English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / francés → turco / Kill

Kill traducir turco

269 traducción paralela
Il n'y a qu'un petit détail : ce n'est pas "jette", mais "jeutte".
Ama ufak bir sorun var, kelime "kill" değil.
Le corps ils peuvent tuer
# The body they may kill
Il va te tuer!
He'll kill you!
Les remous d'une hélice l'ont ramenée en surface.
Kill Van Kull boğazından bir şilep getiriyorlardı. Pervaneler yukarı çıkarmış.
GOD TOLD ME TO KILL THEM.
TANRI BANA ONLARI ÖLDÜRMEMİ SÖYLEDİ.
Zone de Kill Devil Hills.
Kill Devil Hills Bölgesi, Outer Banks'ta.
A Kill Devil Hills, vite.
Marty? Kill Devil Hills, koş çabuk.
- Kill my father!
- Babayı öldürmek haaaaa.
Je ne l'ai pas tué, juste mis en sûreté après l'avoir trouvé, il avait manqué trois rendez-vous.
Onu öldürmedim, sadece bulduğumda sakladım onu I didn't kill him, merely I tucked away 3 randevusunu kaçırdıktan sonraydı.
Kyodai est le vainqueur.
Kazanan Kill Dei.
On trouve toujours mieux que soi, Kyodai Ken.
Her zaman daha iyisi vardır Kill dei.
Il s'appelle Kyodai Ken.
Onun adı Kill Dei.
Vous avez entendu parler de Kyodai Ken?
- Kill Dei isimli birini duydun mu?
Tu as déshonoré le dojo, Kyodai.
Sende onur namına bir şey kalmamış Kill Dei.
Oui, Kyodai.
Seni hatırlıyorum Kill Dei.
Tu avais raison, Kyodai.
Bir konuda haklıydın Kill Dei.
La police n'a retrouvé aucune trace de Kyodai Ken.
Polisler Kill Dei'nin ardından herhangi bir iz bulamadı.
La porte s'ouvre, en 1950, Graine de violence, en 1955, La chaîne, en 1958, A Raisin in the Sun, en 1961, Le lys des champs, en 1963, Dans la chaleur de la nuit, en 1967,
... No Way Out 1950, Cry the Beloved Country 1952, Blackboard Jungle 1955,... The Defiant Ones 1958, A Raisin in the Sun 1961, Lilies of the Field 1963,... In the Heat of the Night 1967, To Sir with Love 1967, Shoot to Kill 1988,
Je ne veux pas vous tuer, commandant, mais je le ferai.
I don't want to kill you, Commander, but I will.
Vous ne voyez pas qu'ils vont tous nous tuer?
Don't you realise they're going to kill us?
Il vous a sortie d'une mauvaise passe et maintenant vous tuez pour lui?
He got you out of a bad situation and now you'll kill for him?
Si vous lui faites du mal... je vous tuerai.
If you hurt him... I'll kill you.
Kill the drummer Kill the bass player Kill both bass players
Davulcuyu öldür basçıyı öldür her iki basçıyı da öldür
- Musique. Je m'appelle Kaiser Bill
# My name is Kaiser Bill I'm the fella you want to kill #
Après le concert des Thrill Kill Kult?
Thrill Kill Kult konseri sonrası mı?
Il sait toujours où aller et qui tuer
# Always has places to go and people to kill
T'as l'air d'un vrai con là-dedans. Dressed to kill
Bununla salak gibi görünüyorsun.
Et ne vous privez pas de livres merveilleux comme To Kill a Mockingbird, Harriet the Spy et Yertle the Turtle, qui est le meilleur livre à ce jour sur l'empilement des tortues.
Ve kendinizi harika kitaplardan mahrum etmeyin Alaycı Kuşu Öldürmek, Casus Harriet ve Kaplumbağa Yertle muhtemelen kaplumbağaları üst üste yerleştirmek hakkında yazılmış en iyi kitaptır.
Ça vaut pas les Bikini Kill ou les Raincoats, mais c'est pas mal.
Bu çalan grup Bikini Kill ya da Raincoats değil. Ama fena da değiller.
Boo est un personnage-clé de To Kill a Mockingbird...
Boo, To Kill a Mockingbird'deki en ilginç karakterdir.
Souvent il s'est jeté au feu ou à l'eau pour le tuer.
He's often thrown it into fire or water to kill it.
Tue-le avant qu'il meure.
"Kill it Before it Dies"
Les critiques le feront, et ça le tuera.
İyi, sonra eleştirmenler yapacak, and it will kill him.
Je lis Sylvia Plath, j'écoute bikini kill et je mange du tofu.
I read Sylvia Plath, listen to Bikini Kill and eat tofu.
Je lis Sylvia Plath, j'écoute bikini kill et je mange du tofu.
SyIvia PIath okurum, Bikini KiII dinlerim ve soyafasulyesi yerim.
[ hurlant'A mort a mort a mort']
[ bağrışmalar'Kill kill kill']
Je suis d'accord avec maman, très tendue.
Anneme katılıyorum. Bir gerilim. Sybil haklı, bilmiyorum. "Dressed to kill"
- C'est un mélange de "Civil" et de "Pulsion". - Cool, j'ai vraiment adoré "Pulsion".
Güzel. "Dressed to Kill" i çok sevmiştim.
Je vous passe au grill Je vous kill
Seni pişirip atarım ızgaraya Bu yeter seni haklamaya
C'est la dernière acquisition de Gant. Nom de code : Soft Kill.
Bu Gant'ın son buluşu kod adı "Yumuşak Ölüm".
Red Kill. 40 % de nicotine et de sulfite.
% 40 nikotin sülfat çözeltisi.
Est-ce que tu connais Pitié, tuez-moi?
- "Please Kill Me" yi okudun mu?
"Excusez-moi, je vais tuer le ciel."
"Excuse me while I kill the sky."
Atticus Finch, To Kill a Mockingbird?
Bülbülü Öldürmek'teki Atticus Finch.
Parce que tu vas devoir me "Kill-Biller" pour que je mette ça...
Benim ceketimi giyebilirsin. O ponponların altında samuray kılıcı da var mı anne?
- Ton bras - Oui, m'dame
Çünkü onu giymem için bana Kill Bill'deki gibi yapman gerek.
I don t mind if * * if you kill me *
" öyle sarhoşum ki, beni öldürsen de umurumda değil,
Michael Caine avec une mauvaise perruque et des lunettes de soleil poignardant Angie Dickinson dans "Pulsions".
Peruk ve gözlük takmış Michael Caine, "Dressed To Kill" filminde Angie Dickinson'ı bıçaklıyordu.
Capitaine Kill?
Yüzbaşı Ölüm?
Kill, kill! "
Öldür, öldür, öldür " derim.
Kill, Kill, Kill!
Öldür, öldür, öldür!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]