English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / francés → turco / Chum

Chum traducir turco

154 traducción paralela
Bombe parée, mon chum!
Bomba hazir dostum.
Si c'est un chum que tu cherches, va dans les petites annonces.
Bir çocuğu istiyorsun.
Rame.
Chum!
Et toi, Rame?
- Ya sen, Chum?
Merci, l'ami. Un copain pour Rame.
Chum için küçük bir dost.
Vous voulez que je devienne son chum?
Onun sevgilisi olmamı mı istiyorsunuz?
Ce plan Z ne peut pas échouer! j'aurai la formule. et je dominerai le monde!
BU Z planının başarısız olma ihtimali yok! Bugün iyi eğlen Bay Yengeç çünkü yarın formül benim olacak. Ondan sonra herkes Chum Bucket'tan yemek yiyecek ve dünyayı ben yöneteceğim!
mais j'ai des pâtés de crabe à faire... au "Seau des Potes".
Vakit geçirmek isterdim ama Chum Bucket da yapmam gereken Yengeç Burgerler var.
Plancton vend des Pâtés de Crabe au "Seau des Potes".
Plankton, Chum Bucket'ta Yengeç Burger satıyor.
Vends les Pâtés de Crabe au Seau des Potes pendant mon absence.
"Yokluğumda yengeç burgeri Chum Bucket'ta sat" dedi.
tout achat vous donne droit à un casque fantaisie du "Seau de Potes". En voilà un pour vous.
Bu arada ; şimdi gelin ve yaptığınız her alışveriş için bedava bir Chum Bucket miğferi kazanın.
Je l'ai eu au "Seau des Potes".
Bunu Chum Bucket'tan aldım.
Seau des Potes "?
Chum Bucket mı?
Chum, la ferme!
Bu benim kuzinim.
Non mais, c'est fabuleux!
Flor, Chum'la asla oyun oynama! Asla!
vous allez me pêcher ça et je vous donne 50 cents par morceau.
- Hadi Chum. - Sen de onlarla gitsene. - Ben de mi?
Va falloir calmer Chum.
Chum'ın çaresine baksan iyi edersin.
Va le voir.
Git Chum. Hayır!
Au revoir, Chum!
Hoşçakal Chum.
J'aimerais que celui-ci devienne mon chum.
Bu adamın benim sevgilim olmasını istiyorum.
De toute façon, elle a un chum... plus vieux...
Ayrıca erkek arkadaşı var. Sevgilisi kendinden büyük.
Ç'a l'air qu'elle va faire un gros spectacle avec son chum pour le réveillon, cette année.
Bu yılbaşı erkek arkadaşıyla birlikte büyük bir gösteri yapacaklarmış.
- C'est pas la cousine qu'il cruise, c'est son chum.
Kuzeninin değil erkek arkadaşının peşinde.
Ils t'ont vu dans le parking avec le chum à ta cousine. - Qu'est-ce qu'ils ont vu?
Parkta kuzeninin erkek arkadaşıyla birlikte görmüşler!
Lewis, mon chum.
Lewis, dostum.
C'est ta vie, mon chum.
Bu senin yaşamın, ahbab.
T'avais un chum? Oh, tu as...
Erkek arkadaşın mı vardı?
Francine. " Ma mère m'a volé mon chum.
"Partiye devam, Francine."
- Mon chum.
Erkek arkadaşım.
Comment peut-elle être assez vieille pour avoir un chum?
Nasıl erkek arkadaş edinebilmek için yeterli yaşta için olabiliyor?
Et la police suspecte toujours le chum avec la camionnette.
Polisler her zaman karavanlı erkek arkadaşa şüpheli gözüyle bakıyorlar.
Ok. Alors, je suis dans la boutique, je parle à un mec... qui a un ami qui collectionne aussi les "Cutie-chum".
Dükkandayken, biriyle konuşuyordum ve anlaşılan onun bir arkadaşı da şeker-dostlardan biriktiriyormuş.
Je vous le dis, ces collectionneurs... ils voient un "Cutie-chum" qu'ils veulent, ils deviennent fous.
Söylüyorum ya, bu koleksiyoncular şeker-dostu görünce, gözleri dönüyor.
Parce que, après le vol, j'ai soudainement réalisé... que le "Cutie-chum" que le mec a pris...
Çünkü soygundan, sonra düşündüm de adamın aldığı şeker-dost...
N'utilisez plus le mot "Cutie-chum".
Lütfen bir daha şeker-dost kelimesini kullanma.
Si le voleur avait un faux... Croyez-moi, les flics ne s'intéressent pas aux faux "Cutie-chum".
Bana güven, polisler sahte porselen bibloları düşünmez.
Tu dois de l'argent à ton chum?
Erkek arkadaşına borcun mu var?
Et tu devrais trouver un gérant de pièces d'art - qui n'est pas également ton chum.
Ve ayrıca erkek arkadaşın olmayan bir menajer bulmayı da bir düşün derim.
Hé! Comment tu veux que je me trouve un chum?
Başka bir adam bulmamı nasıl beklersin?
C'est mon chum, Martin!
O benim dostum, Martin!
Tu me donnes ma fille, toi puis ton chum, vous pouvez partir tranquilles.
Bana kızımı ver, sonra da dostunla beraber özgürce buradan git.
Alors... je regarde par la fenetre et elle a un chum.
Neyse. Pencereden bakınca onu bir adamla gördüm.
Chum!
Chum?
Faites pression!
Chum, kes şunu!
Jamais faire "va chercher" avec Chum.
Bu köpekle asla top oynama. Tamam mı? Asla.
- C'est... mon chum, Paul.
Erkek arkadaşım Paul.
J'avais un chum.
Bir erkek arkadaşım vardı.
Ton chum m'a volé ma femme.
Annem erkek arkadaşımı çaldı!
Son chum?
Erkek arkadaş mı?
C'est quoi, un "Cutie-chum"?
Şeker-dostu da neyin nesi?
Viens me chercher.
Chum, gel ve beni al.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]