Translate.vc / francés → turco / It
It traducir turco
8,677 traducción paralela
Pendant ce temps, James et moi avons engagé une poursuite.
Bu arada James ve ben kendimizi bir it dalaşının ortasında bulmuştuk.
♪ Oh, yes, it s ladies'night, oh, what a night ♪
# Bayanlar gecesi # # Ne gece ama #
♪ Oh, yes, it s ladies'night... ♪
# Bu kadınlar gecesi... #
Etre utilisé quand il sert et jeté dès qu'on en a plus besoin.
Post-it kızın tekisin. İhtiyacım olduğunda kullanıp sonra da öylece atabileceğim biri.
C'est un connard.
Lanet bir it.
Il se déplace dans tout le North End.
O it, North End'de hep yer değiştiriyor.
Pas vrai, petit connard de sniffeur de coke?
İşin aslı bu, değil mi, kokainman it?
Un vrai bulldog dans le New Jersey, revenu sauver sa ville.
Jersey'de ortalığı duman eden ama memleketini temizlemeye dönen bir it.
Je vous le dis, j'adore ça!
I love it, söyleyeyim!
Alors, vous voyez la couleur de ma peau et soudain, vous êtes M. Bricoleur, hein?
Yani bir görünüm elde derimin rengine, Ve aniden senSayın ha Do It Yourself?
Je te retire de mon We Heart It et de mon Vine. Super.
Seni We Heart It ve Vine yayınımdan çıkarıyorum.
Habille-toi selon ton identité, et pas comme une clodo.
Daha çok kendin gibi ve daha az Wreck-It Ralph gibi giyinmeye başlamalısın.
Le tae kwon-do-it ce que je me suis appliqué à vous.
Tekvando senin üzerinde uyguladığım şeydir.
C'est ça. Glisse-la par ici.
Buraya doğru it.
C'est un pauvre gland.
O pisliğin teki. Tam bir it.
- Ne le touche pas, connard!
- Chappie! - Dokunma ona, it herif!
Enculé!
İt oğlu it.
Faites le tour du monde avec l'attraction "It s a small world", qui rend hommage à l'UNICEF et aux enfants de la Terre.
Walt Disney'in "dünya küçük" ü ile... dünyayı dolaşın. UNICEF'e ve her yerdeki çocuklara bir selam / ama.
"Paint It Black".
Kapkaranlık yap.
N'oubliez pas vos remontées.
Sadece it.
- Blake, damn it.
Allah kahretsin! - Ne?
Je... - Je! Je...
Hyderabad'daki bir IT ( bilgi-teknoloji ) firmasında çalışıyorum.
- Allez, pousse, pousse!
- Hey, it, it! İt! İt!
On enchaîne avec "It s Raining Men".
Sonra da "Raining Men" ile coşturacağız.
- Pour un do-it-bricoleur?
- Kendin-Yap işi için mi?
Plus fort, l'Ancien!
Daha kuvvetli it ihtiyar!
Es-tu comblée, ma petite baie empoisonnée?
Her şey istediğin gibi olmuş mu küçük it üzümüm?
Depuis Let's Get It Started en 1986, les succès s'enchaînent.
86'da Let's Get lt Started'ı yazdığımdan beri şansım hep yaver gitti.
Le méchant petit chien l'a mangé?
O sırnaşık it mi yedi?
" Ce n'est pas Zeus qui l'avait proclamée.
" Because it was not Zeus who ordered it...
Mais je l'ai vécue.
But I did have it, though.
- Oui, on est au courant.
- Nic haklı because we'd already know that you're getting it.
Laisse, ne t'en fais pas pour à § a, on va t'en acheter un autre, ok?
Let it go, don't worry about it. Bolonumu geri istiyorum?
♪ and when it got taut ♪ ♪ you tore yourself free ♪
İlmek atıldığında koparıp attın kendini.
♪ oh, darlin, it s not your kiss ♪
Ah sevgilim, senin öpüşün değil bu.
"It s just that I don t want to be left alone."
Mesele ºu ki Joe, yalnizca tek baºima kalmak istemiyorum...
♪ Men. ♪ ♪ Oh, yes, it s ladies'night ♪
# Bu bayanlar gecesi #
Juste comme ton surnom le dit, tu es juste une fille post-it
- Kahve lütfen.
Enfoiré!
İt herif!
Les enfoirés!
İt herif.
Pousse.
İt biraz.
- Donne-moi une poussée.
- İt biraz beni.
Tu connais, non?
I've never been in love before i Now all at once, it's you... Biliyorsun, değil mi?
- Pousse, pousse!
- İt! İt!
Vas-y, mon amour.
Seni seviyorum. - İt! İt!
Jason!
Her geçtiğimde Bu it herif arabasında.
Poussez!
İt!
Hé, trouduc.
İt herif!
â ª l've heard it said... â ª That the thrill of romance... â ª Can be like a... Tu as bus tout mon Wiskey, Mol.
Bütün viskimi içmiºsin Mol.
Idiot!
İt herif!
- Poussez!
- İt!