Translate.vc / francés → turco / Batter
Batter traducir turco
32 traducción paralela
Desmond sort du rectangle du batteur.
Desmond batter box etrafını turluyor.
La maison volent, Le traite, et encore, batter pour le titre honorifique de la maison de vie commune cultivée.
Tanrım! Bu apartman hayatı! Soyarlar, isim takarlar!
A ce stade de la demi-finale de cricket lnde-Angleterre, les Anglais s'apprêtent à batter.
Hindistan ve İngiltere arasında oynanan final maçı devam ediyor.
Aucun adversaire n'a pu batter sur les lancers de Moose.
Moose vuruş üzerine çalışıyor.
tu dois batter le mec, pas que ses pièces.
Kişiye karşı, bana karşı, rakibine karşı oyna.
Pour tenter de l'en empêcher, Matt Crane, qui batte à la place de Babe Nardini, puis Jesus Cabrillo. Ken Strout, une batte à la main sur le banc desjoueurs, va sans doute batter à la place de Jaime Ruiz.
Yolunda duran tek şey ise, Babe Nardini yerine vuruş yapacak Matt Crane sonra Jesus Cabrillo ve şu anda kulübede gördüğümüz, elinde sopasını tutan ve Jaime Ruiz yerine vuruculuk yapacak olan Ken Strout.
Pas facile de regarder huit reprises depuis le banc et d'essayer ensuite de batter quand on est froid.
Sekiz seri boyunca kulübede oturup olanları izledikten sonra bu soğuk havada sahaya çıkıp sopa sallamak zor olmalı.
Mais il faut tenter de batter la première balle, car ce sera peut-être la seule.
Ama erken bir vuruş yapıp saha avantajını almazsan kalan atışlarda bir daha sopayı göremeyebilirsin.
- ça marche. Ken Strout est dans le cercle d'attente, il va batter à la place de Jaime Ruiz.
Sahaya genç Ken Strout çıkıyor Jaime Ruiz yerine vuruculuk yapacak.
Bucky Dent va batter.
Bucky Dent çıkıyor.
Voilà dans quel ordre vous irez batter.
Vuruş sırasını söylüyorum.
Bhuvan S'ils continuent à batter comme ça... il va falloir faire quelque chose.
Bhuvan, böyle vurmaya devam ederlerse... Bir şey yapmak zorundasınız.
Nous devrons batter prudemment et calmement.
Biz altımız dikkatlice ve sakince vurmalıyız.
C'est à toi de batter.
Sen vuracaksın.
Laissons l'estropié batter.
Sakat olan sopaya geçsin.
Voila dans quel ordre vous irez batter.
Vuruş sırasını söylüyorum.
Bhuvan S'ils continuent a batter comme ca... il va f alloir f aire quelque chose.
Bhuvan, böyle vurmaya devam ederlerse... Bir şey yapmak zorundasınız.
C'est a toi de batter.
Sen vuracaksın.
Merci de nous retrouver pour notre programme special avec le gouverneur Hardin.
"Batter's Box" tan yeniden merhaba. Vali Hardin'le yaptığımız dört bölümlük özel programa devam ediyoruz.
Steve n'a pas eu l'air de se plaire à batter.
Steve vuruş kafeslerinde pek eğlenmişe benzemiyor.
C'est à Jin de batter.
Aman tanrım! Gedan : Kılıcı alttan savurarak savunma yapan bir kılıç duruşu
Prochaine à batter, Fuu, le seul membre féminin.
- Başlayalım!
C'est à Jin de batter. Premier lancer.
Jin ilk atışı karşılamak için hazır!
C'est à l'amiral Joy Cartwright de batter.
Sıradaki vurucu amiral Joy Cartwright!
J'aime bien batter, mais... le soleil se lève.
Vuruş egzersizi için teşekkürler ama güneş doğuyor.
Batter des pieds. Lever les mains- - "
Tekmelemeye devam et.Eller... "
Dans Malaar, vous construisez un royaume et vous vous batter pour dominer le monade
Malaar'da bir krallık kuruyorsun ve dünya hakimiyeti için savaşıyorsun.
Maintenant c'est à moi de batter, techniquement
- Ama teknik olarak şimdi vuruş yapmak üzereyim.
Qu'en dis-tu, bébé?
- Hadi, Grace. - Batter up!
Allez, ptit singe, sois un batteur, sois un batteur.
Haydi, bebeğim, batter up batter up.