Translate.vc / francés → turco / Bunting
Bunting traducir turco
139 traducción paralela
"Le diable a d'autres chats à fouetter, Mme Bunting."
Tedbir, paradan daha önemli şeyler içindir, Bayan Bunting.
Camping "Le Pinson".
The Corn Bunting kamping.
Mme Bunting!
Bayan Bunting!
- Mme Bunting!
- Bayan Bunting!
Pour indiquer un bunt?
Bunting vuruşu mu gösteriyor?
Oui, il va faire un bunt.
Evet, Bunting vuruşu yapıyor.
- Non, Adam Bunting.
- Yok Adam Bunting idi
- Adam Bunting?
- Adam Bunting?
- Il n'y a pas de coup amorti au kickball, Kreamer.
Kickballda Bunting yok, Kreamer.
Bunting, aidez ces agents à suivre ces traces.
Bunting! Ajanlara izleri takip konusunda yardım et.
Ellen Bunting.
Ellen Bunting.
Joe Bunting.
Pekala, sıradaki isim Joe Bunting.
- Mme Bunting?
- Bayan Bunting?
Bunting et vous travailliez les nuits du 14 et du 17 mars?
Siz ve Bay Bunting geçen hafta 14 ve 17 mart geceleri çalıştınız mı?
Bunting est Tumblety, et le sac est là-bas.
Bunting, Tumblety. O siyah çanta da misafirhanede. Bundan eminim.
Rien n'indique que c'est Bunting.
Chandler, elimizde Bunting'le bağlantı kuracak veri yok.
Trouvez le vigile, Joe Bunting.
Orada bir güvenlik görevlisi var, adı Joe Bunting.
On cherche Joe Bunting.
Joe Bunting'i arıyoruz.
Bunting a disparu.
Bunting kayıp efendim. Yerini bilen yok.
Ce matin, la police de L.A. et le F.B.I., en collaboration avec le bureau du shérif de West Hollywood, ont arrêté Ellen Bunting, à son domicile de Whitechapel Street.
Bu sabah 2.30'da Los Angeles polisi ve FBI Batı Hollywood Şerif Karakolu'ndaki Los Angeles ilçe şerifleriyle birlikte Bayan Ellen Bunting'i
Elle subira des tests psychologiques...
Bayan Bunting kapsamlı bir psikolojik incelemeye...
- Surtout avec Tolman Bunting.
- Genelde bir adamla. Tolman Bunting.
Pourquoi avez-vous un garde du corps armé, M. Bunting?
Neden silahlı bir korumanız var, Bay Bunting?
M. Bunting, si vous ne collaborez pas à 100 % avec nous, les policiers de la CCU fouilleront votre bureau dans l'heure.
Bay Bunting, bizle eksiksiz bir iş birliği yapmazsanız bir saat içinde CBI'nın bilgisayar suçları birimini buraya getireceğim.
Noah les détestait. Nous savons que vous travaillez sur un projet pour Tolman Bunting.
Tolman Bunting için bir proje üzerinde çalıştığını öğrendik.
Tu as parlé à Tolman?
Tolman Bunting'le konuştun mu?
Bunting aura perdu avant le déjeuner, vu sa façon de jouer.
Bunting böyle oynarsa öğle yemeğinden önce teslim olacak.
Ce n'est pas drôle, M. Bunting.
Burada şaka yapmıyoruz, Bay Bunting.
Le procureur insiste pour que je laisse partir Bunting.
Başsavcı Bunting'i bırakıp bütün suçlamaları düşürmemizi söylüyor.
- C'est un casseur de code fabriqué par Noah pour M. Bunting en échange de 2 millions de dollars.
Noah'ın tasarladığı kod çözücü bir cihaz. 2 milyon dolar karşılığında Bay Bunting için tasarladı.
- Un chèque de banque fera l'affaire. - Oui.
Eminim banka çeki de geçerli olur, Bay Bunting.
Quand on était jeunes, je l'appelais toujours mon petit passereau.
Küçükken onu Buntinkina ya da Bunting ( kiraz kuşu ) diye çağırırdık.
Le pire tueur en série d'Australie, John Bunting, coupable de 11 meurtres, est condamné à perpétuité.
Avustralya'nın en kötü seri katili John Bunting on bir kişiyi öldürmekten Mahkûm oldu ve ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı.
- C'est pas la vieille Bunting qui s'est fait virée du rayon Mode?
İşten atılan yaşlı Bunting değil mi o?
- Bonjour, Mademoiselle Bunting.
Merhaba Bayan Bunting.
Et bien... Je vous souhaite bonne chance Mademoiselle Bunting.
Pekala, size iyi şanslar Bayan Bunting.
Et comment va-t-elle, Mlle Bunting?
Peki anneniz nasıl Bayan Bunting?
C'est Mlle Bunting.
Sorun Bayan Bunting.
- Bonjour, Mlle Bunting. - Mlle Millar, n'est-ce pas?
- Çevrilmemiş altyazı -
Alors, puis-je autoriser Mle Bunting à revenir, et fermer les yeux sur ces travailleurs du quai de chargement?
O halde Bayan Bunting'in dönmesine de mi izin vereceğim, hatta yüklemeci hırsızların da?
C'est mademoiselle Bunting.
Bu Bayan Bunting.
- Mlle Bunting, qui était au rayon Mode.
Bayan Bunting, moda bölümünün...
- Je sais qui est Mlle Bunting.
- Bayan Bunting'in kim olduğunu biliyorum.
Je ne veux pas finir comme Mlle Bunting, sans mari, sans enfant, avec personne pour veiller sur elle.
Sonumun Bayan Bunting gibi olmasını istemiyorum. Kocası yok, çocukları yok, ona bakacak kimsesi yok.
- La situation de Mlle Bunting est assez inhabituelle.
Bayan Bunting'in durumu alışılmadık bir sey.
M. Selfridge a refusé de donner des références à Mlle Bunting.
Korkarım Bay Selfridge Bayan Bunting'e referans yazmayı reddetti.
Navré, Mlle Bunting, mais M. Selfridge a refusé.
Üzgünüm Bayan Bunting ama Bay Selfridge hayır demiş.
Il s'agissait de Mlle Bunting.
Bayan Buntingmiş.
Merci.
Teşekkür ederiz Bayan Bunting.
Tolman Bunting.
Valiquettes'den çok uzakta olmayan "The Puzzle Nook" adında bir dükkanı var. Tolman Bunting.
♪ Bye-bye, baby bunting... ♪ Viens ici.
Buraya gel.