Translate.vc / francés → turco / Bricks
Bricks traducir turco
45 traducción paralela
- Bricks Marlin.
Bricks Marlin.
Moi, c'est Bricks.
İsmim Bricks.
Bricks.
Bricks.
C'est clair, Bricks?
Bu konuda anlaştık mı Bricks?
Je l'ai dit des milliers de fois : Bricks.
Sana milyonlarca kez söyledim, Bricks.
- Bricks.
- Bricks.
- Hé, Bricks.
- Hey Bricks.
Mon pote Bricks va leur faire bouffer le tapis.
Adamım Bricks suratlarını ringe vurmaya hazır.
Kenny Wangler "Bricks"!
Kenny "Bricks" Wangler!
Beau coup, Bricks.
Bricks, güzeldi adamım.
Bricks, merde!
Bricks!
C'est Bricks!
Kahrolası, Bricks!
Bricks, tu viens?
Bricks, var mısın?
Bricks, tu viens?
Bricks, geliyor musun?
Tu sais, Bricks et Junior sont morts.
Biliyorsun, Bricks ve Junior öldüler.
Michael Stone, dit "Mickey Bricks".
Michael Stone. Mickey Bricks olarak da tanınır.
Mickey Bricks croit qu'il est plus malin que nous, qu'on ne l'attrapera pas.
Mickey Bricks bizden akıllı olduğunu ve onu yakalayamayacağımızı düşünüyor.
Mickey Bricks est sorti.
Mickey Bricks çıkmış.
On sait que Mickey Bricks n'a pas les fonds pour ce coup.
Bildiğimiz kadarıyla Mickey'nin böyle bir işe yetecek parası yok.
Au dernier coup de Mickey Bricks.
Mickey Bricks'in son işine.
Quand j'ai l'opportunité d'affronter le grand Mickey Bricks, je ne peux pas la rater.
Büyük Mickey Bricks ile kapışma şansını elde edince. Bu kaçırılmayacak bir fırsat dedim.
Il obtient alors ce dont il rêvait : il est l'homme qui a surpassé Mickey Bricks.
En önemlisi ise en çok arzu ettiği Mickey Bricks'i alt etmiş bir adam olmayı başarıyor.
Le grand Mickey Bricks craque pour une cible.
- Büyük Mickey Bricks. - Geri adım atıyor.
Stacie Monroe, Albert Stroller, "Trépied" Morgan, et le grand Mickey Bricks.
Stacie Monroe, Albert Stroller, "Three Socks" Morgan... ve büyük Mickey Bricks.
Tu ne fais que mettre ton talent au service de Mickey Bricks, pour gonfler sa réputation.
Mickey Bricks iyi göstermek için yeteneğini kullanması Onun şöhretini büyüteceksin.
voici le grand Mickey Bricks, arnaqueur extraordinaire...
- Olmaz, dostum, kararları ben vermiyorum. Pekâlâ, yani, birisi sana yardım ediyor...
Gordon Bricks, dit "Brixter", et Freddy Wilson.
Gordon Bricks, diğer adıyla "Brixter" ve Freddy Wilson.
Une Silver Steel, deux vitesses, avec dents de 1,5 centimètre.
Bricks'n stridin'. Iki atar. Ozel yapim.
Dans la nature, un cheval ne va pas vous offrir son sabot à moins qu'il ait confiance.
"I'm useless" "as a car on bricks"
Malheureusement, Jeff Bicks découvrit très vite qu'il faudrait bien plus qu'un boulot...
Ama ne yazık ki Jeff Bricks karısının yakınmaması için...
Voilà comment se termina le mariage malheureux de Jeff et Daphne Bicks :
İşte Jeff ve Daphne Bricks'in mutsuz evliliği, böyle sona ermişti.
Il n'a jamais pris moins de 50 bricks.
Elli bin dolardan az değeri olan hiçbir şey çalmamış.
Et même si ils avaient l'air de pouvoir sortir tout droit de notre quartier, les Briques Rouges, Ils avaient quelque chose de différent.
Bizim mahalle, Red Bricks'ten... gibi dursalar da onlar... bize çok farklı geliyorlardı.
On s'envolait des Briques Rouges tâter la route en-dehors de la ville, avec un cockpit plein de fumée d'herbe et nos poches remplies d'Exta'et de speed, on s'éclatait.
Red Bricks'ten uçarcasına çıkıp otla dolu bir kokpit ve hapla dolu ceplerimizle yola koyulmuştuk. Kesinlikle keyfimiz gıcırdı.
Eh bien, essaye Red Bricks Ste?
"Red Bricks Ste" yi deneseniz?
Alors, ça c'est des bricks avec du persil, de la pastilla, de la Tchoutchouka, de la méchouia, du caviar d'aubergines,
Elbette, bayan. Şimdi, bu, maydanozlu tuğla. Bunlar da, pastilla, çukçuka, meçuia, patlıcan havyarı zaaluk ve küçük bir havuç salatası.
Bricks, Henderson, Matthews... aux étages supérieurs, soyez minutieux.
Bricks, Henderson, Matthews. Siz üst katlara bakın. En ince ayrıntısına kadar arayın.
Bricks mesure au moins 1.9m.
Brick, en azından 1.87 metre.
Nibble-O's, Choco-bricks, Apple-flats, Strawberry Trifles,
Barlar, külçe çikolatalar, elmalı kurabiyeler, çilekli tartlar atıştırmalıklar, ezmeler.
Quand tu dis disparu, tu veux dire comme... les disparus 1-800 sur les bricks de lait, comme, sa femme qui me demande pourquoi je l'ai fait venir pour un interrogatoire.
Kayıp derken... Siktiri boktan süt kartonunda resmi olanlar gibi. Karısı onu niçin sorguya aldığımı soruyor.
Tout ce que je veux c'est cette récompense de 10 000 dollars. Pas 5 000. C'est ce que j'ai dépensé pour acheter ces bricks.
5.000 dolarlık ödüle değil 10.000 dolarlığa ihtiyacım var.
- Bricks Marlin.
- Bricks Marlin.
Pour les bricks de lait.
Karton süt fışkırma işi!
- Un problème? - Oui, ce type est un crétin!
Efsanedir, bunu bir yere yaz, bu da harika Mickey Bricks olağanüstü bir dolandırıcıdır, herkes arasında...