English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / francés → turco / Bluetooth

Bluetooth traducir turco

146 traducción paralela
Comment soutenons-nous Bluetooth, comment soutenons-nous 3G...
Bluetooth'u nasıl destekliyoruz, 3G'yi nasıl destekliyoruz...
Vous gardez le contact avec vos amis, grâce à ce bracelet communicateur vidéo, via les réseaux téléphoniques mondiaux Bluetooth.
Bu Bluetooth telefonun iletişim bilekliği sayesinde... yüzyüze iletişim kurabilirsiniz.
Bluetooth, Wi-Fi, portables, UHF, VHF, produits digitaux courants.
Bluetooth, Wi-Fi, cep telefonu, UHF, VHF, bütün dijital yayın yapan sistemler.
En parlant de technologie, mon Bluetooth détecte le palm d'Amelia.
Teknolojiden bahsetmişken,... Bluetooth bağlantım Amelia'nın cep bilgisayarının, yakında olduğunu söylüyor.
On le connecte à un PDA pour l'utiliser comme un clavier classique.
Bluetooth ile cep bilgisayarına aktarılınca hakiki klavye oluyor.
Comme des connexions Bluetooth, mais tout le monde est connecté ensemble.
Bluetooth gibi fakat herkes aynı anda bağlanıyor.
Le Bluetooth. Vous parlez juste dans cette petite machine, là et elle imprime immédiatement sur le bureau.
Makineye okuyorsun, anında kâğıda basıyor.
Eh bien, en fait, le Bluetooth était l'idée du Dr. Pratt.
Aslında o cihazı kullanmak Doktor Pratt'in fikriydi.
C'est mon Bluetooth.
Bluetooth arkadaşım.
J'ai le bluetooth, alors ça capte partout.
Bluetooth'u var yani şebekeyi bulur.
On trace ton Bluetooth.
Senin Bluetooth'a bağlandık. İzlemeye al.
Ils dépensent 50 millions $ sur toi, et ils n'optent même pas pour du bluetooth.
Senin üzerine 50 milyon dolar harcadılar ama bir bluetooth'un bile yok.
Il faut que tu prennes ton portable, et que tu actives le Bluetooth.
Telefonunu almanı ve Bluetooth'u açmanı istiyorum.
Ma chérie, sois gentille et coopère avec ton père, et tante Stella va t'offrir un joli BlackBerry avec Bluetooth.
Peyton, tatlım, bugün uslu bir kız olup babanla işbirliği yaparsan Stella teyzen sana Mavidiş'li bir BlackBerry alacak.
Mais toi tu as une oreillette Bluetooth, l'un des appareils les plus vulnérables que l'homme ait connus.
Bluetooth'lu cep telefonu kullanıyorsun bilinen en hassas cihazdır.
Hey, Frank, vous connaissez quelque chose à la technologie Bluetooth?
Bluetooth teknolojisi hakkında bir bilgin var mı Frank?
- C'est quoi un Bluetooth?
- Bluetooth da ne?
- Il a le Bluetooth?
- Bluetooth'u falan var mı?
Et bien, une voiture comme celle-là devrait avoir un GPS que je parie est équipée du Bluetooth.
Böyle bir arabanın yön bulma sistemi Bluetooth'a bağlıdır.
Bluetooth pour qu'un conducteur puisse parler en mains libres sur son portable?
Sürücü ellerini kullanmadan cep telefonuyla konuşsun diye. Katil cep telefonunu arabayla senkronize ettiyse yön bulma sisteminde kaydı vardır. Evet.
Il était équipé du Bluetooth, qui s'est relié à votre téléphone portable.
Bluetooth'a bağlı. O da cep telefonuna bağlı.
Mini-caméra sans fil et casque Bluetooth.
Sorun değil. Kablosuz mini-kamera ve Bluetooth kulaklık.
Elle passe son temps avec des ados, et un bluetooth la rend dingue?
Bütün gününü 13 yaşındaki çocuklarla geçiriyor ama bir bluetooth kulaklığı mı çıldırtıyor?
La plus petite oreillette au monde.
Ah. Dünyanın en küçük bluetooth'u.
Bluetooth?
Bluetooth mu?
Bluetooth?
Bluetooth?
- Bien sûr. Bluetooth, c'est une galère.
Şu bluetooth'a bir türlü kafam basmadı.
- Un synthétiseur texte-parole Bluetooth.
- Harf okuma vericisi.
On y met le Bluetooth!
Bluetooth ekleriz.
Génial. Les hommes adorent le Bluetooth.
Erkekler Bluetooth'u sever.
Vous voulez faire des barrettes avec le Bluetooth?
Durun bir dakika. Bluetooth'lu saç tokası mı yapmak istiyorsunuz?
Les lesbiennes doivent adorer le Bluetooth.
Bahse varım lezbiyenler Bluetooth'a bayılıyordur.
Le père de Romy, on croirait un mec des TIC, il a chopé le transfert d'un fichier en bluetooth.
Romy'in babası Bay Lee de bilgi teknolojisi ustası falan. Bluetooth üzerinden dosya paylaşım programı ile bizi birbirimize bağladı falan.
Ça a coupé mon appel.
Anladım ki aracımdaki bluetooth ile bağlantılı olduğundan aramayı otomatik olarak kesmişti. Birden bire görüşmem kesildi.
Vos portables partagent automatiquement vos fichiers media par Bluetooth, vrai?
- Telefonlarınızın bluetooth aracılığı ile otomatik dosya paylaşımı yaptığını söylemiştin, değil mi?
Non, pour le Bluetooth de ma voiture.
Hayır, arabamdaki bluetooth için.
Le Bluetooth sur un cellulaire, par exemple, est un moyen facile... d'envoyer de l'information sans fil sur de courtes distances.
Mesela, bir cep telefonundaki bluetooth, kısa mesafede, bilgileri kablosuz şekilde..... aktarmanın en iyi yoludur..
{ \ pos ( 192,230 ) } Parce que j'ai les mains libres.
Ellerim boşta oluyor. Cinsel bluetooth gibi.
Attendez. Elle passe son temps avec des ados, et un bluetooth la rend dingue?
Bütün gününü 13 yaşındaki çocuklarla geçiriyor ama bir bluetooth kulaklığı mı çıldırtıyor?
On dirait ton truc bluetooth.
Bluetooth kulaklığa benziyor. Hayır, hayır, hayır.
Une puce Bluetooth
Bluetooth / Wi-Fi karması bir çip.
- Wi-Fi qui capte le trafic local et le transmet via un réseau à courte portée.
Yerel bluetooth trafiğini yakalıyor ve onu kısa menzilli bir şebeke vasıtasıyla geri gönderiyor.
Elle se connecte à un téléphone qui en appelle un autre.
- Bluetooth bir cep telefonuna bağlı, değil mi? - Evet. - Başka bir cep telefonu aranıyordur.
- c'est comme un bluetooth.
- Bluetooth gibi.
Un problème de synchronisation, comme avec le Bluetooth sur un cellulaire.
Senkron yok. Bluetooth cihazının telefonunu bulamaması gibi.
Un Bluetooth pour le cerveau.
Beyin Bluetooth'u.
Uh-huh! Nokia! Bluetooth!
Nokia, Bluetooth, sen konuşmaya devam et, ben de edeyim efendi Raj, demek istiyor ki kalbin kırılıyor!
Bluetooth.
Bluetooth.
C'est un Sony Ericsson.
- Bluetooth var mı?
- Bluetooth?
- Tabii ki var.
Tout est meilleur avec le Bluetooth.
Penny, her şey Bluetooth ile daha iyidir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]