English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / francés → turco / Keystone

Keystone traducir turco

92 traducción paralela
Vous êtes Cass Silver, l'ex-shérif de Keystone?
Haydi, çocuklar. Sen Keystone'daki Marshal, Cass Silver'mısın?
Oui, j'étais shérif à Keystone.
Evet ben, Keystone Marshal'ıydım.
Mais vous avez connu mon père, John Anderson, à Keystone.
Babamı Keystone'dan tanıdığını biliyorum... John Anderson.
Vous jouiez mieux la comédie à Keystone.
Daha önce de gördüm.
Pourquoi avoir quitté Keystone?
Keystone'u neden terkettin?
Keystone se rétrécit et moi, je prends de l'ampleur.
Keystone küçülüyor, ve ben büyüyordum.
Il n'a pas oublié Keystone.
O, Keystone'da olanları unutmadı.
Il n'est pas parti à cause de vous, mais pour moi.
Onu Keystone'dan sen kaçırmadın, Barrett, ben kaçırdım.
A Keystone, personne ne s'est consolé de votre départ.
Keystone, kesinlikle seni özlüyor, Sally. Çocuklar kasabanın asla eskisi gibi olmadığını söylüyorlar.
Encore mieux qu'à Keystone.
Keystone'dan bile daha büyük bir yer.
Mon erreur a été de quitter Keystone.
Benim hatam, Keystone'ı terk etmekti.
Juste un gag éculé, genre "flics de la Keystone".
Sessiz filmlerdeki polis kovalamalarından biri gibiydi.
- Les Keystone Kops?
Keystone Kop'ları da tanıyor musunuz? Herkesi!
Les Flics du Muet qui s'affalent. La loufoquerie totale.
Örneğin, Keystone Polisleri'nin kovalamaca sahneleri.
C'est le futur Président de Keystone Pictures qui le dit.
Ve evet, bunu yapan Keystone Pictures'ın müstakbel başkanı.
C'est le fils prodigue de Keystone.
O, Keystone Pictures'da veliaht konumunda.
Après tout, Buddy est vice-président.
Ne de olsa Buddy, Keystone'un yapım bölümünün başkan yardımcısı.
Je dois l'amener à Keystone City.
Ve onu Keystone Şehrine götürmeliyim.
- Qu'est-ce que Keystone City?
- Neden, Keystone Şehri nedir?
Keystone City, prochain arrêt.
Keystone Şehri. Sıradaki durak.
Keystone City.
Keystone Şehri.
Pourquoi Keystone City?
Keystone Şehrinde ne oluyor?
Dana Keystone, du "cours de gestuelle".
Evet, Dana Keystone. Onunla aynı hareket sınıfındaydık.
- Dana Keystone, de la fac.
- Üniversiteden Dana Keystone ile.
Envoyez deux unités en renfort. à 1275, Bayview Lane, Keystone Island.
Keystone Adası Bayview Sokağı 1275 numaraya iki birimlik takviye istiyoruz.
J'ai deux suspects en fuite vers southbound sur Keystone Island.
Keystone Adası'ndan güneye ilerleyen iki şüpheli var.
- J'adorais les Keystone Kops.
Şu "Keystone Kops" komedi filmlerine bayılırdım.
Il envoyait des lettres aux médias s'identifiant comme le "Tueur aux Énigmes".
Gönderdiği mektuplarda kendisini "Keystone Katili" diye adlandırıyordu.
C'est de lui, le Tueur aux Énigmes.
Bu ondan mı geliyor, Keystone Katili'nden mi?
Il vient d'écrire un nouveau livre sur le Tueur aux Énigmes.
Keystone Katili dosyasıyla ilgili yeni bir kitap yazdı.
Il y a du nouveau sur l'enquête du Tueur aux Énigmes.
Keystone Katili dosyasında yeni bir gelişme oldu.
Ça aurait été difficile de relier de nouveaux meurtres avec ce tueur. Avec son changement de méthode et le temps écoulé entre les meurtres.
Metodun değişmesi ve geçen zamanı göz önüne aldığımızda bu yeni cinayetleri Keystone Katili'ne bağlamak çok zor.
Il s'agirait apparemment de l'infâme Tueur aux Énigmes, recherché pour ses liens dans les meurtres de sept femmes dans les années 80.
Mektubun, 1980'lerin sonunda 7 kadının ölümünden sorumlu tutulan Keystone Katili tarafından yazıldığı anlaşılıyor.
- S'agit-il du Tueur aux Énigmes?
Keystone Katili'nin işi mi?
Beaucoup de choses ont changé en 20 ans, y compris l'âge des victimes du Tueur aux Énigmes.
20 yılda çok şey değişti,.. ... buna Keystone Katili'nin kurbanlarının yaşı da dahil.
La régression du Tueur aux Enigmes n'est qu'une théorie, mais il faut s'attendre à tout.
Keystone Katili'nin kontrolünü yitirmesi yalnızca bir teori. Her şeye karşı hazır olmalıyız. Eğer cinnete yaklaşmışsa,..
Je suis d'accord, c'est une vermine mais ce n'est pas le Tueur aux Énigmes.
Garip biri ama Keystone Katili değil.
C'est à dire? Ryan nous aide à attraper le Tueur aux Énigmes ou il est là pour nous prouver qu'il a raison?
Ryan, Keystone Katili'ni yakalamak mı istiyor yoksa haklı olduğunu kanıtlamaya mı çalışıyor.
Très bien, que savons-nous sur le Tueur Aux Énigmes?
Keystone Katili hakkında ne biliyoruz?
Keystone Heights.
Keystone Heights.
- Combien de kms jusqu'à Keystone Heights?
- Keystone Heights ne kadar sürer.
Rien de mieux que deux bières, un steak géant et une nuit devant la télé pour tout oublier.
Bir duble Keystone ve Hungry Man bifteği akşam TV önünde götürürsen birşeyin kalmaz.
Quelqu'a foiré, m'a vendu and now you guys are walking around investigating it like the Keystone Kops.
Beni ele verdi ve işleri berbat etti. Şimdi de siz etrafta gezinip soruşturma yapıyorsunuz.
"Ils ont trouvé un cadavre en vêtements d'hôpital à Keystone Park."
"Keystone Parkı'nda, üzerinde doktor önlüğü olan bir ceset bulmuşlar."
Il a été retrouvé mort mardi matin, 6 Novembre, sur le sol derrière sa voiture dans un parking à Keystone State Park dans la ville de Derry, en Pennsylvanie.
Andrew 6 Kasım Salı gününün sabahı bulundu. Pensilvanya'da, Derry Township'teki Keystone Parkı'nda bir otoparktaki arabasının arkasında yatıyordu.
Un homme qui traversait le parc à 18h10 la veille au soir, le 5 Novembre a vu sa Toyota Corolla noire garée à côté d'un 4x4.
Önceki akşam, 5 Kasım'da, saat 6 : 10'da Keystone Parkı'nda dolaşan bir adam, Andrew'nun siyah Toyota Corolla'sını, SUV model bir aracın yanına park ettiğini görmüştü.
Ton père avait aussi des consultations chaque lundi après-midi au dernier endroit où il a été vu vivant, dans une clinique de la petite ville de Saltsburg, une belle balade de 30 minutes à travers la campagne, derrière un très bel endroit appelé Keystone State Park.
Babanın ayrıca canlı olarak gördüğü son yer olan ve her pazartesi günü öğleden sonra ziyaret ettiği bir ofisi vardı. Keystone State Park adındaki güzel bir noktadan geçen ve arabayla 30 dakikalık mesafede bulunan Saltsburg'un küçük bir kasabasında bir klinik.
C'est un peu Dirty Harry * qui rencontre Keystone Cop *.
Kirli Harry'yle Keystone Polisi karışımı bir şey.
L'État de la Clé de Voûte, l'État du Trésor, l'État du "Montrez-moi", pour monter des affaires.
Keystone eyaleti... Treasure eyaleti... Show Me eyaleti...
Non, il s'agit du Tueur aux Énigmes.
Hayır bu Keystone Katili.
Vous pensez vraiment que c'est le Tueur aux Énigmes qui a fait ça?
Bunu gerçekten Keystone Katili'nin yaptığını mı düşünüyorsunuz?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]