Translate.vc / francés → turco / Gibson
Gibson traducir turco
1,277 traducción paralela
Nous cherchons un garçon nommé Gibson Praise.
Merhaba. Gibson Praise adında bir çocuk arıyoruz.
Gibson Praise, qui est en partie extraterrestre.
Gibson Praise'yi. Çünkü o da kısmen bir uzaylı.
- Où est passé Gibson Praise?
Gibson Praise'e ne oldu?
Je suis là pour te protéger, Gibson.
Buraya seni korumak için geldim Gibson.
S'ils cherchent à t'enlever, c'est parce que tu es unique.
Seni kaçırmak istemelerinin tek sebebi, Gibson senin özel bir çocuk olman.
- Ta jambe est peut-être cassée.
Kırılmış olabilir, Gibson.
Je vais te bricoler une attelle.
Bacağına destek bağlayacağım Gibson.
Votre présence ici, qui vous a conduit à Gibson.
Buraya nasıl geldiğini. Seni Gibson Praise'e kimin yönlendirdiğini.
Gibson Praise.
Gibson Praise.
Tout va bien, Gibson.
Bir şey yok Gibson.
Je sais seulement que Mulder cherche Gibson Praise, mais j'ignore pourquoi.
Bu olayda kesin olarak bildiğim tek şey bu. Mulder. Bu çocuğun yani Gibson Praise'nin peşinde.
Gibson est avec moi.
Gibson benim yanımda.
Gibson Praise a été placé sous tutelle de l'état, mais j'ai demandé une protection rapprochée, comme vous l'auriez fait.
Gibson Praise eyalet bakım evinde. Onun için özel koruma talep ettim. Sanırım sen de ederdin.
Le commissaire Gibson a condamné Bly et Joe Tanto... à une amende de 25 000 dollars... pour leur récent rodéo dans le centre de Chicago.
Duyduğuma göre bahisçi Gilson, Bly ve takım arkadaşı Joe Tanto'nun Chicago'daki keyif veren yarışından 25.000 dolarlık kar elde etmiş.
Est-ce que bwana Gibson est mort?
Bwana Gibson öldü mü?
Gibson peut être satisfait.
Gibson memnun olacak.
Connaitriez-vous Mel Gibson?
Mel Gibsonı tanıdığınızı düşünmüyorum.
Mel Gibson et lui, ils sont comme frères.
Mel Gibsonun en iyi arkadaşı. Gerçekten kardeş dibiler. Onları beraber gördüm.
je leur parlais de Mal Gibson.
yalnız bir kaç hikaye anlattım, kendim ve Mel Gibson için.
Tu l'as vu au pub. Mal Gibson :
Donk ´ un meyhanesinde tanıştırmıştım.
Malcolm Gibson, pas Mel Gibson.
O, "Mal" Malcolm Gibson, Mel Gibson değil.
Je veux le numéro de Digger Gibson.
Bana Digger Gibson'ın numarasını bul.
- Digger Gibson.
- Digger Gibson, lütfen.
Peut-être un pot-de-vin pour Digby Gibson, quand vous avez prévenu la presse.
Belki de para sen olayları basına sızdırdığında Digby Gibson'a gitmiştir.
Le petit Gibson, celui qui a violé Nicole, ne s'est pas suicidé.
Şu Gibson denen çocuk, Nicole'a... tecavüz eden, intihar etmemiş.
Elle prétend que Gibson, le violeur de Nicole, ne s'est pas suicidé.
Şu Gibson denen çocuk, Nicole'a... tecavüz eden, intihar etmemiş.
D'abord Lyle Gibson n'était plus un gamin. Il avait 19 ans.
Öncelikle Lyle Gibson çocuk değildi. 19 yaşındaydı.
Le garçon qui a violé votre fille, Lyle Gibson, et qui s'est jeté du balcon.
Kızına tecavüz edip balkondan atlayan çocuk var ya - Lyle Gibson?
Mon fils est impliqué dans la mort de Gibson. Et tu l'as couvert.
Oğlumun Gibson'ın ölümüyle ilgisi vardı ve sen bunu örtbas ettin diyorum.
La nuit où Gibson a violé Nicole, alors que Sherry était à l'hôpital et toi dans l'avion,
- Gibson'ın Nicole'a tecavüz ettiği gece, Sherry hastanede, sen de dönüş yolundayken
Keith est allé voir Gibson.
Keith, Gibson'ı görmeye gitti.
Gibson a sorti un couteau.
Gibson bıçak çekmiş.
Gibson était blanc, David.
Gibson beyazdı David.
Carl a manipulé la mort de Gibson.
Gibson'ın ölümünü örtbas etmek için Carl'a gitti.
- Devant vous... se trouve la maison de Mel Gibson, star du film Bravehead.
- ilerinizde "Cesur Kafa" filminin yildizi Mel Gibson'in evini görebilirsiniz.
J'ai dit aux magazines que Mel Gibson cherchait une partenaire... entre Cameron Diaz, Julia Roberts... et ma cliente n ° 1 : toi.
Bir iki gazeteciye Mel Gibson'ın yeni filmine aktris aradığını söyledim. Ve olasılıkların Cameron Diaz, Julia Roberts ve en sevdiğim müşterim olan sen olduğunu söyledim.
- Vous êtes Colleen Gibson?
- Sen Colleen Gibson'sun, değil mi?
- Bienvenue à la galerie Gibson.
- Gibson koleksiyonuna hoş geldin.
Colleen Gibson?
Siz Colleen Gibson mısınız?
... Colleen Gibson.
Colleen Gibson.
Je suis Colleen Gibson.
Ben Colleen Gibson'ım.
Colleen Gibson, veux-tu m'épouser?
Colleen Gibson, benimle evlenir misin?
"Gibson, Gordon, Graham."
"Gibson, Gordon, Graham."
Gibson Andrew Praise.
Gibson Andrew Praise.
Gibson Praise lit dans les pensées.
Gibson Praise insanların akıllarını okuyabilir.
Celui de Gibson fonctionne, cet ADN est considéré comme extraterrestre.
Gibson'ın DNA parçası işlevsel... uzaylılara inanılan DNA.
- Où est Gibson?
Gibson nerede?
Gibson sait que vous êtes inquiet.
Bütün geceyi onunla konuşarak geçirdik.
Je te protégerai.
Seni koruyacağım, Gibson.
Bwana Gibson n'avait plus le temps d'être ici
Burada olacak zamanı yoktu.
Gibson sait que vous êtes inquiet.
Gibson endişelendiğini biliyor.