Translate.vc / francés → turco / Gräce
Gräce traducir turco
6,502 traducción paralela
Je suis désolée d'avoir pris Grace de l'école.
Grace'i okuldan aldığım için özür dilerim.
Tu es ici avec Grace,
Sen burada Gracie'ylesin, Matt başka bir yerlere kaçtı kızlarsa kendi aileleriyle meşgul.
Ca a été quand il a fallu s'asseoir et le dire à Grace.
Bunu oturup Grace'e anlattığımız gündü.
Et elle, tu sais, elle a essayé de ne pas pleurer.
Grace ağlamamak için kendini zor tuttu.
Mais écoutes-moi, Grace Abigail Mills.
Ama dinle beni, Grace Abigail Mills.
D'après ma mère, Grace Dixon aurait caché des indices dans son journal.
Annem, Grace Dixon'un, günlüğüne bazı ipuçları yerleştirdiğine inanıyordu.
Les notes de Grace.
Grace'in notları.
- Pas vous, les notes de Grace.
- Sen değil, Grace'in yazdığı kod.
C'est le nom de famille de Grace.
Grace'in soyadı.
Grace a été brûlée vive, maman poussée au suicide.
Grace canlı canlı yandı, Annem intihara zorlandı.
- Grace, va dans ta chambre juste une minute.
- Grace, bir dakika odana git.
- Grace, s'il te plait.
- Grace, lütfen.
Grace est au cœur de la tragédie.
Facianın merkezinde Grace var.
Grace?
Grace?
Grace a été pris.
Grace kaçırıldı.
Le gars, l'agent Grace, celui qui est venu vous chercher?
Genç, polis memuru Grace, hani seni bulmaya gelen.
Mais Teddy est ici maintenant, donc ce sera plus que douloureux, il ira chercher notre Bobby Grace.
Ama Teddy artık burada. Pek de Bobby Grace'imizi verebilecek halde değil.
Grace.
Grace?
Bon travail, Grace.
Aferin, Grace.
Agent Grace, s'il vous plait.
Polis memuru Grace, lütfen.
Grace, la lady, là haut, qu'en pensez-vous?
Grace üst kattaki leydi hakkında ne düşünüyorsun?
Grace, allez me chercher les inspecteurs maintenant, d'accord?
Grace, bana şimdi müfettişi getirebilir misin?
Là, Grace.
Ama duymak isteyeceksiniz.
Dites-leur.
Al, Grace. Onlara sen söyle.
J'ai besoin de Grace encore un peu.
Biraz daha Grace'e ihtiyacım olacak.
Grace peut les raccorder à Tilbury Docks.
Grace, Tilbury Ambarlarına telgraf gönderebilir.
Grace, les hôtels, pensions?
Grace, otellere ve pansiyonlara baktın mı?
M. Grace, allez au Royal Exchange, au bureau de Reuter.
Bay Grace, kraliyet santralına git, Reuters Ofisi orada.
Ce n'est pas à moi qu'il faut poser ces questions.
Neden beni bu soruları soracağın biri olarak düşündüğünü bilmiyorum, Grace.
Agent Grace, Wilkins s'est manifesté... il signale un homme avec une prothèse à l'hôtel.
Polis memuru Grace, Wilkins ortaya çıktı. Takma kulaklı bir adamın rezervasyon yaptırdığını rapor etti.
Agent Grace.
Polis memuru Grace.
L'agent Grace le ramène en bas.
Polis memuru Grace onu getiriyor.
Grace à toi!
- Senin için!
Il nous a aidés à sauver Grace.
Ama ayrıca Grace'i kurtarmamıza yardım etti.
Je crois que Grace a attendu à l'école une demi-heure de plus.
Sanırım Grace yarım saat kadar daha okulda olacak.
Grace.
Grace.
Hum, c'est ma fille Grace.
Kızım Grace.
Maintenant, tu sais, eh bien, Gracie n'oubliera jamais.
Artık Grace bunu asla unutmayacak.
Ecoutes, euh... la dernière chose que je veux est que Grace s'attache à une autre femme.
Grace'in bir başka kadına bağlanması isteyeceğim en son şey.
Tu devrais prendre conscience que c'est pas pour protéger Grace mais plus pour te protéger toi.
Tamam. Belki olay Grace'den çok kendini korumakla alakalıdır.
Grace sort de l'école dans un petit moment. Rachel est en dehors de la ville.
Grace birazdan okuldan çıkacak ve Rachel şehir dışında.
Le seul vrai moment de bonheur que j'ai jamais ressenti dans ma vie aussi fort est pour Grace.
Hayatımdaki sürdürebilir tek mutluluk şimdilik Grace.
Grace, je dois te dire quelque chose.
Grace, hakkımda bilmen gereken şeyler var.
Ramenez-moi Grace Hendricks.
Bana Grace Hendricks'i getirin.
Voici Grace.
- Lionel, Grace'le tanış.
Grace R. Hendricks.
Grace R. Hendricks.
Il faut retourner chercher Grace.
Geri dönüp Grace'i bulmalıyız.
Si Decima emploie toute sa force contre nous, Grace est leur moyen d'atteindre Finch.
Eğer Decima elindeki her şeyi kullanıyorsa Finch'i ele geçirmek için onu kullanacaklardır.
Quand Decima a enlevé Grace, ils ont disparu ici.
Decima Grace'i aldığında, burada kayboldular.
- Grace s'y trouve peut-être.
- Bence orası Grace'i bulmak için en iyi şansımız.
Maintenant, dites-moi, qui êtes-vous au juste?
Şimdi, söyle bana Grace Hendricks sen tam olarak kimsin?