Translate.vc / francés → turco / Coucher
Coucher traducir turco
14,312 traducción paralela
Viens te coucher.
Yatağa gel.
Il y a une chance que tu acceptes... de coucher avec moi dès le premier rendez-vous?
İlk buluşmada benimle sevişme ihtimalin var mı?
Et je sais comment ça finit... Au son fort des cloches au coucher du soleil
Ve nasıl bittiğini biliyorum... gün batımında çanların yüksek sesle çalmasıyla.
Après le coucher du soleil, descends là-bas, et attire-le.
Günbatımından sonra, oraya git ve onu konuştur.
Certains soirs, on allait se coucher heureux.
Öyle birkaç gece hatırlıyorum akşam mutlu, birbirimize sarılarak yatmışız.
Mon ami ici présent est en train de faire le lit dans lequel il va se coucher pour le reste de sa vie.
Bu arkadaşım, hala hayatının kalanı boyunca yaşayacağı yatağı yapıyor.
A quelle heure allez-vous vous coucher?
Yatağa kaçta giriyorsun?
Je veux le réparer avant que vous alliez vous coucher.
Sen yatmadan önce o mandalı tamir etmek istiyorum.
Je devrais sûrement me contenter d'eau, et aller me coucher.
Um, ben sadece su içip, yatmalıyım.
Non. Je veux dire le fait que tu trompes ton mari pour coucher avec un travailleur social.
Hayır, kendi sosyal hizmetler çalışanınla kocanı aldatmayı kasetmiştim.
Et tu pense respecter les limites en te vantant de coucher avec?
Tamam, peki onunla seks yaptığınla övünürken hangi sınırlara saygı duyuyorsun?
Je vais me coucher.
- Ben yatıyorum.
Vous devriez savoir... Je ne vais pas coucher avec vous.
Seninle seks yapmayacağımı bilmelisin.
Vu comme ça se présente, vous avez vraiment besoin de coucher, ou vous connaissez le tueur.
Şimdi, düşündüğüm şu ki ; Ya gerçekten düzüşmek istiyorsun, ya da katilin kim olduğunu biliyorsun.
Je vais me coucher là.
Yatmaya gidiyorum.
Tu aurais pu dire quelque chose. Ne pas coucher avec ton assistante dans notre maison!
O zaman başka bir şey söylemeliydin evimizde asistanınla düzüştüğünü değil.
Aussi sûr qu'il se lève, le soleil doit se coucher.
Aynı doğduğu gibi, güneşin batması gerekir.
Le soleil n'est pas obligé de se coucher.
Güneşin batmasına gerek yok.
On t'a dit de te coucher au troisième tour.
Sana 3. raundda numaradan nakavt ol dedik.
T'es comme une licorne avec laquelle j'ai le droit de coucher.
Sanki tek boynuzlu atsın da, seninle seks yapmaya hakkım var gibi.
- Ta chambre à coucher, je parie.
- Eminim yatak odandır.
Et je suis désolé de m'être endormi au lieu de coucher avec toi.
Ve bir de seninle sevişmek yerine uyuyakaldığım için özür dilerim.
Puis, le diner a tourné au dessert, et le dessert a tourné, et bien, à coucher avec Lyndsey. Ça blesse, Herb.
Ardından, yemek tatlıya tatlı da Lyndsey'le düzüşmeye dönüştü.
Je déçois rarement une femme sexuellement avant d'avoir coucher avec. Non, c'est juste...
Nadiren bir kadını seks yapmadan cinsel açıdan hayal kırıklığına uğratırım.
Oh, quoi, est-ce qu'on va coucher ensemble? Tais-toi!
Evet, kanıtla!
Tu m'as dit de ne pas coucher à droite et à gauche au restaurant
Bana restoranda kırıştırmamamı sen söyledin.
Non, je t'ai dit de ne pas coucher avec ton patron marié
Hayır, ben sana evli patronunla yatmamanı söyledim.
Allons plutôt nous coucher.
Yatalım, tamam mı?
Tu peut toujours te coucher, c'est gratuit
- Çekilmek bedava.
Ecoute, tu devrais aller te coucher, ok
Dinle, sen biraz uyu tamam mı?
"Avec quel professeur voulez-vous coucher?"
"Hangi öğretmen ile sevişmek istersiniz?"
Il joue pour le gars avec qui tu as dit vouloir coucher.
Birisi senin sevişmek istediğin birinin üzerine oynuyor.
Et l'aînée alla coucher avec son père.
" Ve büyük olan içeri girdi ve babasının yanına yattı.
Et tu iras coucher avec lui. "
Sonra da sen içeri gir ve onunla yat. " dedi.
Tu n'aurais peut-être pas dû coucher avec son ex.
Sen de eski karısıyla yatmayacaktın o zaman.
Je pensais t'avoir dit de coucher avec elle.
Sana onunla yat demiştim.
Et elle ne sait pas que c'est un ancien flic, qu'il ne va pas simplement se coucher au sol si son job est de protéger le magasin.
Emekli polis olduğunu bilmiyormuş,... adamın işi mekânı korumaksa asla yerde kalmazdı.
On mettra ces gens en prison, vous pourrez regagner votre vie, coucher avec les garçons de piscine faire parler les gens.
Bu insanları uzaklaştırırız, sen de hayatına geri döner garsonları yatağa atıp, insanlara dedikodu için malzeme çıkartırsın.
Vous voulez vous coucher, maitre Bruce?
Uyumayı mı düşünüyorsunuz efendim?
Maintenant, venir à coucher.
Hadi, yatağa gel.
Je pensais me coucher tôt, si je peux me pas assister à... la cérémonie?
Eğer töreni kaçırmam sorun olmayacaksa erkenden uyumayı düşünüyordum.
Charles, ça ne te ressemble pas de coucher avec une inconnue.
- Evet. Charles, tamamen yabancı birisiyle seks yapmak hiç senlik bir şey değil.
J'essaye de me soûler pour pouvoir coucher avec une végétarienne.
O veganla cinsel ilişkiye girebilecek kadar kafayı bulmaya çalışıyorum.
Et au point que, je ne suis même pas sûr de pouvoir coucher avec toi.
Bu durumda, seninle sevişebileceğimden emin bile değilim.
Et bien, je suis prête pour me coucher. Qu'est-ce que tu dis?
Şey, teslim olmaya hazırım.
Et deuxièmement, je suis désolé que tout le monde veuille coucher avec moi.
Ve ikinci olarak, herkes benimle seks yapmak istediği için özür dilerim.
Parce que tu es une fille homophobe et pourrie gâtée qui ne peut pas gérer le fait que tout le monde sur ce campus veuille coucher avec moi.
Çünkü sen kampüsteki herkesin benimle olmak istemesini kaldıramayan şımarık, homofobik küçük bir kızsın.
Rester coucher?
Ortada dolanman için mi?
Mama, mama, mama, mama Je n'ai jamais coucher sur un piano.
Daha önce piyano üzerinde sevişmemiştim.
Va te coucher.
Sen uyumana bak.
Elle sera dans Gawker d'ici le coucher du soleil.
Güneş batana kadar paparazzilerin elinde olacaktır.