English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / francés → turco / Cheeseburgers

Cheeseburgers traducir turco

199 traducción paralela
Tacos, enchiladas, piments farcis, cheeseburgers, hamburgers spéciaux, hot-dogs, chips nature, chips aux épices.
Tako, enchilada, tavada çili, çizburger, bonus burger sosisli sandviç, patates kızartması, baharatlı patates- -
Je ferai encore des cheeseburgers pour tes petits-enfants.
Herhalde torunlarına da çizburger yapıyor olacağım.
Tes cheeseburgers me manquent depuis des semaines.
Haftalardır çizburgerinden yemedim.
2 hamburgers, 2 cheeseburgers, 4 cocas.
4 çizburger, 4 kola.
Je peux avoir deux cheeseburgers à emporter et un thé glacé?
İki çizburger ve bir bardak buzlu çay alabilir miyim? Evet, tamam.
- Cheeseburgers et cocas.
- İki çizburger, iki kola.
C'est lui qui me refile les cheeseburgers.
Bana çizburgerini o verecek. Nasıl pişmiş istersin?
Encore plus de cheeseburgers.
Parayı geri almamız lazım. Siktir.
Il a pu rentrer chez lui et fêter avec deux cheeseburgers.
Belki de eve gidip bu olayı birkaç hamburgerle kutlamıştır.
Nous pouvons obtenir du poulet, frit, cheeseburgers.
Kızarmış tavuk ve çizburger de yiyebiliriz. Bağışlar?
2 cheeseburgers Double Continental, 2 frites et 2 milk-shakes au chocolat.
Evet. İki tane Double Continental çizburger ve iki patates. - İki çikolatalı milkshake.
J'ai pris 2 double cheeseburgers, deux frites, un coca, un Sprite et une orange Du poulet et des chips.
Ben iki duble çizburger yedim. İki kızarmış patates, bir kola, bir Sprite, bir portakal, tavuk ve patates.
Je peux faire des cheeseburgers.
Cheeseburgere devam edebilirim.
Trois cheeseburgers, deux grandes frites... deux milk-shakes et un grand Coca.
Üç cheeseburger, 2 büyük patates kızartması 2 çikolatalı süt ve büyük bir Coca-Cola.
J'ai des cheeseburgers.
Lanet olsun. - Sana çizburger aldım dostum.
J'ai de beaux double cheeseburgers.
- Şuna bak dostum. Çizburgerim var.
C'était gentil à eux, ces cheeseburgers.
Bize çizburger yapmaları çok nazikçeydi.
Cheeseburgers.
Çizburger.
Comme les cheeseburgers.
Peynirli büyük hamburger.
Ce ne sont que des cheeseburgers.
Sadece çizburger sipariş ediyordum, anne.
Ils veulent cheeseburgers, loto et télé.
Onlar çizburger, loto ve TV isterler.
J'ai des cheeseburgers.
Dostum - Nedir? - Hâla bakire misin?
Tu manges bien des cheeseburgers?
Çizburger yerken üzülür müsün?
Des cheeseburgers enveloppés dans du papier alu.
Teneke kutuda küçük çizburgerler yedi.
La solitude et les cheeseburgers ne font pas bon ménage.
Yalnızlık ve çizburger, tehlike bir karışım.
Il n'y a pas de cheeseburgers.
Hiç çizburger yok.
Tu penses qu'on pourrait avoir deux cheeseburgers... et du cherry Coke?
Acaba iki çizburger ve vişneli kola alabilir miyiz?
Deux cheeseburgers, deux cherry Cokes.
İki çizburger, iki vişneli kola.
Il n'y a plus de cheeseburgers.
Hiç çizburger yok.
On veut deux cheeseburgers
İki çizburger ve...
2 cheeseburgers et un beignet aux pommes.
Bana iki çizburger ve biraz da acılı meze.
Les gens peuvent manger des cheeseburgers n'importe où.
Evet? İnsanlar başka yerlerde de cheeseburger yiyebilirler, tamam mı?
Si on commande 2 cheeseburgers ils offrent une portion de frites.
Eğer iki tane cheeseburger alırsak, bedavaya patates kızartması veriyorlar.
Amener des chiens, les nourrir de cheeseburgers...
Camdan köpek sokmak ve onları çizburger ile beslemek...
Des cheeseburgers?
Çizburger mi dediniz?
Trois cheeseburgers, trois frites et trois gâteaux à la cerise.
Üç çizburger, üç kızarmış patates ve üç vişneli tatlı.
Cheeseburgers, frites.
Çizburger ve patates kızartması,
Bébé, on te donnait des cheeseburgers.
Bebekken sen her gün hamburgerle beslendin.
vous allez entrer dans le resto, vous installer au comptoir, et commander 6 cheeseburgers chacun.
Lewis... ikinizin de içeri girmesini istiyorum. Tezgahın başında oturacaksınız. Altışar tane çizburger siparişi vereceksiniz.
Douze... cheeseburgers, s'il vous plaît.
On iki çizburger lütfen.
Donc, ce sera 4 triples cheeseburgers et 4 méga frites.
Bu yüzden bize 4 tane peynirli üçlü hamburger ve 4 büyük kızarmış patates.
Ils vont diner avec nous. Donc, ce sera 6 triples cheeseburgers... et 6 méga frites.
Onlar da bizimle yiyecek... ve 6 tane üçlü hamburger gerekli.
Deux doubles cheeseburgers au bacon, dont un avec cornichons.
Evet. İki tane çiftli salamlı hamburger, baharatlı olanlardan. Teşekkürler.
Quand les cheeseburgers seront-ils prêts? Tu dois avoir un mari super.
Çok harika bir kocanız olmalı.
Et vous ne prenez pas 3 cheeseburgers par jour avec frites si vous l'avez.
Mide kanseriysen her gün hamburger ve kızarmış patates yemezsin.
- Dans ce cas, un autre cheeseburger. - Deux cheeseburgers!
- Öyleyse, ben bir hamburger daha alayım.
On peut avoir deux cheeseburgers, sans ketchup, et deux sans cornichons?
İki tane ketçapsız ve turşusuz çizburger alabilir miyiz?
On a commandé deux cheeseburgers sans ketchup, et ceux-là en ont.
İki tane ketçapsız çizburger istedik, ama bunların üzerinde ketçap var.
Je croyais que vous aviez dit deux cheeseburgers avec ketchup.
İki tane ketçaplı çizburger istediğinizi sanmıştım.
De douches... de cheeseburgers...
Sıcak duşlar, çizburgerler.
Désolé, Vinny, on a plus de cheeseburgers.
- üzgünüm, cheeseburgermiz kalmadı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]