Translate.vc / francés → turco / Jalapeños
Jalapeños traducir turco
36 traducción paralela
Quesadilla et menu épicé à base de jalapeños... votre plat national!
Kasadilla ve halapinyolu baharatlı menudo. Ulusal yemeğiniz.
Mon secret est que je laisse les jalapeños mariner dans une sauce épicée au moins 24 heures avant de la mélanger au chili.
Acı biberleri çiliye katmadan önce baharatlı bir sosta en az 24 saat terbiyeliyorum.
Je vais prendre un steak au fromage, et des patates avec... du fromage, des oignons, du chili, des jalapeños et de la sauce.
Bir peynirli biftek, Texas usulü, Kıymalı Pide peynir, soğan, acı biberli sıcak sos.
Avec jalapeños.
Hem de acı biberli.
Tu aimes les jalapeños ( * = piments )
Jalapeñoları seversiniz.
Tu m'aimes, c'est vrai tu aimes les jalapeños Je te donne mon bâton
Beni seversiniz, sever. Jalapeñoları seversiniz. Size çubuğumu veririm.
Piment jalapeños dans votre fromage grillé, génial ou exagéré?
Jalapeños kızarmış peynirli mükemmel midir, berbat mıdır?
- piment et jalapeños?
... chipotle soslu muz ve Meksika biberli.
- et jalapeños est ici avec votre nom dessus.
... üstünde adın yazılı şekilde onu yemeni bekliyor.
Stan et Jean sont déjà là et rien n'est prêt. Je propose d'aider à couper les jalapeños.
Stan ve Gene çoktan gelmiş, hiçbir şey de hazır değildi, bu yüzden biberlerin doğranmasında yardım etmeyi önerdim.
Il a volé les jalapeños de mon bagel.
Bagelimdeki jalapenoları çaldı.
Eh bien, je vais me faire certains de ceux jalapeños popper.
Şimdi kendime şu Meksika biberlerinden alacağım.
Ananas, olives, et double dose de jalapeños.
Ananaslı, zeytinli, duble biberli.
La prochaine fois, je mettrai moins de jalapenos.
Gelecek sefere daha az chilapen kullanacağım.
Car les "jalapenos" sèchent. Ce sont comme des petites roues.
Yoksa biberler kururlar ve küçük tekerleklere benzerler.
Bacon, saucisses, œufs, oignons, fromage et jalapenos.
Jambon, sosis, yumurta, krem peynir ve biber.
Ca vous ennui si on laisse tombé les Jalapenos? Je raffole pas des trucs épicés.
Baharatlı şeylerde pek iyi değilimdir.
Et si on mettait un peu de jalapenos?
Biraz Jalapeno biberine ne dersin?
Papa, il y avait du raifort, du Wasabi et des jalapenos dedans.
Baba bunun içinde yabanturpu, wasabi ve jalapeno biberi vardı.
Ce truc, c'est un jalapenos.
O şey... bir jalapeño biberi.
Quelqu'un a commandé un sandwich de 30 cm aux jalapenos?
Ekstra uzun Jalapenolu sandviç kim sipariş verdi?
3 doubles cheesburger avec plus de bacon et de fromage des jalapenos, des champignons et des oignons.
Ekstra peynirli üç tane deluxe çizburger, pastırma jalapeno, mantar ve soğan.
-.Je vais prendre deux tacos à la viande et des jalapenos en beignets.
İki tane etli tako, bir tane de acı biberli börek.
- C'est marrant, je crois avoir constaté que ces jalapenos en beignets que vous servez -
Çok komik, sizin şu acı biberli börekleri görmüştüm.
J'était occupé à me servir courgettes frits, jalapenos frits, cornichons frits.
Benle meşguldü. Kızarmış kabak, biber, turşu.
Jalapenos
Jalapenos.
Des frites fromage chili avec des piments jalapenos. Hmmm.
Meksika biberiyle bulanmış acı peynirli patates.
Sans piment. Je sais que c'est la garniture du diable.
Jalapenos yok, onun şeytan atıştırmalığı olduğunu biliyorum.
Attention, ces jalapenos sont douloureusement épicés.
Dikkat et, bu meksikan biberleri çok acılı.
Ça ressemblait au jalapenos.
Meksikan biberleri gibi tadıyordu.
Pardon, vous avez dit "jalapenos"?
Pardon, Meksikan biberleri mi dediniz?
Et même sans tes jalapenos, je suis sûr que je lui aurais botté les fesses.
Ve meksikan biberleri olmadan da, eminim kio sahte fransızın kıçını tekmelerdim.
C'est vrai, parce que je pensais à mon futur nachos, fromage et jalapenos par exemple.
- Aynen öyle çünkü geleceğimde nachos, peynir ve biber hayal etmiştim.
Des oeufs avec des jalapenos?
Yumurta. - Biberli mi?
Le secret, c'est la tequila aux jalapenos.
Sırrı Jalapeno tekillası.
Il y a... en fait, la capsaïcine des jalapenos a de nombreux bénéfices sur la santé.
Aslında jalapenonun içindeki kapsaisin... -... sağlığa çok yararlıdır.