Translate.vc / francés → turco / Dumbledore
Dumbledore traducir turco
194 traducción paralela
Bonsoir, professeur Dumbledore.
İyi akşamlar, Profesör Dumbledore.
Professeur Dumbledore.
Profesör Dumbledore, efendim.
Albus Dumbledore.
Albus Dumbledore.
N'insultez jamais Albus Dumbledore... devant moi.
Asla benim önümde Albus Dumbledore'a hakaret etme.
Le professeur Dumbledore m'a donné ça.
Bunu bana Profesör Dumbledore verdi.
Dumbledore attend sa...
Dumbledore şeyi isteyecektir...
J'ai Dumbledore.
- Benimkinde Dumbledore var.
Avant de commencer... le professeur Dumbledore souhaite s'exprimer.
Şimdi, başlamadan önce Prof. Dumbledore birkaç kelime söylemek istiyor.
Je l'ai prêté à Dumbledore pour garder...
Sonra da şeyi korumak için Dumbledore'a...
Cette histoire ne concerne que Dumbledore et Nicolas Flamel.
O köpeğin koruduğu şey, Dumbledore'u ve Nicholas Flamel'ı ilgilendirir.
Personne a la recette, à part Dumbledore et moi.
Dumbledore ve benden başka hiç kimse bilmiyor.
Dumbledore l'a envoyé en Roumanie, dans une colonie.
Dumbledore, bir kolonide yaşaması için onu Romanya'ya gönderdi.
Dumbledore.
Dumbledore.
Tant qu'il est là, tu ne risques rien.
Dumbledore yaşadığı sürece güvendesin.
Tant qu'il est là, tu es intouchable.
Dumbledore yaşadığı sürece sana dokunamaz.
On veut voir le professeur Dumbledore.
Prof. Dumbledore'u görmeliyiz.
Je regrette, il n'est pas là.
Korkarım Profesör Dumbledore burada değil.
- Dumbledore est parti... - Bonjour.
- Dumbledore gittiğine göre...
Envoie un message à Dumbledore.
Dumbledore'a mesaj gönder.
Je serre la main de Dumbledore.
Ben Dumbledore'la el sıkışıyorum.
Dumbledore doit savoir que tu es là.
Dumbledore burada olduğunu biliyor. Gözünden bir şey kaçmıyor.
Professeur Dumbledore.
Profesör Dumbledore.
J'aurais dû en parler à Dumbledore et aux autres?
Sence Dumbledore ve diğerlerine anlatmalı mıydım?
A la lumière des sombres événements des dernières semaines... le professeur Dumbledore... m'a autorisé à ouvrir ce petit club de duel... pour vous apprendre à vous défendre en cas de besoin... comme moi en d'innombrables occasions.
Son haftalarda yaşanan karanlık olayların ışığında Profesör Dumbledore bir Düello Kulübü kurmama izin verdi. Bir sorun çıkarsa kendinizi savunmaya hazır olmalısınız. Aynen benim birçok kez yaptığım gibi.
Le professeur Dumbledore vous attend.
Profesör Dumbledore seni bekliyor.
Professeur Dumbledore?
Profesör Dumbledore?
Professeur Dumbledore, attendez!
Profesör Dumbledore! Durun, dinleyin!
Dumbledore veut étouffer l'affaire.
Sanırım Dumbledore olanları örtbas etmeye çalışıyor.
D'après mon père... Dumbledore nuit à l'Ecole.
Babam Dumbledore'un bu okulun basına gelen en kötü şey olduğunu söyledi.
Il y a pire que Dumbledore?
Sence burada Dumbledore'dan daha kötü biri mi var?
- Professeur Dumbledore.
- Profesör Dumbledore.
N'éloignez pas le professeur Dumbledore.
Profesör Dumbledore'u isten çıkaramazsınız.
Sans Dumbledore, il y aura une agression par jour.
Dumbledore olmayınca, her gün bir saldırı olacak.
Seul Dumbledore le croyait innocent.
Masum olduğuna sadece Dumbledore inanıyordu.
Dumbledore vous avait percé à jour.
Dumbledore senin nasıl biri olduğunu anlamıştı.
C'est Dumbledore, le plus grand sorcier du monde!
Albus Dumbledore dünyanın en büyük sihirbazı.
Mon simple souvenir l'a chassé de ce château.
Benim anım bile Dumbledore'u şatodan uzaklaştırmaya yetti.
Voilà ce qu'envoie Dumbledore à son grand défenseur?
Demek Dumbledore en büyük savunucusuna bunları gönderdi.
- En fait, vous vous la jouez Dumbledore.
- Oysa sen bana Dumbledore'luk yaptın.
Au lieu de ça, vous vous lajouez Dumbledore.
Oysa sen bana Dumbledore'luk yaptın. ( Harry Potter'dan alıntı )
Au lieu de ça, vous vous la jouez Dumbledore.
Ama sen bana Dumbledore'luk yaptın.
Quand mon père saura que ce lourdaud est professeur...
Dumbledore'un bu aptalı öğretmen yaptığını babam öğrenince görürsünüz.
Dumbledore était furieux.
Dumbledore kızdı.
Dumbledore, faisant les cent pas.
- Dumbledore. - Odasında. - Yürüyor.
Dumbledore ne veut pas de Détraqueurs dans les parages.
Profesör Dumbledore etrafta Ruh Emiciler olmasını istemiyor.
Dumbledore aurait des ennuis.
Sonra Dumbledore'un başı derde girer.
Dumbledore va venir.
Dumbledore da geliyor.
Un grand homme, Dumbledore!
Dumbledore büyük adam.
J'ai dit à Dumbledore que tu aidais un ami à entrer. - En voici la preuve.
Dostunu şatoya soktuğunu Dumbledore'a söylemiştim ve işte kanıt.
Dumbledore a insisté pour qu'on revive ce moment.
Dumbledore hiç şüphesiz bu ana dönmemizi istiyordu.
Rappelle-toi ce qu'a dit Dumbledore.
Dumbledore dedi, unuttun mu?