English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / francés → turco / Dü

traducir turco

369 traducción paralela
Appelez-moi dès que vous l'avez.
Düºer düºmez bagla.
C'est le type parfait du "retardé-attardé-surtardif".
Bu tipi düºük kalite, geri zekali diye adlandiririz.
Quand je pense que vous avez dansé avec cette créature!
Beni yaniltiyorsun. O yabanci kadinla dans ettigini düºündükçe.
Elle va se payer son portrait!
Ha, onu tuzaga düºürecek!
Elle essaie de vous avoir.
Whitmore'la ortak. Seni tuzaga düºürecek.
Moins fort, ou votre moustache va tomber.
Yüksek sesle konuºma, biyigin düºecek.
J'ai de l'hyper-tension à droite et de l'hypo-tension à gauche.
Sag tarafimda yüksek, sol tarafimda düºük tansiyon var.
Avec plaisir! Et qu'allez-vous faire, à présent?
Doktor. ªimdi ne yapmayi düºünüyorsunuz?
II a perdu la photo de Morgan!
Ah, Morgan'in resmini düºürdü!
En conséquence, en tank que recteur de l'Universitatus E Pluribus Unum,'ye vous nomme.
Bu nedenle, Üniversitatus Komiteatum E Pluribus Unum tarafından bana verilen yetkiye dayanarak sana fahri Dü.
- Causa'es P'?
Dü. D mi?
186, 187, 188, 189, 190... Ça fait 200.
188, 187, 188, 189, 190... 200'dü.
Je porte ça parce que ma mere pensait que ça m'allait bien.
Silah taºiyorum çünkü... yaºli annem bana yakiºtigini düºünürdü.
C'est tres généreux de ta part.
Çok düºüncelisin.
J'ai fait un marché et je ne te décevrai jamais.
Anlaºmamizda üstüme düºeni yapacagim.
T'ai-je donné l'impression que c'était autre chose?
Hiç, aksini düºündürecek bir umut verdim mi sana?
Je croyais qu'ils ne mangeaient que de l'herbe.
Ben hep ot yediklerini düºünmüºümdür.
Je pensais a toi.
Ben de sizi düºünüyordum.
Que vas-tu faire?
Owen, ne düºünüyorsun?
Il se demande si je ressens toujours quelque chose pour toi.
Gururu ona, hala sana karºi hislerim olup olmadigini düºündürüyor.
Je pensais te faire entendre raison.
Söylediklerimi anlayacagini düºünmüºtüm.
J'ai pensé que...
Düºündüm ki...
Réfléchis mieux.
Daha hizli düºün Repp.
Je me suis dit qu'on ne peut pas toujours fuir.
Düºünmem gerekiyordu. Bir adam sürekli kaçamaz.
Quelle horrible question!
Ne kadar düºüncesizce bir soru bu.
Mets-toi devant moi.
ªimdi, düº önüme.
C'est ce que je ressens.
Ben de böyle düºünüyorum.
Ce n'est pas celle a laquelle tu penses.
Düºündügün kadin degil.
Quand on prend en chasse un homme qui tire aussi bien qu'Owen Merritt, si on perd la tete, alors, on perd vraiment la tete.
Owen Merritt gibi iyi niºanci bir adamin peºindeyseniz... saglikli düºünmezseniz, sagliginizi hepten kaybedebilirsiniz.
- Tu mens, Repp.
- Ben hala yalan söyledigini düºünüyorum.
Si tu penses a Laurie, tu es un homme mort.
Laurie'yi düºünürsen ölürsün.
Les Japs ont dü prendre l'île, je vois un drapeau rouge et blanc.
Japonlar adayı ele geçirmiş olmalı. Yeni binada kırmızı bir bayrak var.
Quelqu'un a dü la faucher.
Biri çalmış işte.
Un de mes officiers a dü arranger ça avec le capitaine du port en lui donnant une bouteille de scotch...
Sanırım subaylarımdan biri bunu liman müdürüyle ayarlamış. Ona kaptan dan bir şişe viski vermiş.
Un conduit de vapeur a dü sauter.
Bir buhar sıkışması patlatmış olmalı.
Attends qu'on ait vendu ces peaux et tu verras a quelle vitesse je peux dépenser ma part.
ªu derileri degiº tokuº ettigimizde... payima düºeni nasiI da çabuk harcadigimi göreceksin.
Que feras-tu avec ta part, Mungo?
Payina düºenle sen ne yapacaksin Mungo?
Une fois que tu seras dans ce fort, ils te piegeront.
O kaleden içeri adimini attigin anda... tuzaga düºtün demektir.
Et comment me piegeront-ils?
NasiI tuzaga düºürecekler beni?
- Quelqu'un devra penser.
- Birinin düºünmesi gerekiyor.
Tu penseras, mais je parlerai.
Sen düºün o zaman. Ben de konuºma kismini yaparim.
- Vous essayez de nous piéger, monsieur?
- Bizi tuzaga mi düºürmek istiyorsun bayim?
- Tu as réfléchi?
- Düºündün mü?
On nous entraîne dans un piege.
Bizi bir tuzaga düºüreceksin sen.
Des que Nuage Rouge aura enterré ses morts, il sera sur votre piste.
KiziI Bulut, ölülerini gömer gömmez sizin peºinize düºecektir.
- Je vais te jeter, mon gars!
- Ben de seni düºürürüm, bucko!
Comment suis-je arrivé ici?
NasiI buralara düºtüm ki ben?
Pense a moi
Beni düºündügünü bilmek
Ça se passera au A. Hall.
Evet, Adı Hall'dü. O bir adam değilmiş.
Vous?
Seninle dans ettigimi düºün.
Un conduit de vapeur a dü sauter.
Sanırım buhar gücü yüzünden.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]