Translate.vc / francés → turco / Bird
Bird traducir turco
760 traducción paralela
Dorothy Bird, la postière, Susan Cummings, Polly Finn.
- Tabii ki. Dorothy Bird var. Posta işleriyle uğraşıyor.
Dorothy Bird?
- Dorothy Bird sen misin?
Fee Baker, Susan Cummings, Dorothy Bird, Polly Finn, Gwladys Swinton et moi.
Fee Baker, Susan Cummings, Dorothy Bird, Polly Finn, Gwladys Swinton ve ben.
C'est très amusant. Car je m'appelle Mlle Bird.
Bu çok komik çünkü ben Bayan Bird'üm ( Kuş ).
Retournez travailler immédiatement!
Hemen işinizin başına dönün Bayan Bird ( Kuş ).
Je dois vous remettre ça de la part de Mlle Bird.
Sanırım Bayan Bird diye biri bunu size vermemi istedi.
La pauvre!
Zavallı Bayan Bird.
Avec lui, on entre facilement au Blue Bird.
Mavi Kuşun kulisinde gezinip durur.
Une fille du Blue Bird s'est suicidée.
İntihar! Hostes Bluebird.
Le Blue Bird était hypothéqué.
Bluebird çok borçlanmıştı.
Une jolie petite maison avec deux autos : une blanche et une bleue.
Orada küçük şirin bir ev var, ayrıca beyaz bir Merc ve mavi bir T-bird.
- Bonjour, Mme Bird!
- Günaydın Bayan Bird!
Au revoir, Mme Bird.
Güle güle Bayan Bird.
Je suis arrivé juste après que vous ayez appelé Mme Bird de chez Mendel.
Sonunda sen Mendel'den Bayan Bird'ü aradıktan sonra burayı aradım.
Où Mme Bird a-t-elle mis mon courrier?
Bayan Bird mektuplarımı nereye koydu acaba?
Bird-1 prêt à décoller.
Kuş 1 hazır durumda.
Bird-1 à position de lancement.
Kuş 1 kalkış konumuna.
Bird-1 à Base.
Kuş 1'den üsse. Ayrılma tamamlandı.
Faites exploser Bird-1 après l'interception.
Amerikalıları yakalar yakalamaz onları havaya uçur.
Base appelle Bird-1.
Üs, Kuş 1'i arıyor.
Je veux dire, comment le prendriez vous, si un Hindou comme moi, venait et dessinait une moustache et une barbe à votre Larry Bird.
Anlatmak istediğim, eğer benim gibi bir Hintli gelip Lady Bird'ünüze bıyık ve sakal çizmiş olsa siz ne hissedersiniz?
Le compte à rebours continue.
Early Bird Gazetesi'nin bu nüshası...
Bonté divine, l'aîné de Mme Newman ne s'est jamais inquiété pour le chat quand il est parti faire "Doux Oiseaux de jeunesse".
Bayan Newman'ın oğlu Sweet Bird of Youth'da oynarken kediyi dert etmemişti.
♪ The Mentalist 6x22 ♪ Blue Bird Diffusé le 18 mai 2014
Çeviren : At _ Kafası. İyi Seyirler Dilerim.
Il y a un hotel Blue Bird sur l'Islamorada dans les Keys.
Islamorada anahtarlarında mavi kuş köşkü var.
- The bird fly high in the sky.
Hava ne kadar da güzel!
Appartement de Carol Hanocheck, serveuse intermittente au cabaret Bird of Paradise.
Carol Hanichek'in dairesi. Carol, Bird of Paradise Gösteri Evi'nde garsonluk yapıyor.
Vous avez vu une blonde dans une T-Bird blanche?
Beyaz Thunderbird'lü bir sarışını tanıyanınız var mı?
Il veut qu'on fasse jouer une chanson pour une blonde dans une Thunderbird, dans une T-Bird blanche.
Bir sonraki şarkıyı Thunderbird süren... sarışın bir genç hanım için çalmamı istiyor. Anlayacağınız beyaz bir TKuşu.
- Tu conduis une T-Bird blanche?
- Beyaz Thunderbird mü kullanıyorsun?
Schwein bird! ( Sale oiseau! )
Schwein bird!
- Tu as des oiseaux mouchetés?
- Sende hiç Speckled Bird var mı?
Mother Bird à Convoi Missile.
Anne Kuş'tan Füze Konvoyu'na, tamam.
Convoi Missile à Mother Bird, parlez.
Füze Konvoyu'ndan Anne Kuş'a, dinliyorum.
Des jouets Muppet, vous savez, Ernie et Big Bird et cette grenouille.
Bir kaç Muppet oyuncağı - bilirsin, Ernie, Büyük Kuş ve şu kurbağa.
Personne n'y touche, compris?
- Okuman yok mu? T-Bird yazıyor.
Ça veut dire T-Bird. Ça veut dire nous.
- Burası özel bölge sınırı.
Il y a un truc que tu piges pas. Stéphanie est une "Rose".
T-Bird değilsen, ki değilsin, bakabilirsin ama dokunamazsın.
Si, comme toi, on n'est pas T-Bird, on peut regarder mais pas toucher.
Michael, yerinde olsam bakmazdım bile.
A ta place, je regarderais même pas.
Tamam, nasıl T-Bird olabilirim peki?
Marchand de sable, apportez-moi le rêve
- T-Bird gibi yürüyüp, konuşuyoruz
Pour satisfair'votre appétit Je connais l'endroit où toujours
T-Bird gibi yürüyüp, konuşacağız bu gece
Pourvu qu'elle ait de gros nichons Moi, je les aim'toutes et elles me l'rendent
T-Bird gibi yürüyüp, konuşacağız bu gece
Mais ils ont dit que vous alliez amener une étrangère, pas une T-bird. Oui, je sais.
Bize güzel bir iş getireceğiniz söylendi böyle bir araç değil.
Quand vous êtes entré, je vous ai pris pour Larry Bird.
Buraya ilk geldiğin anda, senin Larry Bird olduğunu düşünmüştüm.
Tu sais qui est "Bird"?
"Bird" ü duymuş muydun?
Cabaret Blue Bird
MAVİ KUŞ KABARESİ
Comment on devient T-Bird, alors?
Aslında...
Les Ti-Beurres.
Bu akşam T-Bird gibi yürüyüp, konuşuyoruz
Marche et parle comme un T-Bird
Sonra görüşürüz.
Qu'est-ce que tu veux?
Üzerindeki mont, T-Bird'e ait.