Translate.vc / francés → turco / Derby
Derby traducir turco
468 traducción paralela
Qui a gagné le Derby en 1921?
1921'deki derbiyi kim kazandı?
Mon dernier malade a gagné le Derby avec ça.
Bundan verdigim son hasta Kentucky Derby yariºini kazandi.
Derby, j'imagine, Nottingham, et puis Londres.
- Peki Bradford'tan sonra. Derby sanırım, sonra da Nottingham ve Londra.
Je l'ai connu à Louisville, Derby.
- Louisville'de bana karşı son derece nazikti.
La veille du derby du Kentucky, la brigade des mœurs l'a arrêté.
Kentucky derbisinden bir gün önce Ahlak Zabıtasını aradım ve 13.kata baskın yaptık.
Vous êtes déjà allée à Louisville pour le Derby?
At yarışı haftasında Louisville'e gitmiş miydiniz Bayan Packard?
Désolé, nous sommes complet la semaine du Derby.
Özür dilerim, doluyuz, bu hafta at yarışları var.
Tu m'a oublié dans les tribunes d'Epsom le jour du derby.
Ama, derbi günü Epsom tribününde olanları unutmuşsun.
Ou gagner le derby sur un cheval de bois!
Ya da atlı karıncanın atlarından biriyle yarış kazanabilirim.
J'ai un déjeuner au Brown Derby avec ces casse-pieds.
Hayır, Brown Derby'e gidiyorum. Şu iğrenç heriflerle iş yemeği yiyeceğim.
Pour aller au Derby, il faut une cravate.
- Derby'e kravatsız almazlar.
J'ai une nouvelle patte de lapin, un fer à cheval d'un gagnant du derby et le grillon porte-bonheur que Frankie m'a donné.
Yeni bir tavşan ayağı aldım, birinci olan bir attan nal ve Frankie'nin verdiği uğurlu çekirge.
Celle que j'ai gagnée au Derby.
Epsom Derbisi'nde bir servet kazandım.
Le troisième plus grand Maire de l'histoire de Derby.
Derby tarihindeki en uzun başkan.
Et voici les XV du Conseil de Derby qui rejoignent les All Blacks sur la pelouse.
Ve Siyahların ardından Derby Meclisi sahaya çıktı.
A gauche, le Maire a gagné tous les ballons pour Derby dans les touches.
Solda Başkan, Meclisin sahasını savunuyor.
Le Conseil de Derby mène en effet.
Derby Meclisi 8 sayı yaptı.
Derby prend la balle en mêlée.
Derby Meclisi topu aldı.
NLLE ZÉLANDE, 3 CONSEIL DE DERBY, 11
YENİ ZELANDA 3 DERBY MECLİSİ 11
PAPA ÉTAIT MINISTRE DE L'INTÉRIEUR ET MAMAN A GAGNÉ LE DERBY
BABAM İÇİŞLERİ BAKANIYDI ANNEM DE DERBİYİ KAZANDI
Son père était ministre et sa mère a gagné le derby.
Babası kabinede bir bakandı, annesi ise derbiyi kazandı.
Sage Derby?
- Yok. - Adaçaylı Derby?
Comme les brosses à dents électriques, l'Alka-Seltzer.
Tıpkı elektrikli diş fırçası, roller derby, alka-seltzer gibi.
- Je suis Edgar Derby.
- Adım Edgar Derby.
Et bien j'ai quelque chose que tu peux te mettre, Derby.
Bende sana destek olacak bir şey var, Derby.
- Mon nom est Edgar Derby, fils.
Benim adım Edgar Derby, evlat.
- Edgar Derby.
- Edgar Derby.
- Oh, c'est vrai.
- Doğru ya. Zavallı Edgar Derby.
- Pauvre vieil Edgar Derby. Oh, c'est vraiment affreux.
Sahiden de çok kötü bir durum.
- Je nomme Edgar Derby.
- Edgar Derby'yi aday gösteriyorum.
- Je n'ai pas voté pour toi, Derby.
- Otur yerine, Lazzaro! - Oyum sana değildi, Derby.
Des chances pour le Derby?
Derbi için şansın var mı?
- Et bonne chance pour le Derby.
- Derbi için bol şans.
J'ai fait 3000 miles pour le Kentucky Derby.
Kentucky Derbisi için 5000 kilometre yol geldim.
Les chevaux!
Derby günü?
T'es prêt pour le derby du Kentucky, fiston.
5 tur daha. Kahretsin. Hâlâ Maça hazır değilsin evlat!
Abe Slaney a été condamné à la mort par la cour d'assises de Derby, mais cette peine a été commuée en emprisonnement à perpétuité pour cause de circonstances atténuantes, vu la certitude que Hilton Cubitt avait tiré en premier.
Abe Slaney Darby'de ölüm cezasına çarptırıldı, fakat cezası müebbet hapse çevrildi Çünkü Hilton Cubitt'in ilk ateşi açtığı mahkemece kabul edilmişti.
- Barnsley 1...
- Barnsley 1, Derby County 0...
Et maintenant je sais où : au derby de démolition de Tucson, l'année dernière.
Nerede tanıştığımızı da buldum Geçen yıl Tuscan'daki araba yarışında.
Au derby de démolition?
Araba yarışı mı?
Des rumeurs au Brown Derby? Ça vient seulement d'arriver!
Brown Derby'de nasıl söylentiler dolaşabilir ki?
C'est exact : au 2432, avenue Derby, Domaine Jamaïque.
2432 Derby Caddesi, Jamaica Konutları.
Mary, je suis à la gare
Mary, ben Derby Central'dayım.
Elle est à la gare elle part pour Londres
Londra'ya gitmek için Derby Central'da olduğunu söyledi.
Ici le laboratoire de l'hôpital.
Derby Hastanesi Araştırma Lab'ından arıyorum.
Vous êtes comme un pur-sang, un gagnant du Derby.
Yarış atı gibi gidiyorsun. Kumru gibi süzülüyorsun.
Jamais un gagnant du Derby.
Başka bir galip bulamam.
Retrouvez-moi après au Brown Derby.
BERT : Brown Derby'den sonra buluşuruz.
Restez au Brown Derby.
- Brown Derby ile kal.
Yowsah, le derby.
Naçizane fikrimce bundan hepimizin alacağı dersler var.
Dis lui que tu es à la gare
Londra'ya gidecek ilk trene binmek için Derby Central'da olduğunu söyle.