English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / francés → turco / Barnes

Barnes traducir turco

1,909 traducción paralela
La voiture est à Pablo Barnes, 28 ans, courtier en assurances.
Araba Pablo Barnes adına kayıtlı. - 28 yaşında, sigortacı.
- Pablo Barnes?
- Pablo Barnes?
- Troy Barnes
- Troy Barnes.
Monsieur, il semble que le fort en couverture de Troy barnes parte en guerre contre le fort d'oreiller d'Abed Nadir
Efendim, Troy'un battaniye kalesi Abed'in yastık kalesine savaş açmak üzere.
Billy and Bob Barnes ont appelé disant d'envoyer quelqu'un sur les Crêtes de Pronghron et je suis de repos.
Billy ve Bob Barnes aradı. Birilerinin Pronghorn Ridge'e gitmesini söyledi ve ben bugün doluyum.
Alors, où sont les Barnes?
Barnes kardeşler nerede?
Je pensais que les Barneses avait juste fait une farce d'alcoolique.
Barnes'ların ifadelerini aldım. Sadece başka bir parkta kafayı çekio millete hava atıyorlarmış.
Vois si il y en a qui connaissent les Barnes, la victime, ou s'ils ont entendu des coups de feu.
Barney kardeşler, kurban veya herhangi bir silah sesi duyanları sorgula.
Excepté l'utilitaire de la victime et le camping car des Barnes, Il y avait deux autres véhicules un appartient à un couple de marcheurs, l'autre appartient à Scott Miller.
Bir yanda kurbandan S.U.V ve Barnes kardeşlerin kamyonları ve 2 taşıt daha varmış biri Hiker's çiftine ayitmiş Öbürüde Scott Miller'a.
J'aimerais vous présenter à votre résident, Dr Micah, Barnes, et, bien sûr, votre tiulaire, Dr Gina, Bandari.
Şimdi, yardımcı hekiminiz Micah Barnes'ı tanıştırayım. Ve uzman hekiminiz, Gina Bandari. Duymuşsunuzdur..
Dr Barnes sortira dans une seconde vous donner les détails, mais Dan est hors de danger.
Dr. Barnes ayrıntıları vermek için gelecek, Dan tehlikeyi atlattı.
C'est le Dr Holt, le Dr Barnes.
Bu Dr. Holt bu da, Dr. Barnes.
Troy Barnes, vous êtes par la présente expulsés de Greendale Community College.
Troy Barnes, sonuç olarak Greendale Bölge Üniversitesi'nden kovuldunuz.
Hum, hey, est-ce que Zeke Barnes travaille ici?
Şey, acaba Zeke Barnes burada mı çalışıyor?
Bonjour, je suis le Dr. Barnes.
Merhaba, ben Dr. Barnes.
Trudy Barnes.
Trudy Barnes.
La secrétaire de Conroy, Trudy Barnes.
- Conroy'un sekreteri, Trudy Barnes.
Votre agent m'a dit que Trudy Barnes et son mari, ont été tués avec la même arme qui a servi à tuer Lewis.
Memurunuz bana Trudy Barnes ve kocasının, Lewis'i öldüren silahın aynısıyla vurulduğunu söyledi.
Cliff Barnes.
Cliff Barnes.
Je serai là quand ils te mettront en terre, Barnes.
Seni diğer tarafa yollarken orada olacağım, Barnes.
Penses-tu que c'est une coïncidence que Cliff Barnes se repointe à Dallas au moment où Southfork est à vendre?
Southfork satıIık olunca Cliff Barnes'ın birden Dallas'ta görünmesinin rastlantı olduğunu mu düşünüyorsun?
- Je travaille pour Cliff Barnes.
- Cliff Barnes için çalışıyorum.
Mr Barnes voudrait vous inviter, vous et votre femme à être nos invités pour le diner de ce soir.
Bay Barnes, sizi ve eşinizi akşam yemeğine davet ediyor.
Mr Barnes a loué tout l'étage.
Bay Barnes, tüm koridoru kiraya verdi.
Tu penses que c'est une coïncidence si Cliff Barnes réapparaît soudainement à Dallas quand Southfork est à vendre?
Southfork satıIık olunca Cliff Barnes'ın birden Dallas'ta görünmesinin rastlantı olduğunu mu düşünüyorsun?
Il y deux semaines, J'ai entendu qu'elle planifiait de vendre Southfork à Cliff Barnes.
Birkaç hafta önce Southfork'u, Cliff Barnes'a satmayı planladığını duydum.
Quand j'ai entendu que le vautour Barnes essayait de voler Southfork, mettre la main sur le ranch et tout le pétrole que mon fils avait trouvé dessous, j'ai trouvé un groupe d'investisseurs et suis intervenu et l'ai acheté aux Del Sol.
Akbaba Barnes'ın çiftliğe ve oğlumun bulduğu petrole el uzatıp Southfork'u çalmaya çalıştığını duyunca bir yatırımcı grubu kurup harekete geçerek burayı Del Sol'dan satın aldım.
Je ne pense pas que Cliff Barnes savait ce qui l'attaquait.
Cliff Barnes'ın neyi götürdüğünden haberi olduğunu sanmıyorum.
Barnes est un homme dangereux.
Barnes, tehlikeli adam.
Pour une chance de faire de l'argent sur mon dos, Cliff Barnes pousserait sa mère dans une flaque de piranhas.
Benden para koparma ihtimali için Cliff Barnes, kendi annesini bile pirana göletine atar.
A-t-il dit qu'il travaille pour Cliff Barnes?
Cliff Barnes adına çalıştığını söyledi.
Je suis le chauffeur de Mr Barnes.
Bay Barnes'ın şoförüyüm.
Que voulez-vous exactement à Mr Cliff Barnes?
Bay Cliff Barnes'tan tam olarak ne istiyorsunuz?
Il a dit être le chauffeur de Cliff Barnes.
Evet, Cliff Barnes'ın şoförü olduğunu söylüyor.
Phillip Barnes.
Phillip Barnes.
Dis moi ce que je dois savoir à propos de Barnes.
Barnes'la ilgili bilmem gerekenleri söyle.
Dexter, et si Barnes avait pris une photo de toi? - Deb
Dexter, ya Barnes senin fotoğrafını da çekmişse?
Si Barnes a été tué par le boucher... alors sa tête devrait se trouver sur une de ces photos.
Barnes, Kasap tarafından öldürülmüşse... Yüzü bu fotoğraflarda çıkabilir.
Lui et Barnes préparent quelque chose, et je veux savoir quoi avant que Sue Ellen s'en mêle.
Barnes ile birlikte bir şeyle ilgileniyorlar Sue Ellen atlamadan önce bunun tam olarak ne olduğunu bilmek istiyorum.
Le Juge Barnes a immédiatement excusé le juré, qui sera remplacé par un suppléant.
Yargıç Barnes jüri üyesini yerine bir başkası gelmek üzere davadan aldı.
ET pourquoi quitter vous Hockney et Barnes?
Hockey Barnes'dan neden ayrılıyorsun?
Harmon, et le juge Barnes.
... Harmon, ve Yargıç Barnes ile konuştum.
M Barnes est très content que vous vouliez vendre votre intérêt en si peu de temps.
Kısa süre içinde, menfaatinizden vazgeçmeye istekli olmanızdan Bay Barnes çok memnun.
M. Barnes sait exactement comment les gérer.
Bay Barnes, nasıl başa çıkılacağını kesinlikle biliyor.
Ainsi, ce qui est notre premier mouvement, Ms. Barnes?
Pekâlâ, ilk hamlemiz nedir Bayan Barnes?
Elle critiquait toujours Nelson Barnes, en disant qu'il était à la merci des dirigeants, et qu'il ignorait le bien être de ses électeurs.
Her zaman Nelson Barnes'ı aşağılayıp adamın satılmış olduğunu ve yandaşlarının bunu görmezden geldiğini söylüyordu.
Nelson Barnes... Président du syndicat en exercice, dirigeant de l'ATSU.
- Görevdeki sendika başkanı TVNB'yi yönetiyor.
Tu sais, si elle avait vraiment des preuves que Barnes chouchoutait les dirigeants, ça pourrait lui coûter son élection.
Barnes'ın ve yönetim kurulunun başka işler çevirdiğine dair gerçek kanıtı varsa bu, ona yaklaşan seçime mal olabilir.
Ca marche. Allons parler à Barnes.
- Gidip Barnes ile konuşalım bakalım.
Parlez-vous par experience Mr.
Tecrübeye dayanarak mı konuşuyorsunuz Bay Barnes?
Jeremy Barnes, vous êtes en état d'arrestation
Jeremy Barnes, tutuklusun.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]