Translate.vc / francés → turco / Antoine
Antoine traducir turco
1,234 traducción paralela
La célèbre Antonia, fille de Marc Antoine, et épouse du noble Drusus.
Yüce Leydi Antonia Mark Antony'nin kızı ve soylu Drusus'un karısı.
C'était la fille de Marc Antoine et d'Octavie, on n'en attendait pas moins.
Mark Antony'nin ve Octavia'nın kızıydı o. Ondan da böylesi beklenirdi.
Je l'ai croisée tandis qu'elle montait dans le carrosse de Monsieur d'Antoine et elle m'a prié de venir vous conseiller de ne rien tenter pour la retrouver.
Bay D'Antoine'ın arabasına bindiğini gördüm. Buraya gelip size haber vermemi istedi daha doğrusu uyarmamı, kesinlikle onu aramaya kalkmamanızı istiyor.
Un haut personnage d'une certaine Cour d'Europe a pleins pouvoirs sur elle. D'Antoine n'est que l'émissaire qui la reconduit où elle se doit d'être.
Avrupa saraylarından birine mensup nüfuzlu birinin hakimiyeti altında, ve D'Antoine sadece bir özel görevli onu ait olduğu yere götürmeye gelmişti.
Antoine et Cléopâtre. Vous n'avez pas reconnu?
Anthony ile Cleopatra fark etmediniz mi?
Je retourne Chez Antoine.
Antoine'lara geri dönmeye gideceğim.
J'espère que Juan viendra, je prie pour cela chaque jour à St Antoine.
Şüphem yok, yarın Juan gelecek. Her gün Aziz Antonio'ma dua ediyorum.
St Antoine, qui naquit à Padoue, à Salomon, tu étudias...
Padua'lı Aziz Antonio, Padua'da doğdu, Lizbon'da büyüdü, Salamanca'da okudu...
Sois béni, St Antoine.
Kutsal Aziz Antonio...
Vous savez ce qu'Antoine Villot a dit des patrons français?
Antoine Willot, Fransız işadamları için ne demiştir, biliyor musunuz?
OK. Allô? Après on ira à la Main Jaune.
Alo, sonra Antoine'ın partisine gidip,
Chez Antoine.
Antoine'da.
* Antoine n'est pas là. * Je suis entre midi et 2 chez Betty, entre 5 et 7 chez Francine,..
Antoine burada değil, beni ise öğlenle iki arasında Betty'de bulabilirsiniz.
"Dreams Are My Reality" ( Richard Sanderson ) Monsieur, nous embarquons.
Lütfen girin, uçak kalkıyor. Hugues, Antoine ve Cécile.
Tous des A... Et la 4ème... était celle d'Antoine de St Exupéry qui a écrit "Le Petit Prince"!
Hepsi A ile başlıyordu ve dördüncüsü, Antoine de Saint-Exupéry "Küçük Prens" in yazarı.
Mais ce sont les choses dont toi, tu parles! Ces mains que tu as vues dans un livre, il y a ces trois André, et cet Antoine de Saint-Exupéry, pour moi, c'est une simple coïncidence :
Oysa senin söylediklerin, yani kitapta el izi bulduğunu söylüyorsun ve üç tane Andrés'nin ve bir de Antoine de Saint-Exupéry'nin varlığından bahsediyorsun.
Saint Antoine va te les retrouver.
Aziz Anthony'e sorayım.
Tu vois? C'est grâce à saint Antoine.
Sana söyledim Aziz Anthony buldu onları...
II va falloir appeler saint Antoine à nouveau. - Tu es Gloria?
Aziz Anthony'e sormaktan başka çare yok... — Gloria sen misin?
Saint Antoine ne me déçoit jamais.
Aziz Anthony beni asla yanıltmaz...
C'est le rang d'Antoine.
Orası Antoine'in masası.
Antoine et Gerard, ca te va?
Antoine'la Gérard'ı yollarım.
Antoine va planter un jardin.
Antoine bahçeye çiçek dikecek.
Saint Antoine, libère-moi de ces démons.
San Antonio şu şeytanları al götür başımdan!
"Elegua est saint Antoine."
Elegua, Aziz Anthony.
Damon Killian était habillé par "Chez Antoine", la maîtrise du 19ème siècle pour l'homme du 21ème.
Damon Killian'ın giysileri, Chez Antoine'dan 21. yüzyıl için 19. yüzyıl zanaatkarlığıyla.
-'Antoine et Cléopâtre'.
Shakespeare'in, Antony ve Cleopatra'sından bir cümleye ne dersiniz?
Pour Eva. "Je suis Marc-Antoine..."
"Merhaba, Mark Anthony..."
Antoine "fume" dès qu'on l'asticote.
Yakası Antoine'ı biraz terletmiş.
- Ma médaille de St-Antoine?
Aziz Anthony madalyonumu gören var mı?
Antoine?
Antoine...
Il y a saint Antoine et saint François.
Burada St Antony ve St Francis var.
Allons voir saint Antoine.
Hey. Hadi gidip St Antony'ye bakalım.
Je vous veux héro : ïque Antoine!
... Antoine! - Ne ilahi kelime!
La femme met le fric dans le cul de St-Antoine et part à Miami.
Karısı Miami'ye uçuyor.
On va "Chez Antoine" avec les enfants, comme chaque année.
Hani çocuklarla bara gidecektik!
Elle était amoureuse d'Antoine,
Antoine'a âşıktı, değirmencinin oğluna.
Tu savais que quand elle est partie au couvent, elle s'est arrêtée à coté du moulin pour dire adieu à Antoine?
- Manastıra gittiğinde Antoine'e veda etmek için değirmenin orada durduğunu biliyor musun?
Et tu sais ce qu'il lui a dit?
Peki Antoine'nın ona söylediklerini?
Merci, Antoine.
Teşekkürler, Antoine.
Tu te rappelles Antoine Rockamora?
Antwan Rockamora'yı hatırlıyor musun?
Antoine s'attendait peut-être pas à ça, mais il devait savoir qu'il réagirait.
Yani, Antwan muhtemelen Marsellus'un o tepkiyi vereceğini düşünmemiştir ama yine de bir tepki beklemiştir.
C'est pas parce que je masse pas les mecs que Marsellus a eu raison de balancer Antoine par la fenêtre. Du coup, il peut plus parler.
Bir adama ayak masajı yapmamam Marsellus'un osuruktan bir sebepten ötürü Antwan'ı sikik camdan bir eve atmasını haklı çıkarmaz.
Marsellus le savait et Antoine aurait pas dû jouer au con.
Koduğumun Marsellus'u da biliyordu ve Antwan'ın da daha dikkatli olması gerekirdi.
Tu penses quoi du coup d'Antoine?
Sana göre Antwan'a ne oldu?
Paraît qu'Antoine t'aurait massé les pieds, voilà.
Hayır, hayır. Sadece Antwan'ın sana ayak masajı yaptığını söylediler.
Antoine m'a jamais touchée, sauf pour me serrer la main le jour de mes noces.
Antwan'ın dokunduğu tek şeyim ; düğünümde sıktığı elim.
- Attends, Antoine a bien des blondes.
Antoine yolda. Onda biraz var.
Qui est d'Antoine?
D'Antoine kim?
Amenez-moi St Antoine!
Getir!
St Antoine...
Aziz Antonio...