Aun traducir turco

ET CELLE DE L'EGLISE AUN MARIAGE DE CARNAVAL. - NE DITES PAS CELA D'UN ACTE CONSACRE.

Kilise hakkında bu şekilde konuşmayın!

Un salaud... aun salaud du bureau du procureur... a osé prononcer le mot "prison".

- Pis bir herif savcılık başsavcılık ofisinden pis bir herif bana "hapis" sözcüğünü kullandı.

Et la fidélité aun long chemin avec l'Ungermeyer.

Ve sadakat Ungermeyer için çok önemlidir.

10 minutes plus tard, j'étais au téléphone avec un correspondant et il disait, "ll y aun avion qui tourne au-dessus de nous, " et il se dirige maintenant vers nous. "

On dakika sonra, diğer muhabirle telefon görüşmesindeydim, ve dedi ki :, "Bize doğru yönelen bir uçak var, ve şimdi üstümüze doğru geliyor."

Ils ont assez d'essence aun sol,

Blane'e güvenli hattan bağlan.

John est un bon garçon, et il aun grand coeur, et il ne voulait pas que tu penses qu'il profitait de toi.

Ama işin doğrusu John Ross iyi bir çocuk, iyi bir kalbi var ve senin üzerinden çıkar yapmış gibi hissettirmek istemiyor.

Aunfle!

Emin misin?

Aunfle!

Teyze!

D'accord d'être en désaccord.

Aunı fikirde olmamana katılıyoruz.

C'est comme du caramel.

Aunı karamel gibi.