rentriez en Amérique, Mlle Anita.
Amerika'ya döneceğinizi duydum, Miss Anita.
Oui, Mlle Anita.
Tabi, Miss Anita.
- Anita, quelqu'un m'a pincée.
- Anita, biri beni çimdikledi.
- Mlle Anita.
- Oh. Miss Anita.
Vous ne devriez pas venir seule dans ce quartier, Mlle Anita.
Bu bölgede refakatsiz dolaşmamalısınız, Miss Anita.
Puisque vous êtes là et que j'y suis aussi, Mlle Anita... voulez-vous que je vous fasse visiter mon Rome à moi?
Burada olduğunuz sürece, ben de buradayım, Miss Anita izin verirseniz size Roma'yı gezdirebilir miyim?
Avez-vous déjà assisté à une festa italienne, Mlle Anita?
Hiç İtalyan festivalinde bulundunuz mu, Miss Anita?
Pourquoi ne pas y aller, Anita?
- Sen niye gitmiyorsun, Anita?
Oh, non, Mlle Anita. De l'eau.
Oh, hayır, hayır, Miss Anita.
N'est-ce pas Anita, votre secrétaire, dans ce camion?
Şu kamyondaki, sekreteriniz Anita değil mi?
Voici ma mère, Anita.
Bu annem, Anita.
Non, vous ne me devez rien, Mlle Anita.
Hayır, bana hiçbir borcun yok, Miss Anita.
- Sautez, Anita!
- Atla, Anita.!
Anita, passez une vitesse!
Anita, vitese tak!
Anita!
- Anita!
Anita!
Anita!
Anita, sautez!
Anita, atla!
- Anita, êtes-vous blessée?
- Anita, bir yerin incindi mi?
Vous auriez pu être tuée, Anita.
Ölebilirdin, Anita.
Anita.
Anita.
Je faisais allusion à Anita, Mlle Williams.
Anita'yı kastediyordum, Miss Williams.
- Anita a violé cette règle, non?
- Anita bu kuralı ihlal etmekte, öyle değil mi?
Anita n'a rien fait de mal, je vous le promets.
Sizi temin ederim ki, Anita yanlış hiçbir şey yapmadı.
- Anita, que s'est-il passé?
- Anita, ne oldu?
Anita, je... Je suis désolée.
Anita, ben üzgünüm.
Voulez-vous m'écouter, s'il vous plaît?
Anita, lütfen beni dinler misin?
- Anita.
- Anita.
Je ne vais pas le laisser vous faire ça.
- Sana bunu yapmasına izin vermeyeceğim. - Anita.
Elle est blessée et malheureuse, et veut sans doute être seule quelques jours.
Anita kırıldı ve mutsuz, bir süre yalnız kalmak isteyecektir.
- Anita!
- Anita!
Je rentre avec Anita.
Anita'yla birlikte dönüyoruz.
Anita aime Georgio, et Georgio aime Anita.
Anita Georgio'yu seviyor, ve Georgio'da Anita'yı seviyor.
Je ne connais que son prénom : Anita.
Soyadını bilmiyorum, sadece Anita.
Non, Anita.
Hayır, Anita.
Elle arrive d'Amérique.
Amerika'dan yeni geldi. Tabi, Anita'yı tanıyorsun.
Vous connaissez Anita.
- Oh, evet.
Je ne trouve pas Anita.
- Anita'yı bulamıyorum.