English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / francés → turco / Cook

Cook traducir turco

975 traducción paralela
Le mariage peut être célébré, au comté de Cook, entre M. Allen James du Comté de Cook et l'État de l'Illinois et Mlle Marie Woods du Comté de Cook et l'État de l'Illinois
Illinois Eyaleti, Cook kasabasından Bay Allen James ile... Illinois Eyaleti, Cook kasabasından Bayan Marie Woods arasındaki yasal evliliği belgelemektedir.
LE MONDE EST A VOUS VOYAGES COOK
DÜNYA SİZİNDİR COOK SEYAHAT
- Non, notre second en revient.
- Kaptan Cook'la oralara gitti.
Un ami du capitaine Cook quand j'étais second.
Kaptan Cook'un dostu.
Où capitaine Cook?
- Kaptan Cook nerede?
Le capitaine Cook est mort.
Kaptan Cook öldü.
Capitaine Cook dit... que roi Georges venir sur prochain bateau.
Kaptan Cook dedi bir dahaki İngiliz gemisinde Kral George var.
Capitaine Cook dit... "Si roi Georges vient pas, il envoie chapeau."
Kaptan Cook dedi Kral George gelmezse şapka göndermek.
Les docteurs Cook et Hemingway sont des médecins compétents.
Doktor Cook ve Hemingway kabiliyetli doktorlardır.
Cook, Hemingway, Halden, ils disent tous qu'il n'y a que vous.
Cook ve Hemingway ve Halden hepsi sadece sizin yapabileceğinizi söylüyor.
- Au revoir. - Au revoir, Cook.
Hoşça kal, efendim.
Poulet froid... Pâté de foie gras aux truffes du Périgord... Ou maquereaux marinés du "Capitaine Cook"...
Tavuk sövüşü mü, mantarlı kaz ciğeri mi yoksa Captain Cook marka uskumru salamurasıyla mı?
Cook et Mr Griffith, membres locaux de notre bureau national.
Bizim eyalet bürosunda görevliler.
Jacoby et Thursby ont été tués par Wilmer Cook.
Söyleyeceklerim var. Jacoby ve Thursby'yi öldüren kisi Wilmer Cook adinda bir çocuk.
Et la cuisinière?
Ya Cook?
Mais voyons, elle est en vacances!
Sorun nedir, canım? Unuttun mu? Cook tatile çıktı ya.
Cook F15, un obturateur très rapide.
Cook F / 1.5, hızlı çekim yapan mercekler.
Capitaine Cook, où vas-tu de ce pas?
Kaptan Cook nereye?
Hourra! Tiens bon, capitaine Cook!
- Aganta Kaptan Cook!
- Je lis le Cook's.
Cook'un yazılarını okuyorum.
- Le Lt Cook. Il est chargé des dossiers.
- Dosya sorumlusu, Asteğmen Cook.
- Le genou de Cook va-t-il mieux, Maria?
- Aşçının dizi nasıl, Maria?
Puis-je me promener avec Cook dans le square?
Aşçı ile meydanda dolaşmamızın bir sakıncası var mı?
En 1770, le Capitaine Cook découvrit l'Australie.
1770'te kaptan Cook Avustralya'yı keşfetti.
Je m'appelle Adam Cook, et je suis pianiste virtuose.
Adım Adam Cook. Konser piyanistiyim.
Monsieur Jerry, ne faites pas attention à Monsieur Cook.
- Monsieur Cook'a aldırmayın. - Buna niyetli değilim.
Adam Cook, un pianiste de talent.
O Adam Cook. Konser piyanisti.
Je peux endurer cette promenade dirigée dans un zoo... mais la voir jouer les saintes nitouches... ca me rend malade!
Kardeşim, Kaptan Cook turuna hayvanat bahçesinde de giderdim ama bu zihinsel soyunma işine girecekseniz ve Louisa May Alcott gibi saklanacaksanız bana bir uyku ilacı verin.
Mon nom est Clarence H. Cook.
Benim adım Clarence Harvey Cook.
- Cook vient de me le dire.
- Mmm.Aşçı söyledi.
À l'agence Cook.
Thomas Cook ve Oğlu.
Laissez-moi appeler le Dr Cook.
Dr. Cook'u çağırayım. Belki o yardım edebilir.
J'ai dit à Cook de te réchauffer quelque chose.
Hadi git ve yemeğini ye. Aşçıya senin için sıcak yemek bulundurmasını söylemiştim.
Le lieutenant Cook m'envoie.
Beni Teğmen Cook gönderdi.
Dites au lieutenant Cook que je crois qu'il va trop vers la droite.
Teğmen Cook'a çok fazla sağda olduğunu söyle.
- Je serai avec le lieutenant Cook.
- Ben Teğmen Cook'la olacağım.
- Vous serez avec le lieutenant Cook.
- Teğmen Cook'la olacaksınız.
Cook, arrêtez-les.
Cook, durdurun onları!
Le lieutenant Cook pense qu'il voit la compagnie Love.
Efendim, Teğmen Cook Love Birliği'nin ilerlediğini söyledi.
Vous avez fait du beau boulot.
İyi iş çıkardın, Cook.
C'était le bosco du Resolution sous les ordres du capitaine Cook. - Il est comment?
Kaptan Cook'un yanında ustalaştı.
Lors de ma venue avec le capitaine Cook il y a onze ans, ils n'étaient pas dangereux.
Onbir yıl önce, Kaptan Cook'la geldiğimizde tehlikeli değillerdi.
Toutefois, les indigènes des îles Sandwich, d'apparence inoffensive, s'en sont pris au capitaine de façon inattendue et l'ont tué.
Bununla birlikte, Sandwich Adaları'nın yerlileri önceleri dost gibi göründü, ama sonra hiç bir uyarı yapmadan,... Kaptan Cook'a saldırıp, öldürdüler onu.
Moi avec capitaine Cook, visiter nombreuses îles.
Ben Kaptan Cook'la pek çok adayı ziyaret ettim.
C'est par là qu'ils ont dû venir... par le pont de Cook's Crossing.
Sanırım oradan geldiler. Cook's geçidindeki köprüyü kullanarak.
Et de plus, elle appartenait à un inspecteur des Wagons-lits.
Size birşey daha söyleyim. - Cook County'nin valisine aitti.
Bligh, tu as grossi.
- Eh, Kaptan Cook ile gelişimiz on yıl önceydi. - Bligh, şişmanlamışsın.
Voici Mr...
Bay Cook ve Bay Griffith'le tanis.
- Trop jeune.
- Çook genç kız!
J'en frissonne.
Anşante.. Çook memnun oldum..
m'est apparue d'une beauté incomparable.
çook, çok güzel bakıyordu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]