Translate.vc / francés → turco / Express
Express traducir turco
1,419 traducción paralela
Un bus express ou un bus local?
Şehiriçi mi şehirler arası mı?
Ils sont partis pour un mariage express aussi?
Ne, onlarda mı Evelyn Wood planının içindeler?
Ce qui descendait lors des rendez-vous de Charlotte, c'était le crédit d'une carte American Express.
Charlotte'un bir randevusundan vazgeçmesinin tek sebebi American Express kart olurdu. Unut gitsin.
{ y : bi } Ici, Boîte Vocale Express, { y : bi } Amanda, à votre service.
Merhaba, Ses Kutusu Ekspres'e hoşgeldiniz ; ses kutularında bir numarayız. Ben Amanda.
Tiens, ça vient de chez Boîte Vocale Express.
Hey Ned! Bugün sana Ses Kutusu Ekspres'ten bir paket geldi.
Hey, regarde tes hanches! On fait pas un spectacle musical sur patins là.
Kalçalara dikkat. "Starlight Express" müzikalini oynamıyoruz.
Je suis Leela, Capitaine du vaisseau de Planet Express.
Ben Leela, Gezegen Ekspres kargo gemisinin kaptanıyım.
Il aurait dû choisir Planet Express!
Gezegen Ekspresi kullanmalıydı!
Vous devez signer ce contrat standard... qui protège Planet Express contre toute poursuite en cas d'accident.
Pekala Kaptan, bu sadece standart bir resmi feragatname Gezegen Ekspres'i beklenmedik durumlarda davalardan korumak için.
Ici Zapp Brannigan, du Vaisseau...
Ben Zapp Brannigan, Planet Express...
Planet Express.
gemisinin kaptanıyım.
Si ce n'est pas l'Express Alzheimer, juste à temps!
İşte Alzheimer Ekspresi, tam zamanında geldi!
C'est quoi, l'Orient Express?
- Bu da nedir, Doğu Asya trenindemiyiz?
Quand il tenait l'Express, on y allait tout le temps.
The Express'i aldığında... -... her zaman oradaydık ve sonra...
Malgré la légendaire discrétion des citoyens de Grenchen, il semblerait que le super-modèle Tina Menzhal soit arrivée de Zurich par l'express de 19h04 puis conduite jusqu'ici en limousine.
Grenchen halkının dillere destan ketumluğuna rağmen Amerikalı süper model Tina Menzhal'in dün gece Zürih'ten kalkan 07 : 04 treniyle geldiği ve hemen buraya getirildiğine dair bir söylenti var.
Nous souhaitons qu'une voie express porte le nom d'une femme
Otoyol konusu. Bir tanesine kadın ismi verilsin istiyoruz.
Tu sais, pour donner... le nom d'une femme à une voie express.
Şu..... yeni otoyola bir kadının ismini verme konusunda... Onun için konuşmayı ben yaptım.
Je sais qu'il voulait aller au conseil municipal qui doit voter ce truc de voie express en ce moment même
Şehir meclisi toplantısına yetişmek istediğini biliyorum. Otoyol konusunda oylama yapılacak. Muhtemelen bizim daha önce konuştuğumuz gibi...
La voie express Annette Strauss
Annette Strauss oldu.
" La commission du réseau express de Taipei
Taipei Hızlı Araç Komisyonu..
C'est dommage. Je vous fais votre express... le matin depuis 3 mois.
Çünkü neredeyse üç aydır her sabah kahvenizi hazırlıyorum ve size veriyorum.
vous ferez des express ce soir.
Bu gece benimle kahve yapacaksın.
On est la société de livraison "Planet Express".
Affedersiniz, biz teslimat şirketindeniz.
Je conserve mes fonctions à Planet Express... et j'ai quelques changements à faire.
Ben halen Planet Express'in bürokratıyım.
Vu le prix de l'atome, Planet Express ferait faillite s'il était volé.
Eğer atom çalınırsa, Planet Express'ı iflas ettirebilir.
Robot spatial géant, ici le capitaine Fry du vaisseau Planet Express.
Dev Uzay Robotu, Ben USS Planet Express gemisi Kaptanı Fry.
Planet Express, vous pouvez atterrir.
Planet Express gemisi, iniş için izin verildi.
Et, on pourra aller en Turquie et réserver la prison de Midnight Express.
Sonra Türkiye'ye gideriz ve "Geceyarısı Ekspresi"'nin bahsettiği yerde kalırız.
Oui, quand ils disent train express, c'est pas pour rire.
Evet, ekspres tren derken ciddilermış.
Il en a acheté trois à une môme de 15 ans qui vit dans le Queens, expédiées en express dans une enveloppe brune discrète.
Queens'teki 15 yaşındaki bir kızdan üç külot almış. Kesekâğıdına konup bir günde postayla gönderilmiş.
Ce que tu dois prendre est le forfait illimité en heure creuse, et me l'envoyer en express.
Almanı istediğim şey sınırsız gece tarifesi, ve sonra bana kargoyla gönder.
Cent mille simoleons pour construire la première cave à cigare express.
Dünyanın ilk nem tutucu koridorunu inşaa etmek için 100,000 $ veriyorum.
Ma... jor Deegan... Express... way.
Ma jor Deegan Oto yolu.
On a pris l'express!
- Sanırım ekspres treni yakaladık
Commande express : un cappuccino à emporter!
Çabuk tarafından paket kapuçino.
Réponse express :
Çabuk yanıt :
pas de commandes express.
Çabuk sipariş yok.
Bière-express pour la dame?
Bayana bir bira borusu?
Poudlard Express
93 / 4 HOGWARTS EKSPRESİ
Rencontres Express
SÜPER HIZLI RANDEVULAR
Brian, le type de "Rencontres Express".
- Brian. - Turbo Randevulardaki çocuğu hatırladın mı?
T'as vu Sugarland Express?
Sugarland Express'i seyrettin mi?
Alerte. C'est encore un express.
- Yine ekspres asansörlerden biri.
l'ascenseur express.
Ekspres asansör.
Les express transportent plus de 30 000 personnes par jour. Une panne coûte très cher.
Bozulduklarında çok para kaybettirirler.
Un des ascenseurs express monte.
- Ekspres asansörlerden biri yukarı çıkıyor.
Ici, Boîte Vocale Express, Amanda, à votre service.
Merhaba, Ses Kutusu Ekspres'e hoşgeldiniz ; ses kutularında bir numarayız. Ben Amanda.
Tiens, ça vient de chez Boîte Vocale Express.
Hey Ned!
EXPRESS CENTRE-VlLLE
Şu anda sohbet edecek vaktim yok. Burger istiyor musun istemiyor musun?
Les humains se blessent facilement au genou.
Ben, USS Planet Express gemisi kaptanı, Fry.
Voici le manuel des ascenseurs express.
Pekâlâ, ekspres asansörler, elektrik tesisatı... İşte burada.