Translate.vc / francés → turco / Diamond
Diamond traducir turco
817 traducción paralela
"La pègre rend hommage à Diamond Pete Montana."
"Yer altı dünyası Diamond Pete Montana'ya saygılarını sundu."
Diamond Pete Montana.
Diamond Pete Montana.
Diamond Pete m'a demandé de passer.
Diamond Pete gelmemi istedi.
Qu'est-ce que j'ai à faire de Pete?
Diamond Pete beni nasıl durduracak?
Pete lui fait peur mais je m'appelle pas Sam!
Diamond Pete onu korkutabilir, ama ben Sam değilim.
- Salut le Reptile.
- Merhaba Diamond Back.
Salut le Reptile.
Merhaba Diamond Back.
- Allez le Reptile, accouche.
- Hadi Diamond Back, öt bakalım.
Nos gangsters à nous : Legs Diamond, Babyface Nelson, Dillinger.
Gangsterlerimiz Legs Diamond, Bebek yüzlü Nelson, Dillinger...
Je m'appelle Diamond.
Adım Diamond. Dedektifim.
- Qui ça? - Diamond.
- Diamond!
M. Brown est en conférence avec M. Diamond.
Bay Brown şu an biraz meşgul. Bay Diamond ile görüşüyor.
Diamond t'a dit quoi?
Diamond sana ne dedi?
L'inspecteur Diamond, commissariat du 93ème.
Komiser Diamond! Dedektif. 93. karakol.
Je crois que M. Diamond a soif.
Sanırım Bay Diamond'ın içecek bir şeylere ihtiyacı var.
Ce n'est pas M. Brown qui m'envoie.
Beni Bay Brown göndermedi. Adım Diamond.
Je suis l'inspecteur Diamond.
Komiser Diamond. 93. karakoldan.
Inspecteur Diamond.
Ben Komiser Diamond, polis. Diamond!
M. Diamond, j'ai navigué pendant 30 ans.
Bay Diamond, 30 yıl denizcilik yaptım.
Vous voudriez être à ma place.
Diamond, senin tek sorunun benim gibi olmak istemen.
Je vous ai dit de partir.
Sizden gitmenizi istedim, Bay Diamond.
Est-ce aussi simple?
O kadar mı, Bay Diamond?
Je vis dans un labyrinthe.
Bir labirentte yaşıyorum, Bay Diamond.
Pourquoi vouloir changer ma vie?
Niye hayatımı değiştirmemi istiyorsunuz, Bay Diamond?
Un nommé Diamond.
- Diamond adındaki hiç kimseyi.
Il t'a dit quoi?
- Diamond sana ne dedi?
T'aimer, lui?
Diamond aşık mıymış?
M. Diamond est sorti.
Bay Diamond dışarıda.
Je suis prête pour le Diamond Key.
Elmas Anahtar için hazırım.
Sors sous le porche, Diamond Key.
Verandaya çık Elmas Anahtar.
Elle refuse d'écrire "Tracteurs Diamond Blade".
"Diamond Blade Traktörleri" ni yazamıyor gibi görünüyor.
On dirait bien qu'avec son bolide, Matt Ord peut compter sur une nouvelle victoire!
Ve Diamond Blade'in bu gücüne bakılırsa Matt Ord başka bir yarışı kazanacak.
Je vous propose de faire vos sauts en parachute pour moi.
Sana bir iş teklif ediyorum. Paraşüt akrobasini Diamond Blade için yapmanı.
Mais Mme Shumann enterre le passé sous les bulldozers de Matt Ord.
Ancak görüyorsun ki Madam Schumann şu anda geçmişini Matt Ord'un Diamond Blade buldozerlerinden biriyle gömüyor.
LaVerne saute d'avion ne portant que deux longs bas noirs sur lesquels on lit :
LaVerne atlıyor göklerden, sadece uzun siyah bale çorapları giyerek. Birinde "Diamond Blade 1" diğerinde ise "Diamond Blade 2" yazıyor.
Et Abe Diamond nous met dehors.
Ve Abe Diamond bizi sokağa atıyor.
- Il a raison, tu sais.
- Bay Diamond haklı aslında.
Demain, j'irai voir M. Diamond pour qu'il déchire cet avis d'expulsion.
Yarın Bay Diamond'a gidip tahliye emrini yırtmasını isteyeceğim.
- Comment ça s'est passé avec Diamond?
- Merhaba. Diamond'la görüşmen nasıl gitti?
Si Abe Diamond raconte ça...
- Abe Diamond konuşuyorsa- -
Que tu donneras à Diamond pour qu'il ne te mette pas dehors? - De quoi tu parles?
Seni otelden atmaması için Bay Diamond'a vermek için mi?
Dis-le à oncle Mario et appelle Abe Diamond.
Mario amcana haber ver. Abe'e de gelip parasını almasını söyle.
Il m'a juste demandé de te le dire et d'appeler M. Diamond.
Bilmiyorum. Sadece, sana söylememi ve Bay Diamond'ı çağırmanı istedi.
J'appelle M. Diamond, et je vais inviter Mme Rogers.
Ben Bay Diamond'ı arayacağım. Bayan Rogers'ı da çağıracağım. Çabuk ol.
Mario, écoute-moi bien. Tu vas aller payer le loyer à Diamond.
Mario, gidip Diamond'a kirayı öde.
Le chèque n'est pas pour toi, mais pour Diamond.
Bu çeki sana değil, Diamond'a veriyorum.
Et tu parles comme Diamond Jim Brady.
Ve sen Elmas Jim Brady taklidi yapıyorsun.
Pourquoi pas Diamond Head?
Diamond Head'de niye değiller?
Que faites-vous ici?
Diamond, ne yapıyorsun burada?
Diamond.
Diamond.
Abe Diamond.
Abe Diamond.